NSU cinayetleri tesadüfler zinciri olabilir mi?
Almanya’da 2000-2007 yılları arasında 8’i Türkiye’den biri Yunanistan’dan olmak üzere 9 göçmen esnafın ve bir Alman polisinin ırkçı terör örgütü olarak adlandırılan NSU tarafından öldürülmesinde neredeyse her şey tesadüflerle açıklanıyor. Ancak, olanlara bakıldığında ortada tesadüften ziyade sistematik bir uygulamanın olduğu görülecektir.
Yücel ÖZDEMİR
Münih
Almanya’da 2000-2007 yılları arasında 8’i Türkiye’den biri Yunanistan’dan olmak üzere 9 göçmen esnafın ve bir Alman polisinin ırkçı terör örgütü olarak adlandırılan NSU tarafından öldürülmesinde neredeyse her şey tesadüflerle açıklanıyor. Ancak, olanlara bakıldığında ortada tesadüften ziyade sistematik bir uygulamanın olduğu görülecektir.
Dün 107. duruşması geride kalan davada ne yazık ki, neden her cinayetten sonra, ırkçıların değil de göçmenlerin hedefe konulduğuna net bir yanıt verilebilmiş değil.
Son cinayet olan 21 yaşındaki Halit Yozgat’ın 6 Nisan 2006’da Kassel’de öldürülmesinden sonra ise işlerin değiştiğini görüyoruz.
Çünkü, son cinayet sırasında İstihbarat Örgütü Yöneticisi Andreas Temme’nin olay yerinde olduğu tespit edilmiştir.
15 Nisan’daki 106. duruşmada Halit Yozgat’ın babası İsmail Yozgat ile Temme karşı karşıya geldi.
Acılı babanın anlattıklarına göre, İstihbarat Elemanı Temme ile oğlu Halit Yozgat birbirini iyi tanıyordu. Çünkü, Temme haftada iki gün İnternet kafesine gidip, ikişer saat İnternet’e giriyormuş. Daimi müşteri olunca da Yozgat ailesi ile sıcak ilişkiler kurmuş.
Baba Yozgat Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi önünde, her zaman iki saat İnternet’te giren, son kez ise 10 dakika giren Temmen’in nasıl olur da cinayet işlendikten sonra oğlunun cesedini görmediğine isyan ediyor şimdi. Buna bir akıl sırı erdiremiyor.
Çünkü, Halit’in arkasında yerde yattığı masanın boyu 73, masanın üzerine 50 centi koyan Temme’nin boyu 185 cm. Yani, fiziksel olarak masanın arkasında yerde yatan Halit’i görmemesi mümkün değil.
Ama Temme, bütün sorular karşısında “Görmedim” demekten başka bir şey demiyor. Halit Yozgat cinayeti sadece NSU’nun son cinayeti değil, aynı zamanda katillere yerel düzeyde yardım edenlerin de suçüstü yakalandığı bir cinayettir.
Belki de bu yüzden cinayetler serisi Kassel’de son buldu.
Bu durumda insan sormadan edemiyor; “Acaba Temme’nin yerinde olduğu tespit edilmeseydi, cinayetler serisi halen devam ediyor mu olacaktı?”
Evet. NSU davasının başlamasının üzerinden geçen yaklaşık bir yıllık sürede maalesef, imha edilen belgeleri, ölen tanıkları bir yana bırakırsak, bunca bilge ve belgeye rağmen suçlular halen üç kişiden ibaret.
Ama buna rağmen, baba İsmail Yozgat umudunu kaybetmemiş. “Sonunda adalet yerini bulacak. Hakime çok güveniyorum” diyor.
Dileriz bu beklentisi yerini bulur...