Erdoğan: Dindar gençlik istiyorum

Konuşmasına Fransa’daki Ermeni soykırımının inkarını cezalandıran yasayı eleştirerek başlayan Erdoğan, çıkarılan yasanın altında bir ırkçı zihniyet olduğunu söyledi.

Sorunun Fransa’nın değil Avrupa’nın sorunu olduğunu belirten Erdoğan, “Türkiye’nin dostluğu dünyadaki her ülke için önemli bir payedir” dedi.

Dersim Katliamını tekrar gündeme getirmek istemediğini belirten Erdoğan, “Ben bu konuyu yeniden açmak niyetinde değilim. Bundan sonrası siyasetçilerden ziyade tarihçilerin konusudur. Tartışmanın esasının ıskaladığını müşahade ediyoruz. Genelkurmay arşivlerini açmak için hazırlıklarını sürdürüyor” dedi.

ULUDERE YİNE YANITSIZ

Muhalefetin, ‘Başbakan bugüne gelsin’ açıklamalarını ve Uludere Katliamı’yla ilgili sorularını eleştirmeye devam eden Erdoğan, “Biz jakoben, elitist bir zihniyeti teşhir ediyoruz” iddiasında bulundu.

Erdoğan, CHP’yi eleştirmeye devam ederek, “Cumhuriyetle hesaplaştığımızı iddia ediyorlar. Kimin Cumhuriyete sahip çıktığı son 9 yılda anlaşıldı. Kimse kusura bakmasın, kimin Atatürk’e sahip çıktığı, kimin O’nu kullandığı açıktır. Bunlar ‘İzindeyiz Atam’ deyip, sabah akşam izin yaptılar” dedi.

GEÇMİŞLE MÜCADELE EDİYORMUŞ

Erdoğan, daha önceki konuşmalarında da vurguladığı “geçmiş köhne bir zihniyetle mücadele ediyoruz” açıklamalarına devam etti. Erdoğan Dersim Katliamı, 27 Mayıs Darbesi, 12 Eylül 1980 darbesi, 28 Şubat ve Kürt sorununun “İttihat ve Terakki zihniyetinin memlekete ödettiği ağır faturalar olduğunu” söyledi. Erdoğan, “Biz 150 yıllık köhne bir zihniyetle mücadele ediyoruz. Devletin tüm kılcal damarlarına kadar işlemiş bir zihniyetle mücadele ediyoruz” derken, AKP’nin karşısında “Terör meselesini çözme’ diyen bir zihniyet” olduğunu söyledi.

DİNDAR GENÇLİK İSTİYORUM

Erdoğan, daha önce dile getirdiği “dindar gençlik yetiştirme” arzusunu yineledi.

Erdoğan, “Önce kulakların duymaya alışsın. Benim ifademde dindar bir gençlik yetiştirme var. Bunun arkasındayım” dedi.

Bu açıklamasıyla ilgili kendisini eleştirenlere de “Sen bizden, muhafazakar AK Parti’den ateist bir rejim yetiştirmemizi mi bekliyorsun?​” dedi.

YARGIYA KİM EL KOYDU?

Yargı bağımsızlığı konusunda yapılan eleştirilere cevap veren Erdoğan, “12 Eylül 2010’da millet yargıya el koymuştur. Bugünkü fark budur” sözleriyle muhalefetin yargı kararlarına tahammül edemediğini iddia etti. Erdoğan muhalefeti, “sirk cambazı” olarak itham etti.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu eleştirmeye devam ederek, “Sayın Kılıçdaroğlu yargının hükümetin emrine girdiği falan yok. Yargı sizin militan tavrınızdan temizleniyor. Sayın Kılıçdaroğlu geç bu işleri. Artık mercek altındasın. Adım adım milletim tarafından takip ediliyorsun. 12 Eylül 2010’dan sonra militan yargı dönemi sona ermiştir. O dönem millet tarafından tedavülden kaldırılmıştır” dedi.

GAZETECİLER TERÖR EYLEMİNDEN İÇERDE

Konuşmasında tutuklu gazetecilere de değinen Erdoğan, içeride olan gazetecilerin “gazetecilik mesleğinden dolayı içerde olmadığını” iddia etti. “Öyle zanlılar var ki, bizzat terör eyleminin içinde bulunmuşlar, polis katletmişler. Bunların ceplerinden terör örgütünün basın kuruluşlarının kimlikleri çıkıyor” diyen Erdoğan, “Terör örgütü de gazeteci tutuklandı diye propaganda yapıyor” iddialarında bulundu. Muhalefetin tutuklu gazetecilerle ilgili yaptığı çalışmaları eleştiren Erdoğan, “Türkiye’nin ana muhalefet partisinin genel başkanı da gittiği her ülkede, görüştüğü her yabancıya ülkesini kötülüyor” diyerek eleştirdi ve “Orada da buna pek inanmıyorlar” dedi.

AUSTER’E DE CAZ YAPTI!

Daha önceki açıklamalarında Türkiye’deki gazetecilere ve gazetecilik mesleğine yönelik ağır ithamlarda bulunan Erdoğan’ın bu seferki hedefinde, ABD’li Yazar Paul Auster vardı.

Erdoğan şöyle dedi: Geçenlerde Yazar Paul Auster bir Türk gazetesine röportaj verdi. Türkiye’yi antidemokratik bulduğu için gelmiyormuş. Hapiste yatan gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmiyorum. Çin’e de gitmiyorum. Aman! Biz sana çok muhtacız. Gelsen ne olur gelmesen ne olur. Türkiye irtifa mı kaybeder?​” dedi.
(ANKARA)