07 Mayıs 2012 05:29

Denizlerin yolunda binler Dolmabahçe'ye yürüdü

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 40. yılında İstanbul’da binlerce kişi tarafından anıldı. Emek Gençliği’nin çağrısıyla yapılan anmada, AKP Hükümeti’nin savaş politikalarına tepki ön plandaydı. Anmada, 1 Mayıs 1977’de yaşanan katliamı solcuların yaptığını söyleyen Halil Berktay&r

Denizlerin yolunda binler Dolmabahçe'ye yürüdü
Paylaş

Emek Gençliğinin çağrısıyla saat 15.00’te Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen 5 bini aşkın kişi, Denizlerin 6. Filo’yu denize döktüğü Dolmabahçe’ye yürüdü. Yürüyüş kortejinin en önünde “İdam sehpalarında, işkencelerde, dağ başlarında katledilen gençlik önderlerini anıyoruz” pankartı arkasında HDK İstanbul Meclisi üyeleri yürüdü. Bu kortejde, HDK İstanbul Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Sebahat Tuncel, EMEP Genel Başkan Yardımcısı HDK Genel Meclisi Üyesi Ender İmrek, EMEP, BDP ve ESP il başkanları ile Türkiye Yazarlar Sendikası yöneticileri yürüdü.  

Bu kortejin arkasında yürüyen Emek Gençliği üyeleri ise Denizleri unutmadıklarını anlatan döviz ve pankartlar açarken, parasız, bilimsel, demokratik, anadilde eğitim isteyen, tutuklu öğrencilere özgürlük isteyen, AKP’nin Suriye politikalarını protesto eden pankart ve dövizlerle yürüdüler. Beşiktaş Çarşı Grubu da kendi pankartlarıyla Emek Gençliği kortejinde yürüdü. Emek Gençliği kortejinin arkasında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, ESP, BDP, SDP, YDG üyeleri yürüdü. Yürüyüş sırasında sık sık “Yusuf, Hüseyin, Deniz sürüyor sürecek mücadelemiz”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, Bijî Biratîya Gelan “İçerde dışarda savaşa hayır” sloganları atıldı.

Dolmabahçe’de devrim ve sosyalizm mücadelesinde yaşamını yitirenler adına yapılan 1 dakikalık saygı duruşunun ardından, ilk konuşmayı Emek Gençliği Merkez Yöneticisi Onur Aydın yaptı. Aydın, 68 Gençlik Hareketinin ortaya çıkardığı tüm mücadele birikiminin önlerini aydınlattığını söyledi. “ABD’nin 6. Filosunu denize dökerek bozguna uğratan yoldaşlarımız bugün de dinginsiz biçimde süren saldırılara karşı bizleri mücadeleye çağırıyorlar” diyen Aydın, Arap topraklarında gelişen özgürlük mücadelesini emperyalist güçlerin boşa çıkarmaya çalıştığına dikkat çekti. Daha düne kadar Esad’a “kardeşim” diyen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın şimdi Suriye’ye girmekten bahsettiğini söyleyen Aydın, AKP Hükümetinin emperyalistlerin çıkarı için Suriye’ye müdahale etme girişimlerine karşı mücadele edeceklerini söyledi. Esad’a akıl veren AKP Hükümetinin Esad’ın Suriye halkına yaptığından başka bir şey yapmadığını belirten Aydın, “Roboski’de çocukların üzerine bomba yağdıran devlet her vesileyle Kürt halkının taleplerini bastırmaya çalışıyor” diye konuştu. Üniversiteleri sermayenin hizmetine açan AKP’nin bu politikalara karşı mücadele eden 600’den fazla öğrenciyi tutukladığını hatırlatan Aydın, gençliğin amfilerde, sınıflarda, atölyelerde, mahallelerde mücadelesine devam edeceğini vurguladı.

Aydın’dan sonra söz alan Emek Partisi MYK üyesi İskender Bayhan da, “Merhaba 40 yıldır Denizlerin bayrağını taşıyanlar” diyerek konuşmasına başladı.

“Bundan 40 yıl önce bize  bu acıyı yaşatanları lanetleyerek konuşmama başlamak istiyorum” diyen Bayhan, Denizlerin idamının  sadece Türkiye halklarına verilen bir gözdağı olmadığını, onların idam sehpasından söyledikleri sözlerle bugünün devrim mücadelesine imza attıklarını belirtti. O dönemde parlamentoda Denizlerin idamına evet oyu verenlerin bugün Türkiye ve Orta Doğu halklarına içerde ve dışarıda savaşı dayattığını söyleyen Bayhan, AKP Hükümetinin Orta Doğu’daki yeni emperyal düzenin öncüsü olmak istediğini söyledi. Her 6 Mayıs’ın öncesinde ve sonrasında bazı güçlerin  Denizler yaşasaydı, kimilerinin Denizlerin devlet adamı olacağını, kimilerinin hatalarını kabul edeceğini kimilerinin darbeci kimilerinin ise milliyetçi olacağını söylediğini hatırlatan Bayhan, “Bizim buna itirazımız var. Tüm yürekliliğimizle söylüyoruz ki, Denizler bugün yaşasaydı, bugün onları yaşatanların arasında, işçi sınıfının partisinin saflarında, işçi sınıfının en deneyimli neferi olarak bulunurlardı” diye konuştu.

O’NLARIN MÜCADELESİ CESARET VERDİ

HDK  İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de, kitleyi Kürtçe ve Türkçe selamlayarak konuşmasına başladı. Önder, “Bir gün bu ülkenin devrim mücadelesinin tarihi yazılacaksa bu tarihi yazacaklar nüfus kayıtlarına bakacaklar. Bir dönem doğanların adı Deniz, Yusuf, Hüseyin, Ulaş’tı. Ondan sonra Mazlumlar, Hayriler, Kemaller oldu. Ölümsüzlük dediğiniz bundan başka bir şey değildir” diye konuştu. Denizlerin, Kaypakkayaların mücadelesiyle sayesinde  bugün insanların bombaya, kurşunlara karşı korkmadan göğsünü siper ettiğini belirten Önder, demokrasi ve devrim mücadelesinin bayrağını her yerde dalgalandıracaklarını ifade etti.

HDK İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel  “Bir kez daha Dolmabahçe alanından faşizme karşı tek ses tek yürek olduğumuzu haykırmaya geldik” diye sözlerine başladı. “Hep slogan atıyoruz, hesap soruyoruz. Denizlere sahip çıkanlar, işçiler, emekçiler bugün devletten hesap soruyor” diyen Tuncel, “Denizlerin Kürt ve Türk halkları için özgürlük istediğini o yüzden darağacına giderken tereddüt etmediklerini söyleyen Tuncel, aradan 40 yıl geçmesine rağmen devrimcilerin halkların kardeşliği için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.

Türkiye Yazarlar Sendikası adına konuşan Müslüm Çelik, şairlerin, yazarların, bağımsızlık, özgürlük mücadelesini halkla beraber mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.

Anma programı konserlerin ardından sona erdi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

3 Fidan mezarları başında anıldı

SONRAKİ HABER

Santrale karşı ‘Deniz’ olup aktılar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa