Dağa çıkma suç olur!..
Bayramiç’e bağlı Karaköy köyünden üç genç köylerinin yakınlarındaki altın madeninin sondaj alanına üç ay süreyle yaklaşmaktan men edildi. Çan Sulh Ceza Mahkemesi bu ayın başlarında sondaj alanına giderek altın madencilerine tepki gösteren ve sondaj çalışmalarını durdurmalarını isteyen ü
Aralık ayının başlarında köylerinin yakınında Kanada sermayeli Kuzey Biga Madencilik tarafından yapılan altın madeni sondaj alanına giden köyün üç genci, topraklarında altın madeni istemediklerini belirterek sondajların durdurulmasını isterler. Bir süre madenin sondaj yapan çalışanları ile tartışan gençler daha sonra köye dönerler. Gençlerin bu davranışını jandarmaya haber veren madenci şirket, Çan Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunur. Jandarma ertesi gün tekrar sondaj alanına gelen gençlerden Mustafa Gönenç, Mehmet Akaya ve Muhammet Özer’i gözaltına alır. Madenci şirketin şikâyeti üzerine Çan Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatır. Başsavcılık 03.12.2002 tarihli iddianamesinde gençlerin maden alanında sondaj yapanları taciz ettiğini, kesici alet ve ateşli silahla tehditlerde bulunduğunu ve şirkete hakaret ettiğini ileri sürer. Gençler tehdit, taciz ve hakaret iddialarını yalanlayıp, sadece ağaçların kesilmesini, sularının kirletilmesini istemediklerini ve sondajların durdurulmasını telep ettiklerini söylerler. Buna karşın savcılığın iddianamesini kabul eden Çan Sulh Ceza Mahkemesi 04.12.2012 tarihinde üç genç hakkında adli kontrol tedbiri vererek, 3 ay boyunca maden alanına ve sondaj noktalarına gitmemelerine karar verir. Üç genç topraklarını talan eden altın madencisi şirketi rahatsız etmemeleri için doğup büyükleri dağlara çıkmamakla cezalandırılırlar.
KÖYLÜLERE GÖZDAĞI
Karaköylü gençlere verilen üç aylık ceza hemen ertesi gün hem Karaköy hem de civar köy kahvelerine madenci şirket elemanları tarafından asılırken, üç gence aradan 20 gün geçtikten sonra tebliğ edildi. Kahvelere asılan mahkeme kararının Çan Cumhuriyet Savcılığı faksından maden firmasıyla çalışan İzmir’deki bir hukuk bürosunun faksına yollandığı ileri sürülüyor. Çanakkale Çevre Platformu Sözcüsü Hicri Nalbant bu durumu köylere gözdağı vermek olarak yorumluyor. Bayramiç’ten görüştüğümüz yaşam savunucuları Kanadalı maden firmasının talebi üzerine askerlerin bu soğukta maden alanında 24 saat nöbet tuttuğunu dile getirdiler. “Kazdağları Kanada Cumhuriyeti toprakları mı? Bu askerler, bu savcılar ve hâkimler bu ülkenin çocukları değil mi?” diye soruyorlar. (Çanakkale/EVRENSEL)
KANUNLAR ZENGİNLERE
KARAKÖY Muhtarı Ramazan Çakır, köyün gençlerine verilen cezaya tepki gösteriyor; “Kanunlar zenginler için garibanlara kanun yok . Bunlar istediği gibi istedikleri yasayı çıkartıyor. Sondaj yapılan yerde bizim sulama göletimiz yapılacaktı. Buna da engel oluyorlar. Maden çıkarılacak yer aynı zamanda bizim mantar alanımız. Bu sene hiç girmediyse köye 300 bin lira girdi mantardan. Tel örgüyle çevirirlerse mantar toplayacak alan da kalmayacak.”
BİR DE YARGI YAVAŞ DERLER!
GENÇLER hakkında açılan soruşturma ve hemen bir gün sonra verilen maden alanına üç ay gitmeme cezası ile ilgili görüştüğümüz Çanlı hukukçu Özlem Güneri, kendilerinin verdikleri dilekçelere 2-3 aydan önce sonuçlanmadığına dikkat çekerek, kararın bir gün içinde açıklanmasının normal olmadığına dikkat çekti.