Küçük yüreklerden büyüklere ders
KARDEŞLİK MEKTUPLARI
Bu saldırılar nedeniyle okuduğu Sultandağı 75. Yıl İlkokulu’na bir süre gidemeyen Dilan D.’yi özleyen arkadaşlarının mektupları büyüklere de ders niteliğinde. Küçük yürekleriyle sadece arkadaşlarına özlemlerini değil yaşananlara tepkilerini de dile getiren öğrenciler, Kürt sorununda barış için görüşmelerin yapıldığı bir dönemde barış ve kardeşlik için yürünecek yola da işaret ediyor. Dilan’ın öğretmeni ise yazdığı mektupta “Her zaman söylerim ya, ‘Büyükler her zaman doğru şeyleri yapmazlar’ diye. Yine hata yapıyorlar bitanem. Ama en kısa sürede bu yanlışlarının farkına varacaklar. Merak etme, içini ferah tut” diye sesleniyor Dilan’a ve büyüklere. Biz de yazılan bu mektupları olduğu gibi yayınlıyoruz.
SEVGİLİ ARKADAŞIM DİLAN...
Seni çok özledik. Keşke yanımızda olsan. Bunu çok isteriz. Biliyorum üzülüyorsun. Seni çok seviyoruz. Keşke bu olay olmasaydı ve herkes okuluna dönseydi. Ama oldu bir kere. Kısa sürede dönersin. Seni çok seviyorum. Keşke okula tekrar gelsen. Seni çok özledim. Keşke buraya dönsen...
Mustafa Ali Tarhan
BİZ YANINDAYIZ
Dilan hiç üzülmene gerek yok. Biz sana destek olacağız. Yine geleceksin okulumuza. Yine oynayacağız birlikte. Kar yağınca yine kardan adam oynarız. Sen yeterki gel. Biliyorum o gece çok korktun. Ama elimden gelen bir şey yok. Ama gene de yardım edeceğiz.
Hatice Baş
Sevgili Dilan ben seni çok özledim. Neden gelemediğini hepimiz biliyoruz. Bu haberi cumartesi günü babamdan aldım. Senin adına çok üzüldüm. Geçmiş olsun. Bunu sakın unutma ki seni çok seviyorum. Ne zaman geleceksin çok merak ediyorum. Sensiz öğlenler geçmiyor. Daha doğrusu sensiz başkanlık geçmiyor. Öğle arası gelince seksek çizip oynuyorduk seninle. Eminim sen de benim kadar özlemişsindir. Çantanın üzerindeki resim beni çok kızdırırdı. Sen de bana gösterip dururdun. Hatırlar mısın bilmiyorum Yerli Mali haftası’nda kestane pişirmiştik. Şunu da söyleyeyim ki seni çoook ama çoooook seviyorum. Sınıfça haberini duyunca çok üzülmüştük. Seni çok seviyorum Dilan Dikmen.
Adile Nur Erdem
DİLAN’IM
Babanla görüştüm bugün. Üzgün olduğunu, beni ve arkadaşlarını çok özlediğini söyledi. Biz de seni özledik. Bizimle olacağın, okula geleceğin günü dört gözle bekliyoruz.
Tatlı kuzum... Canını sıkma. Kendini üzme. Her şey yoluna girecek inşallah. Her zaman söylerim ya, “Büyükler her zaman doğru şeyleri yapmazlar” diye. Yine hata yapıyorlar bitanem. Ama en kısa sürede bu yanlışlarının farkına varacaklar. Merak etme, içini ferah tut.
Seni çok seviyoruz. Allah’a emanet olun...
Öğretmenin ve Arkadaşların
DİLAN’IM
Tatlı kuzu...Daha iyisindir umarım. Seni özlemeye devam ediyoruz. Okula geleceğin günü dört gözle bekliyoruz. Arkadaşınla ders notlarını yolluyorum. O notları Fen Bilgisi defterine yazıp tekrar edersen, kaçırdığın dersleri telafi etmiş olursun. Bir tane de okuma kitabı yollayacağım. Bizim yokluğumuzda kitaplar sana arkadaşlık etsin. Seni seviyorum bitanem. Allah’a emanet ol...
Öğretmenin
AFYONKARAHİSAR’ın Sultandağı ilçesinde, alkollü oldukları iddia edilen 4 gencin ilçe merkezinde otomobille dolaşırken, Kürt gençlerin üzerine otomobil sürmesi ile başlayan olaylar bıçaklı kavgaya dönüşmüştü. Tarafların kalabalıklaşması ile büyüyen olaylarda 18 yaşındaki Orhan Şahin hayatını kaybetmişti. Orhan Şahin’in ölüm haberi üzerine Kürtlere yönelik saldırılar artmıştı. Günlerce süren olaylarda Sultandağı’nda yaşayan Kürt aileler alışveriş için bile evlerinden çıkamamış, çocuklarını okula gönderememişti. Saldırılarda Kürtlerin araba, işyeri ve evlerinin camları kırılmıştı. Sultandağı Meslek Yüksekokulu’nda okuyan Kürt öğrenciler de kendilerine bir şey yapılır korkusuyla ilçeyi terk etmişti. Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı Pazaraltı Mahallesi’nde yüzlerce kişiyle birlikte mahsur kalan Tahir Çakır, ilçe emniyet müdürünün onlara “Kalabalık grubun öfkesi dinene kadar birkaç günlüğüne ilçeden ayrılın” dediğini söylemişti. (Afyon/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et