3 Şubat 2013 18:19

Kadın ve çocuklar hâlâ enkaz altında

Gülşah İmrek

(VAKAD )Van Kadın Derneğinin depremin ardından kadınların sağlık durumunu saptamak üzere Van merkeze bağlı 24 köyde yaptığı araştırma raporu yayımlandı.

İstanbul Feminist Kolektif, Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV), TEPAV ve Psikiyatr Cem Taylan Erdem’in katkılarıyla yapılan araştırmada 24 köyde 720 kadına ulaşıldı. Kadınlarla birlikte filmler izlendi, söyleşiler yapıldı. Sonuçlar çarpıcı bir biçimde Van’daki insanların yaşam mücadelesini ortaya koyuyor.

Raporda ifade edilenlere göre,

-Köylerden sadece birinde kanalizasyon sistemi var, su yok. Temizlik ve bakım yapılamıyor.

-Rapora göre Van’da sadece 3 köyde sağlık ocağı var,  bunların içinde de yalnız Alaköy sağlık ocağı tam hizmet veriyor.

-İlaç temin edilemiyor.

-Kadınlar sürekli düşük yapıyor ve doğum kontrol yöntemlerinden habersizler.  

-Kız çocukları okula gönderilmiyor.

-Ulaşım ciddi bir sorun teşkil ediyor.

-Kadınların eskiden köylerindeki sağlık ocaklarında doktor, ebe ve hemşirelere aile içi şiddeti anlatabiliyorlardı. Ama aile hekimliği uygulamasından sonra bunu yapamaz oldular...

-Erken yaşta evlilikler çok yaygın olduğu için yeni evlenen genç kadınlarda düşük oranı çok yüksek.

-Doktorlara duyulan güvensizlik had safhada. Kadınlara hastanelerde kötü muamele uygulanması kadınları hastanelerden hizmet alma konusunda isteksiz kılıyor.

-Deprem dolayısıyla kadınların ekmek pişirdiği tandırlarda kırılma ve çatlamalar oluşmuş, Van Valiliği ve Hayata Destek Derneği zarar gören tandırları kısmen onarmış veya yeniden yapmış. Ancak artçı depremler ile yine zarar gören tandırlarda ekmek yapan kadınlarda toz ve dumandan dolayı üst solunum yolları hastalıkları ciddi oranda baş gösteriyor.


-Kadınlar gebelik testi edinemiyor, korunma yöntemlerini bilmiyorlar.

-Kadınların hamilelik süreci çok ağır geçiyor.

-Kadın ve çocuk ölümlerinin arkası kesilemiyor.

-Doğumlar genelde evde oluyor. Kadınlar doktorlara kendini ifade edemiyor.

-Kadınlar için cinsellik ve regl adeta bir tabu. Örneğin; regl ve kadınların günlük akıntılarının hastalık olduğunu veya reglin kadınlara Allah’ın verdiği bir ceza olduğunu düşünenler var.

-Hastaneler köyden gelenlerin tahlil randevularına öncelik vermiyor. Muayene olmak, tahlil yaptırmak ve tahlil sonuçlarını almak için kadınlar günlerce şehir merkezine gidip gelmek zorunda bırakılıyor. Kadınlar ilaç temininde zorlanıyor. Kadınlarda meme kanseri çok yaygın görülüyor.

Van Kadın Derneği gezici eczanelerin oluşturulmasını talep ediyor.

Raporda üzerinde durulan bir başka konu da gündelik insani ihtiyaçların bile karşılanamaz halde oluşu. Köylerde haberleşme çok zor; cep telefonları çekmiyor, insanlar günlük gazete, dergi gibi yayınlara ulaşamıyor, ulaşım ciddi ve temel bir sorun haline gelmiş durumda.

Depremin üzerinden  bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) yönetiminin hatalı raporları yüzünden köylerde konut sıkıntısı yaşanıyor. Rapora göre kendi yükümlülüklerini yerine getirmeyen AFAD yöneticileriyle yapılan görüşmelerde görevi ihmal edenleri ‘Allah’a havale’ etmekle yetinen bir tavır sergilediklerini ifade ediyor.

Van kent merkezinde olduğu gibi köylerde de sürekli elektrik kesintisi yaşanıyor. Deprem sonrasında yeni evler henüz tamamlanmadığı için konteynerde kalanlar elektrikli soba ile ısındıklarından soğuğa maruz kalıyorlar. 24 köyden sadece birinde su ve kanalizasyon sistemi var, diğerlerinde ise su ve kanalizasyonla ilgili ciddi sıkıntılar olduğu için enfeksiyona bağlı hastalıklar çok fazla görülüyor. Deprem sarsıntıları içme suyu borularına zarar verdi ve hâlâ onarımı yapılmayan borular bulunduğundan köy halkı yangın tehlikesiyle karşı karşıya.

Sokak aydınlatmasının olmaması, evlerde su tesisatı olmasına rağmen  su olmaması, köylerde tuvalet ve banyo imkanlarının kısıtlı olması; yaşlı ve yatalak hastalar ile fiziksel engellileri daha da olumsuz etkiliyor. Yaşlı hastalar ve engelliler ev dışındaki tuvaletlere sırtta taşınıyor. Bu işin en büyük yükünü ise kadınlar çekiyor.


BAŞBAKAN VE BAKANLAR NE DEMİŞTİ?..

Başbakan Tayyip Erdoğan, depremin ardından : “Birkaç gün içerisinde hamdolsun durum kontrol altına alınmış vaziyette ve çok kısa bir zaman içerisinde de inşallah bütün bu enkazlar kalkacağı gibi, yeniden bir Van merkez planlaması ve yeniden Erciş’te de kentsel değişim, dönüşüm ile birlikte yeni bir şehir, yeni bir ilçe inşa edilmiş olacak’’ demişti.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, geçen süreçte Van’da yaraların sarılması için büyük çaba gösterildiğini ifade ederek, “Devletin büyüklüğünü, bir yıl gibi süreçte Van’ın büyük deprem yarasını nasıl sardığını ve nasıl hızlı bir şekilde yeni bir Van inşa edildiğini gördük. Bu hükümetimizin gücünü ve ülkemizin gücünü gösteriyor” demişti. (İstanbul/EVRENSEL)