22 Şubat 2013 13:48

Mazlum' u kim öldürdü?

Emek Partisi (EMEP) Kocaeli Darıca İlçe Örgütü Yöneticisi 20 yaşındaki Mazlum Aksu’nun, askerde intihar ettiği iddia edildi.Ailesine telefonla haber veren yetkililer Aksu’nun G3 silahını sol şakağına dayararak intihar ettiğini, son üç gündür psikolojik sorun yaşadığını ileri sürdü. Ailesi ise solak olmay

Mazlum' u kim öldürdü?
Paylaş

Ailesine telefonla haber veren yetkililer Aksu’nun G3 silahını sol şakağına dayararak intihar ettiğini, son üç gündür psikolojik sorun yaşadığını ileri sürdü. Ailesi ise solak olmayan Aksu’nun bu şekilde intihar etmesinin mümkün olmadığını, Aksu’nun herhangi bir psikolojik sorunu bulunmadığını fakat ailesi ile telefonda Kürtçe konuştuğu için bazı askerler tarafından tehdit edildiğini açıkladı.

BABASI ÖLMEDEN BİR GÜN ÖNCE GÖRÜŞTÜ

Elazığ’ın Maden İlçesi Hazar Jandarma Karakolu’nda askerliğini sürdüren ve terhisine 5 ay kalan Mazlum Aksu’nun ölüm haberi, Darıca’ya dün akşam ulaştı. Babası Mahmut Aksu oğlunun  bir ay önce izne geldiğini ve hiçbir sıkıntısı olmadığını söyledi. Aksu oğlu ile en son intihar ettiği iddia edilen Perşembe gününden bir gün önce saat 10.30 sularında telefonla görüştüğünü, sesinin iyi olduğunu hiçbir sorunu olmadığını aktardı.

 “Madem 2-3 gündür sıkıntılıysa neden doktora götürmediler, neden doktora haber vermediler?​” dedi. Oğlunun intihar ettiğine kesinlikle inanmadığını belirten Mahmut Aksu, “Otopsi yaptırıp gerekli yerlere başvuracağız” diye konuştu.

Mazlum’un çocukluk arkadaşı Damla Uludağ ise izindeyken kendisi ile yaptığı konuşmada komutanların baskısından şikâyetçi olduğunu aktardı. Uludağ, intihar iddialarını kabul etmediklerini ve bu işin peşini bırakmayacaklarını vurguladı.

KÜRT OLDUĞU İÇİN TEHDİT EDİLİYORDU

Mazlum Aksu, ailesi ve arkadaşları ile yaptığı konuşmalarda komutanların kendisine çok baskı yaptığını, sorguladığını ve tehdit ettiğini dile getiriyordu. Aksu, komutanları tarafından “gözümüz üzerinde” denilerek tehdit edildiğini, görev yaptığı 25 kişilik karakolda bazı askerlerin “Bütün Kürtler aynısınız, hepinizi öldürmek lazım” ve “Sen de PKK’lısın” tehditlerine maruz kaldığını anlatıyordu.

‘EMEP’Lİ VE KÜRT OLDUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ’

Emek Partisi Merkez Yönetim Kurulu Üyesi (MYK) Tarık Erkan ise intihar iddiasına tepki göstererek, “Mazlum’un ölümü sıradanlaştırılmaya çalışılıyor” dedi ve şunları ifade etti: “Sol şakağından G3 ile intihar ettiği söyleniyor. Mazlum solak değildi. G3 6 kiloluk bir silahtır. Mantıklı gelmiyor bu açıklama. 1 ay önce Gebze’de sohbet ettik. Askerlik sorununu çözünce fabrikada çalışarak sınıf mücadelesine devam edeceğini net olarak ifade etti. Mazlum Emek Partisi yöneticisi ve Kürt kimliğinden dolayı katledildi. Biz meseleyi böyle görüyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız. İntihar meselesine inanmıyoruz” dedi.


YETKİLİLERİN AÇIKLAMALARI YANILTICI

Asker Hakları İnisiyatifi sözcülerinden Tolga İslam, şüpheli asker ölümleri gerçekten intihar da olsa, cinayet de olsa bu durumun yetkililerin sorumluluğunu değiştirmediğine dikkat çekti. “Bir insanın eline silah verip baskı altında tutarak kendini öldürmesini sağlamakla, onu öldürmek arasında bizce hiçbir fark yok” dedi.  

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın, “Sivil ve asker intiharları paralledir, fark yok” argümanının geçerli olmadığını belirten İslam, “Askerdeki 20-24 yaş arası gençlerdeki intihar vakaları, sivildeki 20-24 yaş arasındaki gençlerin intihar vakalarına göre en iyimser haliyle 2.5 kat daha fazla. Yani askerde yaşanan ve sivil yaşamda olmayan şeyler var demektir. Bunlar kötü muamele, hakaret, dayak, aşağılama ve sağlık haklarına yeterince erişememe vb.dir. Askeriye dediğimiz yer çok kapalı ve şeffaf olmayan bir sistem. Kendi kendini yargılıyor, sivil mahkemelercce sorgulanamıyor. Bu şüpheli intihar vakalarının, STK’ların da olduğu, bağımsız kurullaca bir komisyon oluşturularak incelenmesi gerekir” diye konuştu. 


Emek Partisi Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada şunlar ifade edildi, “2012 Aralık ayında Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, ‘Kışlada 10 yılda 934 ölüm’ olduğunu açıklamış ve o günden bu yana da en az 14 şüpheli ölüm haberi daha kayıtlara geçmişti. Yoldaşımız Aksu’nun ölümüyle buna bir yenisi daha eklendi. Yetkililer Mazlum Aksu’nun G3 silahını sol şakağına dayayarak intihar ettiğini, 3 gündür psikolojik sorun yaşadığını öne sürüyor. Ancak ailesi, yakınları ve bizler açısından bu ikna edici değil. Mazlum Aksu Emek Partili’dir ve Kürt’tür.  Mazlum’un ‘intihar ettiği’ iddiası inandırıcılıktan uzaktır. Kaldı ki, kışlada yaşanan intihar olaylarında da gençleri bu trajik sona iten ortam, ‘kışla sistemi’ sorgulanmadan doğru sonuca ulaşılamaz. Mazlum’un ölümünün arkasındaki soru işaretleri aydınlatılmalı ve sorumlular yargılanmalıdır. Olayın takipçisi olacağız. O’nun sömürüsüz, sınıfsız ve özgür bir dünya özlemi de mücadelemizde bizimle birlikte yaşayacak.”


EMEK GENÇLİĞİ: BU ÖLÜM BARIŞA DARBEDİR!

Emek Gençliği de yaptığı yazılı açıklamada, “Mazlum, neredeyse bir metrelik, altı kiloluk G-3 silahını solak olmadığı halde sol şakağına dayayıp intihar etmiş! Bu yalana da diğer asker intiharlarına inanmadığımız gibi inanmıyoruz! ‘Elinde patlayıcı madde patladı’ denilen gencin panzer altında kaldığı,  kendini banyo ipi ile asarak intihar ettiği söylenen gencin ‘Baba beni kurtarın öldürecekler’ feryatları hala zihnimizde. Sevag Balıkçı’nın ise öldürüldüğü günün Ermeni Soykırımını Anma Günü’ne denk gelmesi ise tabii ki tesadüf değil! Kürt sorununda müzakerenin konuşulduğu, barışa daha yakın olunan bu dönemde bir Kürt genci olan Mazlum’un ölümü barış sürecine de bir darbedir!” denildi. Tüm intihar iddialarının soruşturulması, sorumlularının yargılanmalı talep edildi.


ASKERLERİN 1’İ ERMENİ 39’U KÜRTTÜ

MAZLUMDER İstanbul Şubesinin yapılan başvurular üzerinden hazırladığı raporla, 2012 yılı içerisinde intihar ettiği iddia edilen 42 askerden birinin Ermeni, 39’unun ise Kürt olduğuna dikkat çekilmişti. Askerde yaşanan ihlaller ile ilgili herhangi bir önlem alınmadığı, taleplere rağmen hâlâ komisyon kurulmadığını ifade edildi. “Devletin hak arama makamları olan Askeri Savcılıklar ve Sivil Cumhuriyet Savcılıkları Askerde işlenen cinayetleri soruşturmamak için adete suç duyurularını başlarından atmaktadırlar. Askere gönderilen, gitmediklerinde devlet zoruyla götürülen gençlerin en güvende olması gerektiği askeri kurumların içerisinde cinayete kurban gitmelerine rağmen, bu cinayetleri kimse soruşturmamakta, ilgili herkes adeta üç maymunu oynamaktadır” denildi.


MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILSIN

Şüpheli asker ölümleri ile ilgili TBMM’ye çok sayıda önerge sunuldu, araştırma komisyonları kurulması istendi. BDP, geçtiğimiz hafta bu şüpheli ölümlerin ardındaki gerçeğin ortaya çıkartılması için Meclis Araştırması açılmasını istemiş, askeri mahkemelerin ölümlerin üzerini örtmeye çalıştığına, bu yüzden şüpheli asker ölümleri ile ilgili davaların sivil mahkemelerde görülmesi gerektiğine dikkat çekmişti.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, askerleri intiharlara sürükleyen sebeplerin hızlı bir şekilde tespit edilmesi ve askeri kışlalarda intiharların önüne geçilebilmesi amacıyla TBMM çatısı altında Araştırma Komisyonu kurulmasını önermiş, “Gençlerin sapasağlam girdikleri askeriyelerden tabut içerisinde çıkmaları kabul edilemez” demişti.


10 YILDA 934 ÖLÜM

Kışlada asker ölümleri hız kesmiyor. Konuyla ilgili askeri kaynaklara dayanan son istatistik son 3 yılda en az 230 askerin “intihar” ettiği yönünde. Ancak her hafta bu sayı artıyor. Son 10 yıl içinde şüpheli şekilde ölen ve intihar eden asker sayısı, çatışmalarda ölen asker sayısını geçti. 2012 verilerine göre 10 yılda 934 erin “intihar” ettiği ileri sürülürken, çatışmalarda ölen asker sayısı ise 818 oldu.


NE YAPILMALI?

Asker Hakları İnisiyatifinin yaşanan ölümler ile ilgili dile getirdiği talepler şöyle:

*Acilen birliklerde olanlarla ilgili kamuoyu aydınlatılmalı

*Önleyici araçlar kullanılmalı ve psikolojik değerlendirmeler asker alımları sırasında etkin bir şekilde yapılmalı

*Tüm acılı ailelerin soruları resmi makamlarca yanıtlanmalı

*Adli soruşturma şeffaflık içinde yürütülmeli

*İntihara neden olan askerlik kaynaklı sebeplerin ciddiyetle verilenmesi için tüm çalışmalar etkin bir şekilde yapılmalı

*DİSKO cezasının uygulanmasına kanun beklenmeden bir an evvel son verilmeli

*Askeri faaliyetler kamu denetçiliği kapsamına alınmalı

*Askeri faaliyetlerin etkin soruşturulması önündeki en temel engel olan askeri yargı sistemi bir an evvel kaldırılmalı ve tüm faaliyetler sivil yargılar yoluyla denetim altına alınmalı (HABER MERKEZİ)


ÖNCEKİ HABER

‘Çözüm iradesi açığa çıkarılmalı’

SONRAKİ HABER

36 kişi tutuklandı 75 kişi adliyeye sevk edildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...