01 Eylül 2013 19:58

Barışın renkleri savaşı durduracak

İstanbul’da kadını erkeği, genci yaşlısı, Kürt’ü, Türk’ü, Ermeni’si on binlerce kişi barış için Kadıköy’e aktı. Halkların Demokratik Kongresi İstanbul Meclisi’nin çağrısıyla “Gezi’den Lice’ye barış için mücadeleye” mitinginde buluşan on binler, halkların yeni sava

Barışın renkleri savaşı durduracak
Paylaş

‘BARIŞ AKP’YE EMANET EDİLEMEZ’

Haydarpaşa Numune Hastanesi ve Tepe Natulius önünde miting için oluşturulan yürüyüş kolları, bendirler eşliğinde çekilen halaylarla renkli görüntülere sahne oldu. Yöresel kıyafetleri olan haftaninlerle mitinge katılan   Kürt kadınları, anaların artık ölüleri kucaklamak istemediğini söyledi. Yürüyüşün ardından Kadıköy İskele Meydanı’nda gerçekleşen miting programı, Lice’de kalekol yapımını protesto eyleminde askerlerin ateş açması sonucu yaşamını yitiren Medeni Yıldırım ve Gezi Parkı eylemlerine yönelik polis saldırısı sonucu yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşuyla başladı.

Mitingde ortak açıklamayı yapan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, AKP Hükümetinin savaşı kışkırtan politikalarının sadece Suriye halklarını değil Türkiye halklarını da riske attığını belirterek, “Barış AKP’ye emanet edilemeyecek kadar ciddi bir meseledir. Barışı ne AKP’ye ne de emperyalistlere emanet etmeyeceğiz” dedi.

Mitingde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Gönül isterdi ki bu 1 Eylül’ü bir karnaval ve festival havasında geçirelim. Ama 2013’ü de coşkuyla kutlayamıyoruz. Gezi’de direnenler ve bu meydanları dolduranlar olmasaydı şu an savaşın içindeydik. Bunu siz durdurdunuz. Bu kadar savaş heveslisi bir hükümetin hevesini kursağında bıraktınız” diyerek konuşmasına başladı. Barışın cesaret ve yürek işi olduğunu söyleyen Demirtaş, “Bir Sünni’nin Alevi’nin hakkını savunması yürek işidir. Bir Türk’ün, Kürt’ün ana dil hakkını savunması yürek işidir. İşte bu sağlandığı gün barış gelir” dedi. AKP Hükümetinin Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren ABD emperyalizminden medet umduğuna dikkat çeken Demirtaş, AKP’ye seslenerek “ ‘Gelin birlikte buraları bombalayalım’ demeye utanmıyor musun?​” diyerek Mecliste, savaşın karşısında duracaklarını vurguladı. AKP’ye oy verenlere de verdikleri oyların hesabını sorma çağrısı yapan Demirtaş, “ABD’yi getirip Suriye’yi bombalatmak istediği için hesap sormalısınız. Suriye’de yine Müslüman bir halka saldırmak için çağrı yaptığı için hesap sormalısınız. Çünkü AKP size dayanarak bunları yapıyor” dedi.

‘BARIŞIN TEMİNATI HALKLARDIR’

Kürt sorununda çözüm sürecine de değinen Demirtaş, barışın teminatının da halklar olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Siz bir arada durdukça barışa mecbur kalacaklar. Onlar ana dilinde eğitim olmaz dedikçe Türkler karşı çıkmalıdır. Cemevi olmaz dedikçe Sünniler karşı çıkmalıdır. İşte barış böyle gelecektir. AKP demokrasi getirecek diye yerimizde oturdukça barış gelmez. Daha çok sokağa ve meydanlara çıkmalıyız.”  

HDK adına konuşan İstanbul Bağımsız Milletvekili Abdullah Levent Tüzel de, konuşmasının bütününde Suriye’ye olası müdahaleye ve çözüm sürecine değindi. İngiliz ve Fransız halklarının kendi iktidarlarını uyardıklarını söyleyen Tüzel, Türkiye halklarının da bugün her yerde ayağa kalkarak  AKP Hükümetine savaş yanlısı politikalardan vazgeçmesi yönünde çağrı yaptığını söyleyerek şöyle devam etti: “Başbakanın Şam’da Cuma namazı  kılma hayali var. Ama biz Şam’a giden yolun katliamlarla döşendiğini biliyoruz. Suriye’ye müdahalenin ardından Esad değil, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Sünni’siyle, Alevi’siyle halklar kaybedecektir. İşte bu miting de savaş isteyenlere güçlü bir yanıttır. Başbakanın rüyası var da bizim rüyamız yok mu? Biz de kadınların, çocuklarımızın katliama uğramadığı, iş cinayetlerinin olmadığı, eşitliğin kardeşliğin olduğu bir coğrafya istiyoruz.”

Rojava’da aydınlık bir gelecek kurulduğunu da vurgulayan Tüzel, bu sesin katliamlarla boğulmasına sessiz kalmayacaklarını dile getirdi. 2013 Newroz’unda Abdullah Öcalan’ın Türkiye halklarına savaşın son bulması için barış eli uzattığını ve bu elin milyonlar tarafından sahiplenildiğini söyleyen Tüzel, “Biz harekete geçtik. Şu anda barış hamlesi istiyoruz. Ama elde ne var? Meclis ‘Ana dil ülkeyi böler mi?​’ diye tartışıyor. Hükümetin gündeminde polislerin yetkilerini arttırmak var, seçim barajını indirmek yok. Fikirlerinden dolayı rehin tutulan siyasetçilerin serbest bırakılması yok” diyerek AKP’yi eleştirdi.


DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, emekçilerin savaşı durdurması gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Çünkü savaşlarda en çok biz ölürüz. Savaşta patronlar kazanır. Savaş ortamında ırkçılık ve mezhep çatışması körüklenir” dedi. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu üyesi Süleyman Solmaz da, Gezi Parkı’na AVM yapılmasına nasıl izin vermedilerse Suriye’yle savaşa da izin vermeyeceklerini ifade etti. Mitingde konuşan Barış için Kadın Girişimi üyesi Seher Kalkan da, savaşların göç, yoksulluk, şiddet tecavüz ve ayrımcılık gibi sonuçlarını en fazla kadınların yaşadığını vurguladı. Ancak aynı zamanda en çok örgütlenen, en çok sokakları dolduranın da kadınların olduğuna vurgu yapan Kalkan, “Ortadoğu’da, Kürdistan’da, Türkiye’de ve Mısır’da biz kadınlar hep barış için ısrar ettik. Şimdi Rojava ve Suriye için ısrar ediyoruz” dedi. İktidarın Kürt sorununun çözümünde kadınların barış talebini görmezden geldiğini de söyleyerek tepki gösteren Kalkan, “İktidar kadını süreçten dışlıyor, kadın düşmanı politikalar üretiyor. Ancak kadınları dışlayan, kadınları müzakereye katmayan bir barış toplumsallaşamaz., sürdürülebilir olamaz” dedi.


Mitingde yapılan yürüyüş boyunca on binlerin barış haykırışları Kadıköy sokaklarında yankılandı. Mitinge katılan Rojbin Becet, ülkede kalıcı barış olması için bu yıl 1 Eylül’e katılımın daha önemli olduğunu vurguluyor. Kürt sorununun çözümünde Kürt halkının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini ifade eden Behçet, hükümetin Kürt halkının taleplerine kulak tıkadığını söylüyor. Barış sürecinde hükümetin sınır bölgelerine kalekol yapımlarına devam ettiğine dikkat çeken Media Algül de şöyle devam ediyor: “Aylardır ne gerilla ne de asker cenazesi gelmiyor. Her iki taraf da aylardır bu yüzden mutlu. Ancak hükümet adım  atmayarak, Suriye’ye müdahale isteğiyle bu barış ortamını yok etmek istiyor. Biz Kürt sorununun çözümünde hükümetin adım atmasını ve Suriye’ye müdahale kararından vazgeçmesini istiyoruz” diye konuşuyor. Suriye’ye müdahalenin Irak örneğinden daha kötü sonuçlar doğuracağını belirten Ekrem İlhan da,   Suriye’ye müdahalenin yeni katliamlara yol açacağı konusunda uyarıyor. Bu yıl 1 Eylül’e savaş çığırtkanlığı içinde girdiklerini ifade eden Özgür Demokrat Alevi Derneği Başkanı İmam Balsever de, Ortadoğu halklarının çok zor bir süreçten geçtiğine dikkat çekiyor. Bu yüzden toplumun bütün kesimlerinin barış için topyekün bir direniş sergilemesi gerektiği çağrısını yapıyor. Dicle Tozluyurt da, Başbakan Erdoğan’ın Ortadoğu’daki diktatörleri eleştirirken kendi ülkesinde barış, demokrasi ve özgürlük isteyenlerin yaşadıklarını görmezden geldiğini söylüyor.


MİTİNGDEN NOTLAR

*Barış için Kadın Girişimi, renkli bir pankartla alana çıktı: “Barış için söyleyecek sözümüz barışı getirecek gücümüz var. Dünya kadınları barış istiyor.”
*Mitingin toplanma alanında gençler, duvarlara, sprey boyayla barış taleplerini yansıttı.
*Gezi ruhu mitingde de hissediliyordu. İşte toplanma alanından bir duvar yazısı: “Polislere söyleyin şehre geri döndük”
*Bilişim ve İletişim Çalışanları Dayanışma Ağı, “Format kapitalizm: Kursınıfsızbirdünya” pankartıyla mitingdeki yerini aldı. *DİSK mitinge, “Kardeşliğin dünyasını emek ve mücadeleyle kuracağız” pankartıyla katıldı.
*Vicdani Ret Derneği, “Askere gitme, kardeş kanı dökme” talebiyle alanlardaydı.
*Gezi Parkı direnişinden sonra kurulan pek çok mahalle ve semt dayanışması da alandaki yerini aldı.
*Gökkuşağı renklerinin olduğu bayraklarla mitingi renklendiren Hevi LGBT bireyleri de, “Uluslara, inançlara, tüm kimliklere tam hak eşitliği. Barış hemen şimdi” pankartıyla yürüdü.
* Suriye’ye müdahale gündemi bu yılki 1 Eylül mitingine de yansıdı. Kürtçe ve Türkçe dövizlerin yanı sıra Arapça yazılı dövizler de yoğunluktaydı.


MİTİNGE KATILANLAR

Mitinge BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP’li milletvekilleri Sebahat Tuncel, Sırrı Süreyya Önder, Halil Aksoy,  HDK İstanbul Bağımsız Abdullah Levent Tüzel, Halkların Demokratik Partisi Eş Başkanı Fatma Gök,  DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, BDP, EMEP, ESP, SDP, SYKP, Halkevleri, ÖDP, KESK, DİSK, TMMOB, Barış için Kadın Girişimi  ve Demokratik Özgür Kadın Hareketi’nin yanı sıra çok sayıda kitle örgütü katıldı. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

‘Şahinler’ de Erdoğan gibi düşünüyor

SONRAKİ HABER

Reyhanlı'da barış zinciri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa