Tîroj
Fotoğraf: Envato
Edebiyat dergileri bir ülkenin kültürel gelişimi ve onun dilinin doğru ve anlamlı kullanılması yanında toplumsal gelişiminde de önemli bir yer tutar. Bu anlamda dergiler bir okul gibi işlev görür.Yeni ürünlere yer vererek o ürünlerin sahiplerinin tanınmasına olanak sağlar ve başka yazarlarla da iletişime geçmek ve onların deneyimlerinden faydalanmak için bir platform görevi görür. Kürtçe gibi yıllarca horlanan, aşağılanan, yok sayılan, gelişiminin önüne engeller konulan bir dil için dergilerin ne denli önemli olduğu hepimizce bilinen bir gerçektir. Kürtçe eğitimin olmadığı bir coğrafyada bu dergiler aynı zamanda Kürtçe grameri, söz dizimini içinde barındıran birer eğitim yuvası gibi de davranmak zorundadır. Bu nedenle geçmişte bu amaçla yayımlanan dergiler ve dergiyi çıkarmak için çaba gösterenler birçok baskılarla karşılaşmış birkaç sayı dışında süreklilik gösterememişlerdir. Nûbihar-halen yayınını sürdürmektedir-dışında belli bir süre baskılara direnerek yaşamını sürdürmeye çalışan Rewşen, Rewşen-name gibi dergilerden sonra belli bir zaman Kürtçe dergi çıkarılamadı.Ya bu işi yapmak isteyenlerin maddi güçleri yeterli olmadı.Ya da onlara destek olanlar gönülsüz davrandı. İşte tam da bu eksikliklerin yaşandığı bir ortamda Tîroj doğdu. Bundan on bir yıl önce yani 2002 Newroz’unda yayın hayatına atıldı Tîroj. Ve bir anda bütün coğrafyayı aydınlattı ışığıyla. Yüreklere su serpti. Kürtçe ve Türkçe yayımlanan dergi, eli kalem tutan Kürt yazar ve aydınlarını etrafında topladı. Böyle olması da doğaldı çünkü dergi gerek mizanpajı gerek içeriği ve gerekse politik görüşü ile güven verdi. Zamanla onlarca genç kalemi Kürtçe-Türkçe edebi hayata armağan etti. İlk sayısında amacını: “Tîroj bir kültür ve sanat dergisi olarak başta Ortadoğu’nun en köklü halklarından biri olan Kürt halk kültürünün organı olacaktır. Kendisinden evvel yayın yapmış kültür-sanat dergilerine emek vermiş insanlara saygıyı ihmal etmeden, halkın ilerici kültürünün geliştirilmesini; yerel olanla ‘evrensel’ olan arasındaki bağın ilerletilmesini; emperyalist kültür kuşatmasına karşı ulusal demokratik ve demokratik halkçı kültürün savunulmasını hedefleyecektir” Şeklinde ifade etmişti. Tîroj, Kürt kültürü üzerindeki baskıya karşı mücadele ederken, ulusal kültürün emekçi damarının; Demokratik, halkçı ögesinin güçlenip gelişmesi için özel bir duyarlılık gösterecektir. Bununla birlikte, dünya halkları ve ilerici insanlığın kültürel birikimini sahiplenerek, Kürt işçi ve emekçilerinin bu zengin kültürel birikimle daha fazla kucaklaşmasını sağlayacak bir yayın çizgisi sürdürecektir. Dünyanın neresinde olursa olsun bütün halklar, birbirlerinin kültüründen, engellenemez bir biçimde etkilenecek koşullara kavuşurlar. Böyle olması, bilim alanındaki ve teknolojik alandaki gelişmelerle birlikte, güçlü ekonomik dayanaklara sahip gelişmiş emperyalist ülkelere bağımlı ve geri halklar üzerinde, her alanda olduğu gibi ‘Ulusal kültür’lerini de kuşatma olanağı sağlar. Bu da, ezilen halkların önüne, demokratik özgürlükçü kültürünü geliştirme görevi koyar. En önemli görev ise, bu halkların ilerici kültür, edebiyat ve sanat insanlarına düşer. 64. sayısını büyük bir coşku ile karşıladığımız Tîroj yayın ilkelerinden sapmadan, ilerici demokratik bir kültürün oluşması ve gelişimi için verdiği mücadeleyi saygıyla anıyor, eli kalem tutan gençleri ve ilerici kamuoyunu dergiyi sahiplenmeye davet ediyorum. Tîroj, bu coğrafyada yaşayan halkların demokratik kültürlerinin gücü, ümidi, ışığıdır. Tîroj’u sahiplenmek aydınlık ve özgür geleceği sahiplenmek demektir.
- Bir kuşağın katilleri 21 Haziran 2014 00:29
- Kapanmasın kirpiklerin 14 Haziran 2014 00:09
- Şiire saygıyla 07 Haziran 2014 00:27
- Zinciriye şairleri 31 Mayıs 2014 00:05
- TÜYAP Diyarbakır 24 Mayıs 2014 00:12
- Vicdan göçüğü 17 Mayıs 2014 00:26
- Sanat bir yürüyüştür 10 Mayıs 2014 00:14
- Dünyanın gülü Mayıs 03 Mayıs 2014 00:07
- Ortak vicdan 26 Nisan 2014 00:04
- O gün 19 Nisan 2014 00:09
- Enfal 12 Nisan 2014 07:24
- Seçimden sağaltılanlar 05 Nisan 2014 00:01