Şampiyonlar Ligi heyecan dolu!
Devler Ligi’nde grup aşaması tamamlandı ve bir süre boyunca ‘Avrupa’nın en iyi 16 takımı’ olarak anılacak ekipler belli oldu. Şampiyonlar Ligi’nde ikinci tur ilk maçları 17-18 ve 24-25 Şubat, rövanşları 10-11 ve 17-18 Mart tarihlerinde oynanacak.

Emre GÜRKAYNAK
Devler Ligi’nde grup aşaması tamamlandı ve bir süre boyunca ‘Avrupa’nın en iyi 16 takımı’ olarak anılacak ekipler belli oldu. Takımların bazıları şanslı, bazıları şanssız belki ama hepsi istekli. 6 Haziran’da kupanın sahibini bulacağı Berlin’de olmak adına yapılacak kıyasıya düelloların ilk adımına göz attık. Şampiyonlar Ligi’nde ikinci tur ilk maçları 17-18 ve 24-25 Şubat, rövanşları 10-11 ve 17-18 Mart tarihlerinde oynanacak.
PSG - Chelsea
Çok değil, Şampiyonlar Ligi’nde ikinci tur kuraları çekilmeden iki gün önce, Chelsea Menajeri Jose Mourinho, kendine has açıklamalarından birini yaptı.
Shakhtar ve Basel gibi nispeten güçsüz takımlarla eşleşmenin ihtimalini bile düşünmeyen Mou, “PSG ile eşleşmeyi tercih ederim. Biz ve taraftar adına kolay bir seyahat. Gitmek için çok para harcamaya gerek yok. PSG çok iyi bir takım ve ben çok iyi bir rakibi tercih ederim. Bu, çocukları da motive eder.” ifadelerini kullandı.
Sayılı gün çabuk geçti, kuralar çekildi ve istediğini elde etme bahsinde marka olan Mourinho için durum, kurada bile değişmedi. Devler Ligi’nin ikinci turu Paris’te açılırken söz bu sefer, Mou’da değil, “çocuklar” diye bahsettiği Chelsealilerde olacak. Sezon başından beri tıkır tıkır işleyen Costa-Fabregas birlikteliğine Oscar, Hazard ve Willian da eklenince Chelsea’yi durdurmak pek kolay değil. Bunu deneyecek isim ise Mourinho için ölebileceğini söyleyen Zlatan Ibrahimovic ve arkadaşları.
Schalke 04 - Real Madrid
Geçtiğimiz sezon tarihinin 10. Şampiyonlar Ligi zaferine ulaşırken; gruptan sonra karşısında ilk olarak Schalke’yi gören Real yine aynı noktada Alman temsilcisiyle karşı karşıya.
Schalke bu tesadüften memnun mudur bilinmez ama karşılarında sadece isim değil, performansın da olduğunu bilmeliler. Real, kötü zamanlardan geçti, ancak bu sezon onlardan biri değil. Şampiyonlar Ligi gruplarını puan kaybı yapmadan geçen tek takım olan Madrid, geçen sene iki maçta Schalke ağlarına 9 gol bırakmıştı.
Ronaldo ve hücum gücü yüksek kadroyla rahat galibiyet, yine hedefte; Chelsea ile bu kupayı kazanan Di Matteo’nun çalıştırdığı Schalke ise mütevazı kadrosuyla sürpriz peşinde.
Manchester City - Barcelona
Chelsea-PSG ile birlikte en yüksek profilli iki eşleşmeden biri City ile Barcelona arasında. Bayern karşısında yaptığı geri dönüşle, üst tura son maçta kapak atan İngiltere ekibinin, Barça karşısında tur atlamak adına daha fazlasına ihtiyacı olacak gibi gözüküyor.
Messi, Neymar ve Luis Suarez ile birlikte belki de dünyanın en güçlü hücum hattına sahip olan Barça’yı durdurmak çok kolay olmayacaktır. Manuel Pellegrini’nin öğrencileri, bu üçlüyü kilitleyip geçen senenin aksine Barça’yı ikinci turda geçmek isteyecektir.
Juventus - Borussia Dortmund
Geçtiğimiz sezon Galatasaray tarafından dramatik bir şekilde Şampiyonlar Ligi’nin dışına itilen Juventus, bir sezonluk açlığın ardından son 16’da, Borussia Dortmund karşısında.
Siyah-beyazlı takım için işler ligde de iyi gidiyor. Dortmund içinse durum pek parlak değil. 15 maçta alınan sadece 4 galibiyet, Jürgen Klopp’un bile sorgulanmasına yol açıyor. Şampiyonlar Ligi, orijinal hoca için adeta can simidi.
Ortada duran eşleşme için kritik nokta ise iç saha maçları. Zira son dört sezonda evinde iki defa yenilen Juve bir yanda, ‘sarı duvar’ı ile meşhur Dortmund, diğer yanda...
Bayer Leverkusen - Atletico Madrid
Arda Turan ve Hakan Çalhanoğlu’yu karşı karşıya getirecek eşleşme aynı zamanda, Avrupa Arenası’nda yükselen değerlerin buluşması. Geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde finale yürüyen Atletico kadar olmasa da hızlı oyun oynayan Leverkusen, çoğu takım gibi Madrid ekibini de zorlayacaktır.
Shakhtar Donetsk - Bayern Münih
Shakhtar ile Bayern’in eşleşmesi, Şampiyonlar Ligi adına farklı iki seviyede istikrarı temsil ediyor. Son beş sezonun dördünde gruplarda mücadele eden Shakhtar bir kefede, aynı süre zarfında 3 defa final oynayan ve bir defa kupayı alan Bayern diğer kefede.
Ağır basan taraf belli ancak statları, tesisleri bombalanıp; oyuncuları takımdan kaçmaya çalışırken yılmayan Lucescu yönetimindeki Shakhtar’dan her türlü sürpriz beklenebilir.
Arsenal - Monaco
Şampiyonlar Ligi’nin ikinci tur eşleşmeleriyle birlikte açtığı eski defterlerden biri de Arsene Wenger’e ait. 1994’te iki sene çalıştırdığı Monaco’dan ayrılan Fransız hoca, eski takımına karşı. Ancak bu eşleşme 1996’da Arsenal’in başına geçen Wenger için tekrar ayrılık anlamına gelebilir. Zira kura şansı yıllar sonra Arsenal’e gülmüşken, turu geçmemek sabırları taşıracaktır. Sakatlıkların her daim yanı başında olduğu Arsenal, en iyi halinde gözükmeyen Monaco’ya, Alexis Sanchez’le bir kroşe indirip, kura şansını çeyrek final için de dilemek isteyecektir.
Basel - Porto
Avrupa Ligi’nde olsa kimsenin itiraz etmeyeceği Basel-Porto eşleşmesi, kesinlikle diğerlerinin yanında sönük kalıyor. Son yıllarda çıkışa geçen Basel, son 16’ya kalınca elediği İngiliz takımlarına taş atsa da, karşılarında ayağı Avrupa’ya alışkın bir Porto var. Ortada görünen eşleşmeyi, bizlerden çok, yetenek avcıları izleyecektir.
Evrensel'i Takip Et