26 Aralık 2014 10:04
/
Güncelleme: 31 Temmuz 2017 06:44

Suriyeliler ‘Köy’de çalıştırılıyor!

Yunus ALPERGÜN
İzmir

Ortadoğu’daki müdahaleler ve savaşlardan sonra Türkiye’nin çeşitli yerlerine göç etmek zorunda kalan Suriyeli Kürtler, Türkmenler, Araplar, Ezidiler yaşam ve barınma sıkıntısı çekiyorlar. İzmir’in özellikle Altındağ ve Basmane semtlerinde yaşam mücadelesi veren Suriyeli göçmenlerin çoğunluğu Ayakkabıcılar Sitesi’nde çalışıyor. Ayakkabıcılar Sitesini işçiler ‘Köy’ ve ‘Site’ diye ikiye ayırmışlar. Sitede küçük işletmeler yer alırken Köy’de ise derme çatma halde bulunan merdiven altı diye tabir edebileceğimiz depolara dükkan adı veriliyor ve kullanılıyor. Köyde elektrik ve su kaçak kullanılıyor. Sitede olduğu gibi köyde de işçiler sigortasız çalıştırılıyor. Çalışma Bakanlığı’na şikayet edildiğinde müfettişler kontrole gelseler bile hiçbir iş yerine bakmıyor ve ceza kesmiyor. Yaklaşık 6000 göçmen işçinin bulunduğu Ayakkabıcılar Sitesi’nde işçiler düşük ücretle, sigortasız ve günde 16 saate kadar çalıştırılıyor. Bunun yanı sıra çocuk işçiler de yoğun çalışma koşullarına maruz kalmakta. Ayakkabıcılar Sitesi’nde çocukluğundan beri çalışan Emre Keskin ile Suriyeli mülteciler ve çalışma koşulları hakkında konuştuk.

NE SİGORTA VAR NE PARA

Öncelikle bize biraz kendinden bahseder misin?
İsmim Emre Keskin, 18 yaşındayım, evli ve bir çocuk babasıyım. Ortaokula kadar okudum, sonrasında okulu bırakıp Ayakkabıcılar Sitesi’nde çalışmaya başladım.
İşin ve çalışma koşulları hakkında bilgi verir misin?
Her gün sabah 8’de işbaşı yapıyorum, akşam 10’a kadar çalışıp sonrasında da eve dönüyorum. Parça başına ücret alıyorum. Yol ücreti olsun, yemek ücreti olsun hepsi bizim cebimizden çıkıyor. Ne sigorta var ne para. Yetmiyor nasıl yetsin?

Savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan ve İzmir’de özellikle Ayakkabıcılar Sitesi’nde çalışmak zorunda kalan Suriyeli göçmenler hakkında ne düşünüyorsun?

Önceleri sitede işçilerin sayısı azdı, Suriye’den gelenler işçi sıkıntısını çözdü çözmesine ama bu sefer başka sıkıntılar geldi. Daha ucuza çalışıyorlar, piyasayı öldürüyorlar. Biz kimseye çalışmasın demiyoruz, herkes kendi ekmeği için çalışıyor ama düzgün çalışsınlar. Piyasayı düşürmesinler, çalışırken beni de öldürmesinler. Benim istediğim şey bu.

SURİYELİLERİN ÇALIŞMA KOŞULLARI BİZDEN BETER

Doğal olarak burada çalışan Suriyeli mülteciler kaçak işçi konumundalar. Çalışma Bakanlığı bununla ilgili bir şey yapmıyor mu?Ayakkabıcılar Sitesi’nin içerisinde ‘Yabancılar Şubesi’ var, kapı her gün dolu, hepsinin kimliği var artık. Yani anlayacağınız şikayet etsek de bir şey değişmiyor.Peki Suriyeli işçilerin çalışma koşulları nasıl?Onlar bizden de beter durumdalar. Sabah 8’de işe geliyorlar, gecenin 1-2’sinde işten çıkıyorlar. Doğru düzgün yemekleri bile verilmiyor. Bizler 5 liraya ekmek arası yerken onlar 2 liraya ekmek arası yiyorlar. Artık siz düşünün o ekmeğin içinde ne eti olduğunu. Bunların yanı sıra Suriyeli çocuk işçi sayısı da çok fazla, neredeyse her atölyede 12-13 yaşında çocuk işçi görebilirsiniz.

Suriyeli işçilerin üzerinde bir baskı söz konusu mu?
Söz konusu olmaz mı hiç? Eskiden sitede Kürt işçiler hor görülürken Suriyeli mültecilerin siteye gelmesinden sonra Türk ve Kürt işçiler neredeyse kardeş gibi oldular ve Suriyeli mültecileri düşman gibi görmeye başladılar.

Son olarak daha 18 yaşında ekmek mücadelesi vermek zorunda olan bir babasın. Geleceğini nasıl görüyorsun?

Eğer işler bu şekilde devam ederse açıkçası geleceğimi pek parlak görmüyorum. Bu yüzden askere gidip geldikten sonra burada çalışmayacağım ve sigortalı bir işe gireceğim.


HERKESİN HAKKINI ALMASIYLA ÇÖZÜLÜR

Sence bu sorunların çözümü nereden geçiyor?

Çok mantıksız bir sistem var karşımızda. Buna karşı yürüyüşler yapıyoruz ama buradan çözüm gelmez. Bu iş herkesin hakkını almasıyla çözülür; Suriyeli de hakkını alacak Türkiyeli işçi de. İşçiler de sütten çıkmış ak kaşık değil yani onlarda da bozukluk var. Suriyeliler ilk geldiğinde işverenler işçilere haklarını vermiyorlardı. Hakkımız 300 liraysa, 100 lira vermeyeceksin. Evimi döndüremiyorum, çocuğumu eşimi çok az görüyorum. Önceden makine alabiliyorduk işyerine şimdi alamıyoruz. Çözüm arama yollarına gidiyorlar ama bulamıyorlar. Her şeye zam var, işçiye yok. Buradaki sorun site başkanının dahil olmasıyla çözülür.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et