İşçi sınıfı takımı ve taraftarları
Bukaneros grubu, İspanya’daki işçi sınıfı eylemlerine aktif destek verirken dünyadaki gelişmelere de kayıtsız kalmıyor ve Filistin’den, Ukrayna’ya, Yunanistan’a hatta Çarşı meselesine kadar destek pankartları açmaya devam ediyor.
HAZIRLAYANLAR: Tuğçe Bal TEKİN / Faruk AYYILDIZ
İspanya’nın antifaşist tribün grupları üzerine hazırladığımız dosyanın son gününe geldik. Son güne dünyanın en özel tribün gruplarından birisini bıraktık; Bukaneros. Rayo Vallecano takımı ve tribün grubu olan Bukaneros, ülkemizde de sık sık farklı gruplara yakıştırılan ‘halkın takımı’ ya da ‘işçi sınıfı takımı’ tanımlamalarını sonuna kadar hak ediyor. İşçi grevlerine destek vermekten tutuklanan üyeleri olan Bukaneros, sadece bir tribün grubu değil dünyadaki politik gelişmelere dair yürüyüşler, eylemler düzenleyen örgütlü bir yapı.
GRUBUN KURULUŞU...
Bukaneros, Madrid şehrinin Rayo Vallecano kulübüne bağlı taraftar kulübüdür. 1992’de bir grup arkadaş tarafından oluşturulan bu taraftar grubunun kuruluş amacı antifaşist ve sol görüşlü insanları stadyum dışında da bir araya getirebilmek. Bukaneros ismini Batalla Carmen geleneğine bağlı kentte her yıl kutlanan Carmen festivalinden, Vallecas şehrinin aziz ruhundan alır. Bunun yanında Bukaneros’un kurulduğu dönemde tribünde apolitik bir tavır alan Brigadas Franjimojas adıyla bir taraftar grubu daha kurulur. Bukaneros da ilk başta bu grubun yanında yer alır fakat çok geçmeden bu birliktelik bozulur.Real Madrid’in faşist taraftar grubu Ultra Sur yeni kurulan bu grubun dizginlerini ele almaya çalışır.Bukaneros’un Rayo Vallecano’yu destekleyeceğini öğrenen Ultra Sur grubu sağ politikalara yönlendirmeye çalışınca, Bukaneros bu durumdan rahatsız olarak kale arkasına geçme kararı alır. Birkaç sezon söylemlerden uzak durarak tribün ile ilgilenmeye başlar. Grup çeşitli şekillerle pankart, bayrak ve büyük davullar hazırlayarak 96-97 sezonunda yaptıkları tribün şovlarıyla bünyesine 60 üye daha kazandırır. Sonraki yıllarda daha da gelişerek büyüyen Bukaneros bu süreçte politik söylemlerini dile getirmeye başlar. Üye sayısını her geçen gün büyüterek tribünde sayısal üstünlük sağlayan grup Franjimojas’ı tribünlerden uzaklaştırma kararı alır fakat zaten sezon sonunda Rayo Vallecano’nun ligden düşmesiyle bütün gruplar tribünlerden çekilir ve hakimiyet Bukaneros’a geçer.
IRKÇILIĞA KARŞI MÜCADELE
Daha sonra politik görüşlerini daha açık şekilde dile getirerek siyasi ve demokratik kitle örgütleriyle bağ kurarak eylemlere katılmaya başlar. 97’de Osasuna maçında ırkçılığa karşı bildiri dağıtarak, maça birçok göçmeni davet etmeleri,tribünlerde ırkçılığa karşı mücadelenin başlanmasına katkı sunar. Kulüp yönetimine etkisi bir yana stadyum dışında etkisini sürdürmüş ve sürdürmekte olan Bukaneros, çizgisinden hiç sapmayarak İspanya’da işçi sınıfını savunan tribün grubu olmaya devam etmektedir.
GREVE DESTEK EYLEMLERİ
Bukaneros, kulüp yönetimi üzerinde olan bir tribün grubudur. 2010 Eylülünde ülke genelinde gerçekleşen işçi grevleri boyunca grup, takımın tüm antrenmanlarını greve destek amaçlı iptal ettirir. Bukaneros’un çabasıyla öğrencilere, kadınlara ve işçilere maç biletlerin de ciddi indirimler olur. (Bu indirimler hala devam etmektedir) Grubun, yönetim üzerinde etkisini gösterdiği bir diğer konu da yeni stadyum projesi olmuştur. Yönetimin yeni ve lüks stadyum projesini mevcut stadyumun antifaşist hareket tarihinde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek yıktırtmayacaklarını açıklayan grup yeni stat projesini böylelikle iptal ettirmeyi başarmıştır.
MİLLİ MAÇLARA VETO
Kulüp sahibinin, İspanya milli takımının maçlarını Vallecano stadyumunda da oynanması için federasyona başvurmasına da tepki gösteren grup İspanya milli takımının statlarında futbol oynamasına izin verdirtmemiştir ve kulüp sahibi “Federasyon stadyumumuzda milli maç oynatmak isterse taraftarımıza sormadan bunu kabul edemeyiz” açıklamasını yapmak zorunda kalarak, başvuruyu geri çekmiştir. Kulüp sahibinin bu başvuruyu, ekonomik gelir için yaptığını açıklaması üzerine yine boş durmayan Bukaneros, stadyum etrafında düzenledikleri etkinlikte binlerce kişiden insan zinciri oluşturmuş ve yaptıkları ürünleri satarak kulübe yardım etmiştir. Bukaneros stat dışında bu kadar etkiliyken, stadyum içinde de ateşli bir taraftar grubu olarak üzerine düşeni yapmaya devam ediyor.
ANTIFA TRİBÜNLER İLE DOST...
Bugün aktif üye sayısı 500’ü geçmiştir. St. Pauli, Cadiz gibi sol tribünler ile de dostluk ilişkileri bulunan Bukaneros’un medyaya yansıyan ve ses getiren son eylemi 29 Martta ülke genelinde gerçekleşen genel greve hem alanlar da destek vermeleri, hem de takımın antrenmanlarını iptal ettirmeleri olmuştur. Takımın oyuncuları da yaptıkları açıklamayla greve destek amaçlı antrenmanlara çıkmayacaklarını resmi olarak duyurmuşlardı. İşçilerin ve emekçilerin futbol dünyasında hak ettiği değeri görmesi gerektiğini savunan bu grubun en büyük düşmanı ise tartışmasız Real Madrid taraftarları olmuştur. Artık Real Madrid tribünlerine girmekte zorlanan Ultra Sur grubuyla sıkça olay yaşayan Bukaneros, Madrid maçlarında Franco aleyhinde pankartlar açmaya devam ediyor.
TARİHİ OLAN TAKIM; VALLECANO
1924 yılında İspanya’nın başkenti Madrid’in güney batısındaki Vallecas bölgesinde bir grup genç tarafından kurulan Rayo Vallecano’nun işçilerin ve sosyalistlerin desteğini almasındaki en büyük sebep kurulduğu bölge. İşçi sınıfının yoğun olarak yaşadığı ve Madrid’in diğer bölgelerine göre daha az gelişmiş Vallecas’ta halk, R. Vallecano’yu kısa sürede benimser. Vallecano’nun kuruluşundan 5 yıl sonra yani 1929’da İspanya Futbol Federasyonu ulusal ligleri kurduğunda Vallecano ulusal liglerde oynamayı reddeder ve 1931’de İspanyol İşçi Federasyonu’nu kurar. İç savaş arifesindeki İspanya’da bu federasyon sadece 5 yıl varlığını koruyabilir ve iç savaşın başlamasıyla da dağılır. Savaş sonrası yıllarca amatör kümede mücadele eden Vallecano, 1950’lere doğru profesyonel üçüncü lige katılır. Kuruluşundan itibaren amatör ruhla mücadele eden takım profesyonelliğe hemen ayak uyduramaz ve maddi yardım alabilmek için Real Madrid’in kapısın çalar ancak ret cevabı alır. Bunun üzerine farklı takımlardan çeşitli koşullarla yardım alan Vallecano, diktatör Franco’nun Madrid’i desteklemesinin ve taraftarı olmasının en önemli nedenlerinden birisi olmuştur. O dönemlerde işçilerin ve Franco karşıtlarının da ciddi anlamda sahiplendiği takım değişen ekonomik koşullara rağmen Madrid işçilerinin takımı olmaya devam eder ve zor şartlara rağmen ayakta kalmayı başarır. Vallecano’yu istediği çizgiye çekme çabaları boşa düşen Franco ise bunun verdiği hırsla takımın üzerine daha fazla gider ve kulübü zor durumda bırakabilmek için çeşitli eylemlerde bulunur. Bunların en bilineni Vallecas stadyumunun toplama kampı olarak kullanılmasıdır.
Alfon Libertad!*
14 Kasım 2012 günü İspanya’da yapılan genel greve giderken tutuklanan tek kişi olan Rayo Vallecano taraftarı, Bukaneros üyesi Alfon lakabıyla bilinen 23 yaşındaki Alfonso Fernandez Ortega’nın,tutuklandığı günden beri hakkındaki davalar sürüyor.
NASIL TUTUKLANDI?
14 Kasım günü, bütün işçiler hükümet politikalarına, eğitim sistemine, kesinti ve yolsuzluklara karşı tepkilerini göstermek amacıyla genel greve katılacaklardı. O gün sabah boyunca sürecek olan eylemler için grupların İspanya’nın Vallecas kentinde toplanması ve daha sonra Madrid merkezine yürümesi kararlaştırılmıştı. Sabah 07:00 sıralarında Alfon, evinin önünde polis kontrolüyle karşılaştı. Polisler çanta içinde yanıcı ve patlayıcı madde buldukları iddiasıyla Alfon ve yanındaki kız arkadaşını gözaltına aldı. Aynı gün içinde sevgilisi her ay iki kez savcılığa gelmesi şartıyla serbest kalırken, Alfon 56 gün boyunca tutuklu kaldı. Antifaşist sol ideolojisi ve parti ilişkileri yüzünden sorgusunda birçok soruyla karşılaştı, tutuklandığı hafta dışarıdan birçok dayanışma, destek mesaj ve mektupları alan Alfon’u daha sonra İspanya’da 1989 yılında ‘terörist’ gruplara mensup kişiler için kurulduğu belirtilen, hapis içinde hapis diye adlandırılan FIES rejimine bağlı Soto del Real cezaevine gönderdiler. Sistem büyük kontrol ve denetimi sağlıyor, Alfon’a gelen telefonları, ziyaretçileri ve mektupları kısıtlıyor dışarıyla iletişime geçmesine izin vermiyordu.
İçeride bulunduğu süre içinde annesi ve başta taraftarı olduğu Bukaneros’un yanı sıra birçok antifaşist tribün grubu Alfon’un özgürlüğü için çalıştı. Mecliste sol partiler özgürlüğüne kavuşması için önerge verirken, Bukaneros ve diğer tribün grupları düzenledikleri eylemler ve gösteriler ile serbest kalması taleplerini belirttiler.Yüzü ve ismiyle pankart,tişört, rozet ve çıkartmalar yapıldı, özgürlüğü için bir platform kuruldu. Bukaneros bugüne kadar yaptığı açıklamalarda Rayo Vallecano taraftarı antifaşist ve endüstriyel futbol karşıtı Alfon’un ve birçok taraftarın, polisin rahatsızlığı nedeniyle gözaltına alınmasından dolayı duydukları rahatsızlığı belirttiler.
Alfon 9 Ocak 2013 günü davasının devam etmesi şartıyla 56 gün sonra savcı tarafından serbest bırakıldı. Özgür kaldıktan sonra bir gazeteye verdiği röportajda olay günü yaşananları ve duygularını anlatan genç, polislerin o gün durdurup yanıcı ve patlayıcı dolu bir çanta çıkardıklarını ve suçu üzerine yıktıklarını dile getirdi. Cezaevinde de baskı ve işkence gördüğünü, o zor günleri ona desteklerini esirgemeyen herkes, ailesi ve arkadaşları sayesinde atlattığını ifade etti. Serbest kaldıktan 5 gün sonra hakkında başka bir dava daha açıldı. Sebep ise 2012 yılının Haziran ayında 3 arkadaşıyla arabada seyahat ederken kırmızı ışıkta geçmeleri sonucu trafik polisleri tarafından durdurulması ve üzerine yanındaki arkadaşlarının tehdit ve yumruklar ile polislere saldırıp trafik ihlali yapmaları. Bu gerekçeyle yargılanan Alfon ve diğer iki arkadaşı 1 yıl 6 ay hapse mahkum edildi. Savunmasında tam tersi polislerin durdurup saldırmaya başladığını ve hepsinin kafasına ve vücuduna darbeler aldığını belirtti.Yargılandığı grev davası 3 polisin katılmaması yüzünden ertelenirken, arkadaşıyla trafik polislerine saldırı ve trafik ihlali gerekçesiyle açılan dava 25 Kasım tarihinde görüldü. Savcı Alfon ve arkadaşlarını,yetkili mercilere direniş ve zarar verme suçundan 1 yıl ile trafik ihlali suçundan 6 ay ile cezalandırdı. Ayrıca polislere saldırma suçundan 3.500 avro da para cezası aldılar.Alfon’un grev davası için ise 5 yıl 6 ay isteniyor.
Onu destekleyen ve suçsuz olduğuna inanan insanlar, polis baskısına karşı bir ikon haline gelmiş Alfon’un özgürlüğünü dile getirmeye devam etmekte. Alfon’a Özgürlük adlı platform oluşturulan kampanyanın sadece Alfon ile kişiselleştirilmemesi gerektiğini,yıllarca devlet tarafından baskı ve şiddet görmüş gençleri bir araya getirip dayanışmayı güçlendirerek, bu kampanya ile Alfon’un özgürlüğüne kavuşması ve işçi sınıfı mücadelesini büyütmek için herkesi ses çıkarmaya çağırıyor.
*Alfon’a özgürlük