05 Ocak 2015 11:02

Kötü şans, kötü gazetecilik ve kanser oranları

Geçtiğimiz haftanın en büyük bilim/sağlık haberi, “3 kanserden ikisi kötü şans” gibi başlıklarla verildi. Ancak bu başlıklar ve haberler boş laftan ibaretti. Aslında ilgi çekici olan bu çalışma, başka bir şey söylüyordu.

Paylaş

Bob O’HARA
GrrlScientist

Geçtiğimiz haftanın en büyük bilim/sağlık haberi, “3 kanserden ikisi kötü şans” gibi başlıklarla verildi. Ancak bu başlıklar ve haberler boş laftan ibaretti. Aslında ilgi çekici olan bu çalışma, başka bir şey söylüyordu.
Söz konusu haberlerin kaynağı, Science dergisinde, “Dokular arasındaki kanser riski çeşitliliği kök hücre bölünmelerinin sayısıyla açıklanabilir” başlığıyla yayımlanan çalışmaydı. Makalenin yazarları olan Bert Vogelstein ve Cristian Tomasetti, çalışmalarının mutlak kanser riskini değil kanser riskindeki çeşitliği açıkladığını ifade ettiler.
Temel olarak ataştırmacılar şunu söylüyor: Kanser, DNA’daki mutasyonların sonucudur ve bu mutasyonlar, başka sebeplerle birlikte, DNA’nın kopyalanması sırasında meydana gelir. Bu nedenle,  bir dokuda hücre bölünmesi ve doğal olarak DNA kopyalanması çok olursa, kanserin ortaya çıkma “şansı” da artmış olur.
Araştırmacılar, bu varsayımı test etmek için, 31 kanser tipi için ömür boyu kanser riski verisini değerlendirdiler ve her biri için hücre bölünmesi oranını tahmin ettiler. Sonrasında, her iki veriyi birbiriyle çarpıştırdılar.
Bu veriler, kanser riskiyle hücre bölünmeleri sayısı arasında bir ilişki olduğunu ortaya koyu-yor. Ancak, kanser oranının hücre bölünmesine bağlı olduğunu söylemiyor.

BU ORAN NEREDEN ÇIKTI?

Peki, bu üçte iki oranı nereden çıktı? Bu, hücre bölünmeleriyle açıklanabilecek kanser riskinin seyrindeki değişim oranıdır. Ancak bu değişim, temel riskin yüksek ya da düşük olduğundan bağımsızdır.
Sonuç olarak, kanserlerin kaçta kaçı kötü şans eseridir? Ne yazık ki, söz konusu araştırmaya bakarak bunu söylemek mümkün değil. Çalışmadaki tabloya bakarsak, sayı sıfır olduğunda, yani hiç hücre bölünmesi olmadığında, hiç kanser riski olmadığını varsaymak gerekiyor.

KÖTÜ ŞANS NE?

Kanser riskinde kötü şansın etkisini nasıl belirleyebiliriz? Öncelikle, kötü şansın ne olduğunu ortaya koymalıyız. Ancak bunu yaptıktan sonra, kimlerin kötü şans nedeniyle kansere yakalanma ihtimali olduğunu ya da kötü şans haricindeki oranları tahmin edebiliriz.  
Bu ikinci vurgudan yola çıkarsak, çalışmada sigaranın akciğer kanseri oranlarındaki etkisine bakabiliriz. Sigara içenlerde kanser riski, içmeyenlerden 18 kat daha fazla. ABD’de sigara içen erişkinlerin oranının yüzde 18 olduğunu düşünürsek, akciğer kanseri riskinde sigaranın oranının yüzde 75 olduğunu görüyoruz.
Gazeteciler, bilim haberi yaparken lütfen daha fazla bilgi alın.

The Guardian’dan çeviren Mehmet Özer

ÖNCEKİ HABER

Merkez Bankası hükümete mektup yazacak

SONRAKİ HABER

Yandaşın dilinden düşürmediği kelime: Darbe

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa