Paris'te binlerce kişi, Charlie Hebdo saldırısını protesto etti

Fransa'da mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yönelik terör eylemi başkent Paris'in Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen gösteriyle protesto edildi. 

Yaklaşık 50 bin kişinin katıldığı gösteride, 'Yaşasın barış ve Charlie, düşünce özgürlüğü' sloganları atıldı. Meydanda bulunan cumhuriyet anıtı önüne mum yakan göstericiler, ellerinde de 'Hepimiz Charlie'yiz' pankartları taşıdı. Polisin geniş güvenlik önlemli aldığı gösteride, özgürlük anıtının etrafı da mumlarla çevrildi. 

Bu arada mizah dergisine yönelik saldırı Paris'in yanı sıra Fransa'nın birçok şehrinde düzenlenen gösterilerle protesto edildi. Yarın da birçok şehirde, saldırı ile ilgili protesto gösterileri düzenlenecek. (CİHAN)

MİZAH DERGİSİ CHARLIE HEBDO'YA SİLAHLI SALDIRI: 12 ÖLÜ

LYON'DA DA EYLEM VARDI

Lyon Büyükşehir Belediye Başkanlığı binasının da bulunduğu Place des Terraux meydanında saat 18 sularında düzenlenen gösteriye 10 bini aşkın insan katıldı.

Kitleye hitap eden Lyon Büyükşehir Belediye BaşkanI Gerard Collomb, "Böyle korkunç bir saldırıya tek bir cevabımız olabilir, o da birbirimize kenetlenmektir." dedi. Dergiye düzenlenen terör saldırısını insanlık dışı olarak nitelendiren Collomb halka sağduyu çağrısında bulundu. 

Gösteriye Rhone Alpes Bölge Meclisi Başkanı Jean Jacques Queyranne ile Rhone Valisi Jean François Carenco, Lyon Kardinali Phippe Barbarin ve Lyon Büyük Camii Rektörü Kamel Kabtane ile çok sayıda kişi destek verdi.

Lyon Basın Kulübü'nün öncülük ettiği gösteriye katılan vatandaşlar dergiye destek olmak için "Hepimiz Charlie'yiz" pankartı taşıdı.

FRANSA DİDF: İNSANLIK DIŞI KATLİAM

Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Yönetim Kurulu, Fransa’da “Charlie Hebdo” dergisinde işlenen katliamı sert şekilde kınayarak, insanlık dışı katliamın Avrupa’da farklı inanca sahip insanlar arasında düşmanlığı yeniden körüklemeyi hedeflediğine dikkat çekti.

DİDF Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: "Fransa’da mizah dergisi “Charlie Hebdo”nun merkezine düzenlenen ve en az 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Yaşanan bu olay Avrupa’da dini değerler üzerinden sürdürülen kışkırtıcı politikaların geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Saldırıyı kimin düzenlediğinden bağımsız olarak, bu insanlık dışı katliamın Avrupa’da farklı dini inanca sahip insanlar arasında düşmanlığı körüklemeyi hedeflediği açıktır.

11 Eylül’de ABD’deki saldırının ardından yaşandığı üzere, dini farklılıklar üzerinden sürdürülen kışkırtıcı ve bölücü politikaların daha da tırmandırılması, göçmenlere yönelik önyargı ve ayrımcılığın hız kazanması sürpriz olmayacaktır.

Ancak şurası açıktır ki; ABD ve Avrupalı büyük devletlerin kendi elleriyle yarattıkları IŞİD gibi radikal İslamcı terör gruplarının insanlık dışı eylemlerinin faturası farklı inançlardan vatandaşlara çıkarılamaz. Dini ve milli değerleri kullanarak ekilen düşmanlık tohumlar hem önyargıları körüklemek için kullanılacak hem de Müslüman kökenli göçmenler ve yerli halkın temel hak ve özgürlüklerini sınırlandırması için kullanılacaktır.

İslam adına yola çıktığını ileri süren terör örgütlerinin insanlık dışı eylemleri veya “güvenlik kaygıları” öne sürülerek, başka bir insanlık suçu olan ırkçı, milliyetçi ve ayrımcı politikalar-uygulamalar haklı ve meşru görülemez.

Hangi dinden, hangi etnik kökenden olursa olsun, işçi ve emekçi halkın bugünlerde daha fazla ihtiyaç duyduğu şey; önyargıların kırılması, ortak yaşamın önünün açılması ve halkların kardeşliğidir.

Dini farklılıkların kışkırtıcı bir biçimde kullanılmasını mahkum etmek için, farklı ulusal kökenlerden ve inançlardan bütün emekçileri, aydınları, gençleri bu hassas süreçte duyarlı davranmaya; bölünmüşlüğü ve önyargıları derinleştiren değil ortak değerlerimizi öne çıkarmaya çağırıyoruz."