Adalet kime göre, neye göre?
Bu ülkede adalet var mı? Canavarın biri kalksın 14 yaşında gencecik bir kızın hayallerini, umutlarını paramparça etsin, sonra ülkemin sözde adaletçileri o canavara iyi halden ceza indirimi uygulasın. Tahammül edilecek gibi değil. Bilmediğimiz, görmediğimiz kim bilir daha neler var. Düşündükçe insan deliriyor.
Bugün Evrensel Gazetesi’nde okuduğum bir haber ile irkildim ve hemen yazmaya koyuldum. Susmamalıydım... Vizcdanım el vermedi sineye çekip oturmaya. Ne demek tecavüzden içeri girmiş bir canavara iyi halden ceza indirimi uygulamak! Bu nasıl bir adalettir. Ya da şöyle sormak daha doğru olur: Bu ülkede adalet var mı? Canavarın biri kalksın 14 yaşında gencecik bir kızın hayallerini, umutlarını paramparça etsin, sonra ülkemin sözde adaletçileri o canavara iyi halden ceza indirimi uygulasın. Tahammül edilecek gibi değil. Bilmediğimiz, görmediğimiz kim bilir daha neler var. Düşündükçe insan deliriyor.
Genç, yaşlı, onlarca kadın tecavüze uğruyor, şiddete mağruz kalıyor, katlediliyor ve biz sadece oturduğumuz yerden sitem ediyoruz. Onlara uzanan elin aslında bir gün bize de uzanacağını bile bile sineye çekiyoruz olup biteni. Ölen, tecavüze uğrayan ve şiddetin her türlüsüne maruz kalan kadınlarımızın ve gencecik kız çocuklarımızın bunları yaşamasına biraz da biz sebep oluyoruz, görmezden gelerek ve susarak... Suçlarına ortak oluyoruz o canavarların.
Madem ülkemiz kadınına ve her şeyden habersiz o masum kız çocuklarına sahip çıkamıyor, biz birbirimize sahip çıkalım. Sessiz çığlıklar var duyulmayan, duyalım, duyuralım. Bize dokunmayan yılan bin yaşamasın. Bu mantığı değiştirmeli ve koskoca devlet kadınına nasıl sahip çıkamaz bunu bir sorgulamalı önce. Cezalar caydırıcı değil, kanun uygulayıcılar neredeyse bu canavarlara “aferim” diyecek kıvamda. Hukukun amacı madem adalet dağıtmak, o zaman amacına hizmet etmeli. Umarım bu satırlarım ulaşması gereken her yere ulaşır. Ve ben şu zamana kadar sustuğum için özür dilerim bütün canı yanmış kadınlarımızdan...
Tansu TEPEHAN / Bağcılar-İSTANBUL