16 Şubat 2015 00:57

Yemen dengeleri sarsıyor

Yemen'deki gelişmeler bölgesel ve uluslararası dengeleri sarsmaya devam ediyor. Batı ülkelerinin büyükelçilikleri kapatmasının ardından Körfez ülkeleri de Yemen’deki büyükelçiliklerini kapatma ve diplomatlarını ülkeden çekme kararı aldı.

Paylaş

Ali KARATAŞ / Yusuf ERTAŞ

Yemen’deki gelişmeler bölgesel ve uluslararası dengeleri sarsmaya devam ediyor. Başta ABD, İngiltere ve Fransa olmak üzere birçok yabancı ülke, koşulların kötüleşmesi gerekçesiyle Yemen’deki büyükelçiliklerini kapattı. Vatandaşlarına ülkeyi terk etmeleri çağrısında bulundu. Batı ülkelerinin büyükelçiliklerini kapatmasının ardından körfez ülkeleri de Yemen’deki büyükelçiliklerini kapatma ve diplomatlarını ülkeden çekme kararı aldı. Arap Birliği Başkanı Nebil Arabî, Yemen’de iktidarın Ensarallah hareketi tarafından ele geçirilmesini sorunlu üye ülkelerde daha fazla şiddeti tetikleyecek bir “darbe” olarak kınadı.

SAVAŞ UZUN SENELER SÜREBİLİR

Al Arabi sitesi, Şii militanlar tarafından Yemen’in çoğunluğu Sünni Körfez Arap komşuları arasında alarma neden olan bu adımın “artan bir bölünme ve şiddete” yol açacağını söyledi. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon “Yemen gözümüzün önünde eriyor” diyerek ülkenin büyük bir kaosa girmemesi için acilen harekete geçilmesi çağrısında bulundu. Al kuds Al Arabi gazetesi “Şu an Yemen’deki gerçek şu ki; hiçbir tarafın askeri olarak galip gelemeyeceği bir durum mevcut ve savaş uzun seneler sürebilir. Hem de ülkenin yıkılıp dökülmesinden başka hiçbir sonuca ulaşamadan...” yorumunu yaptı.

SUUDİ ARABİSTAN SÜNNİ AŞİRETLERİ SİLAHLANDIRIYOR

Al Kuds Al Arabi Suudi Arabistan’ın, Husilere karşı nüfuzunu korumak için bazı kabileleri silahlandırmakla meşgul olduğunu,  Mısır’ın da, Husiler’in Bab’ül Mendep boğazını kapatma ihtimaline karşı buraya göndermek için özel kuvvetler hazırladığını aktardı. Al Arab gazetesi de Marib ve Bab’ül Mendeb boğazının Kahire ve Riyad için kırmızıçizgi olduğunu yazdı.

TARİHİ BİR ZİYARET

21 Mart’ta parlamento seçimlerine hazırlanan Mısır geçtiğimiz hafta Rusya Devlet Başkanı Putin’i ağırladı. Mısır’ın devlet gazetesi Al Ahram Putin’in Mısır ziyaretini “tam manasıyla tarihi bir ziyaret” olarak nitelendirdi.  Al Badil, Putin’in ziyaretinin bölgede bir denge oluşturduğunu yazdı. Putin, başta Nükleer santraller yapılması olmak üzere birçok ekonomik, siyasi ve askeri ikili anlaşmayla geri dönmesine rağmen Al Ahram gazetesinin “Mısır’ın Rusya ve ABD arasında rekabet konusu olmadığını” yazması dikkat çekti.


YEMEN’DEN BÜYÜK KAÇIŞ VE KÖRFEZ’DE MEZHEP SAVAŞI TEHLİKESİ

Al Kuds Al Arabi

Yemen’de bulunan yabancı büyükelçiliklerin kapanması ve yabancı diplomatların zamanla yarışırcasına ülkeyi terk etmeleri büyük kaçışı andırıyor. Bu da durumun daha da kötüye gideceğinin işaretlerini veriyor.
Uluslararası kamuoyunun Yemen konusundaki acizliği BM genel sekreteri Ban Ki Moon’un “Yemen gözümüzün önünde eriyor’’ açıklamasıyla daha da belirgin hale geliyor.  Bu ülkenin büyük bir kaosa girmemesi için acilen harekete geçilmesi çağrısı yapan Ban, belirli bir plandan ise bahsetmedi.
Yemen’in stratejik açıdan en fazla ilgilendirdiği ülke olan Suudi Arabistan’ın da Arap ülkeleri arasında elçiliğini kapatan ilk devlet olması dikkat çekti. Suudi’nin bu ülkedeki diplomatlarını geri çekmesi, yakın zamanda Yemen’de uzlaşma görünmediği anlamına geliyor. Çünkü Yemen şu an kabile ve mezhep eksenli bölünmüşlüğe geri dönmüş durumda. Bu da kırk yıldır ülkeyi yöneten rejimin aslında kendi çıkarlarını korumaktan başka hiçbir şey yapmadığını gösteriyor. AP haber ajansının haberine göre Suudi Arabistan şu an, Husiler’e karşı nüfuzunu korumak için bazı kabileleri silahlandırmakla meşgul. Burada da şöyle bir soru akla geliyor: Suudi sürekli olarak terörist olarak nitelendirdiği ve kendi güvenliği için tehdit olarak gördüğü el Kaide’ye göz mü yumacak?
Şu an Yemen’deki gerçek şu ki; hiçbir tarafın askeri olarak galip gelemeyeceği bir durum mevcut ve savaş uzun seneler sürebilir. Hem de ülkenin yıkılıp dökülmesinden başka hiçbir sonuca ulaşamadan.
Son haberlere göre, Mısır da, Husiler’in Bab’ül Mendep Boğazını kapatma ihtimaline karşı buraya göndermek için özel kuvvetler hazırladı. Ancak İran’ın yönlendirdiği Husiler’in bu süreçte böyle bir hamleye kalkışacağına şüpheyle yaklaşmak gerekir. Özellikle İran’ın Kahire ile yakınlaşmak istediği bir dönemde. Bunun yanı sıra, böyle bir adım, boğazdan ticari gemileri geçen birçok ülkeye de askeri müdahale için davetiye çıkarmak olur.
Siyasi yönden bakılacak olursa Körfez şu an daha önce Ali Abdullah Salih’in görevi devretmesiyle sonuçlanan anlaşmanın haricinde bir alternatif sunmuyor. Ki bu anlaşma da Ali Abdullah Salih’in siyasi arenadaki varlığının devam etmesini sağladı. Salih ise şu an, bütün Körfez’i kapsayacak bir mezhep savaşını başlatabilecek bir darbeye destek veriyor. Çünkü Suudilerin aşiretleri silahlandırmasına karşılık Husiler’in “sınırda tehlike yaratma ve Suudi Arabistan’daki Şiileri hareketlendirerek’’ cevap vermesi uzak bir ihtimal değil…


YEMEN SOSYALİST PARTİSİ DİYALOG İSTEDİ

Alwhdawi

Yemen Sosyalist Partisi Husilerin eylemine karşı olduğunu açıkladı ve ulusal uzlaşı için;
* Cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlarının üzerindeki ev hapsinin kaldırılması ve serbest bırakılmasını
* Hak ve özgürlüklerin baskı yoluyla ortadan kaldırılmasından vazgeçilmesi, barışçıl gösteri ve protesto hakkına saygı gösterilmesi ve gazeteciler ve medya unsurları üzerindeki baskının durdurulması ve tutukluların serbest bırakılmasını
* Bağımsız ve hükümet merkezlerinden silahlı güçlerin çekilmesi ve başkentte ve eyalet başkentlerinde silahlı görüntülere son verilmesini
* BM Genel Sekreteri Yemen Özel Elçisi Cemal Bin Ömer gözetiminde yapılan ulusal diyaloglara yeniden başlanmasını istedi.


TARİHİ ZİYARET

Al Ahram
Başyazı

Evet, kelimenin tam manasıyla bu tarihi bir ziyaret. Bu ziyaret sadece Rus liderin on yıl içinde Mısır’ı ikinci ziyareti değil. Bu ziyaretle Birleşmiş Milletlerde veto hakkına sahip büyük Rusya ile bölgenin etkili Arap ülkesi ve Ortadoğu’nun lokomotifi olarak adlandırılan Mısır arasında koordinasyon ve işbirliği ilişkilerinde atılım gerçekleştirmiştir. Bunun için Putin’in ziyareti ABD ve basını tarafından normal olmayan bir şekilde dikkatle izlenmiştir. Diğer devletler ve basın tarafından da. ABD’nin bu dikkati ve endişesinin nedeni belki de Ulusal Güvenlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Ben Rhodes açıklamasında yansıdığı gibi askeri alandaki işbirliğinin yeniden kurulmasının uzun yıllar alacak olması.
Başkan Putin Kahire’ye vardığı gün askeri işbirliği ile beraber ABD ile Mısır arasındaki ilişkilerin ileriye gittiğini ama Mısır’ın Rusya ve ABD arasında rekabet konusu olmadığını söyledi. Çünkü Amerikan Mısır ilişkilerinin yerine başka ilişkiler oturtmak zor.
Amerikan basını Putin’in Kahire ziyaretini yazdı ve Al Ahram gazetesinin başyazarıyla gerçekleşen söyleşiden alıntılar yaptı. Washington Post gazetesi “Rus çarı yeni sarayda ağırlandı” başlıklı bir makale yayınladı.
Her durumda Mısır’ın hem doğuda hem de batıda çıkarları için arayışta olması hakkı. Özellikle de bağımsız kararlarına, egemenliğine ve halkının seçimlerine saygı gösterenlerle.


MISIR’DA SEÇİMLERİ BOYKOT HAZIRLIĞI

Daily News Egypt

Güçlü Mısır Partisi, “demokratik bir ortamın yokluğu” gerekçesiyle yaklaşan parlamento seçimlerini boykot edeceğini açıkladı.
Parti, yaptığı bir açıklamada, köylerde ve sokaklarda Mısır halkına ulaşacaklarını ve “bilinçlendirmeye ve siyasi hakları talep etmeye devam edeceklerini” duyurdu.
Benzer bir şekilde daha önceden eski cumhurbaşkanı adayı Hamdan Sabahi önderliğindeki Halk Akımı partisi de yaklaşan seçimlerde boykot taraftarlarından biri olmaya devam ediyor. Partinin lideri ve kurucu üyesi Masum Marzuk mevcut seçim yasasının zengin kodamanlara siyasal arenayı kontrol etmeleri için olanak sunduğuna dikkat çekerek, partisinin “halkın iradesini hiçe sayan” seçime katılmayı reddettiğini söyledi.
Selefi Vatan Partisi Başkan Yardımcısı Yusra Hamid, partinin seçimlere katılım konusunda nihai kararını vermediğini söyledi. Hamid, mevcut etkisiz hükümet ve selefi partilerin marjinalleşmesi korkusu nedeniyle partinin seçimleri boykot etmesinin daha olası olduğunu sözlerine ekledi. Selefi Vatan Partisi geçen yıl Mursi yanlısı Askeri Darbe Karşıtı ittifaktan çekildi.
Al Wasat Partisi de benzer görüşleri paylaşıyor. Parti henüz resmi olarak seçimlerdeki tutumunu açıklamış değil. Bu parti de geçen yıl Mursi yanlısı Askeri Darbe Karşıtı ittifaktan çekildi.

ÖNCEKİ HABER

Almanya'da metal işçilerinden son uyarı

SONRAKİ HABER

Hasan Cemal’in ‘Kürdistan Günlükleri’ne yasak!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa