Elazığ’da 8 Mart hazırlıkları başladı
Özgecan Aslan cinayetinin ülke çapında yarattığı tepki Elazığ'da da yankısını buldu. Cinayetin hemen ardından oluşan tepkilerde, toplamda iki bini aşkın insan sokak eylemleriyle durumu protesto etti.
Orhan KURUL
Elazığ
Özgecan Aslan cinayetinin ülke çapında yarattığı tepki Elazığ'da da yankısını buldu. Cinayetin hemen ardından oluşan tepkilerde, toplamda iki bini aşkın insan sokak eylemleriyle durumu protesto etti.
Elazığ'da EMEP’li kadınlar da bu tepkinin örgütlü bir çizgiye taşınması için çağrıda bulundu. Mahallelerde kadınlar, forum, ev toplantısı gibi etkinliklerle kadına yönelik şiddet ve cinsiyet ayrımcılığını tartışma kararı aldı. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için hazırlıkların başladığını belirten EMEP’li Kadınlar, ilk olarak 22 Şubat Pazar günü Fevzi Çakmak Mahallesi'nde toplantı yapma kararı aldıklarını ifade etti. Biz de Fevzi Çakmak Mahallesinde yaşayan kadınlarla görüştük.
‘ÖFKELİYİZ!’
Pazar günü yapılacak olan toplantıya ev sahipliği yapan Fatma Yıldırım, 1976 yılında Elazığ'a geldiğini anlatıyor. “3 çocuğum var. 54 yaşındayım. Geldiğimden beri her türlü işte çalıştık ben ve eşim. Tarım işçiliği de yaptım. Ev temizliği de. Sürekli olmayan işlerde de çalıştım” diyerek yaşam öyküsünü özetleyen Yıldırım, şimdi bu işlerde günlük olarak en fazla 45 lira aldığını ekliyor. Özgecan Aslan cinayetini ilk duyduğunda çok öfkelendiğini belirten Yıldırım, kadına şiddetin her zaman ve her yerde olduğunu dile getirdi. Yıldırım, “Kadınların sorununu sadece eylemlerle çözemeyiz. Eylemlerle tepkinin dinmesi olabilir. Ama biz bunu sürekli gündemde tutmalı ve her yerde konuşmalıyız. 4 tane de torunum var. Bu cinayetlerden sonra çocuklarımın ve torunlarımın güvenliğini düşünüyorum artık” diye ifade ederek kadınların yan yana gelerek örgütlenmesini istedi.
Hayatı işçilikle geçen diğer bir kadın ise Gülistan Karabulut. Yufka işçiliğinden tuğla fabrikalarına, tarım işçiliği de yapan Karabulut'un eşi ceza evinde. “Eşimin cezaevine girmesi hayatımız daha zorlaştı. Şu anda bir okulda temizlik işleri yapıyorum” diyen Karabulut, kadınların kendi sorunlarına karşı duyarsız olduklarını ifade ediyor. Karabulut, bütün işçilik hayatı boyunca kadın işçilerin çalıştıkları işlerde birleşemediklerinin altını çiziyor ve ekliyor “Özgecan için çok üzüldüm. Pazar günü yapılacak olan toplantıda ben de düşüncelerimi söylemek istiyorum.”