'İç Güvenlik Paketi, komisyona geri çekilmeli'
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, çözüm süreci ile ilgili yapılan ortak açıklamadan sonra İç Güvenlik Paketi'nin derhal komisyona geri çekilmesi gerektiğini söylediklerini belirterek, "Bu paket düzeltilecek bir paket değil, özellikle geçen ve hak ve özgürlükler alanını belirleyen maddelerin düzeltilecek bir yanı yok. Komisyona çekilmelidir" dedi.
HDP'nin Hukuk ve İnsan Hakları'ndan sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Diyarbakır'da, çözüm süreci ile ilgili yapılan ortak açıklamadan sonra gündeme gelen İç Güvenlik Paketi ile ilgili açıklamalarda bulundu. HDP ve Hükümet tarafından yapılan ortak açıklama ve Öcalan'ın açıklaması çerçevesinde çözüm sürecinde tarihi bir dönemece girildiğini söyleyen Beştaş, "Yani bundan sonra artık müzakere masasında anılan 10 maddenin artık ciddi bir şekilde tartışılması ve bu konuda gerekli yasal ve anayasal zeminin oluşturulması gerekiyor. Öncelikle bu süreci çok önemsediğimizi ve bundan sonra devam etmesi hükümetin atacağı adımlar çerçevesinde değerlendirileceğini belirtmek lazım" dedi.
HDP'li Beştaş, İç Güvenlik Paketi'ne yönelik birçok tartışma yaşandığını, başından beri paket daha Meclis'e gelmeden komisyonlarda tartışılırken, paketin çözüm sürecine uygun olmadığını dile getirdiklerini söyledi. Çözüm sürecinde iç güvenlik paketleri değil, özgürlükler ve demokrasi paketlerinin açıklanması gerektiğini, sürece tezat oluşturduğunu defalarca ifade ettiklerini belirten Beştaş, şöyle konuştu:
"Bugün de aynı noktadayız. Çünkü, İç Güvenlik Paketi gerçekten Türkiye'de şu ana kadar gelinen çıtayı, hak ve özgürlükler açısından ki bizim karşı çıktığımız daha da ilerlemesi gerektiğini söylediğimiz bir tablo var, yasal ve anayasal zeminde. Bunu çok geriye çeken, polis devletini kurumsallaştıran, yargı bağımsızlığını ortadan kaldıran, toplantı ve gösteri, yürüyüş hakkını askıya alan, düşünce ve ifade özgürlüğünü otomatik tutuklama sebebi sayan, ve yaşam hakkını tümüyle ortadan kaldıran bir paket. Biz ilk günden ifade ettiğimiz gibi bu iç güvenlik pakete meclisten geçmeyecek, geçmemeli. Yani şu ana kadar geçen maddelerde hükümetin tümüyle meclis iç tüzüğü başta olmak üzere yasal ve anayasal hiçbir hakkı tanımadan tümüyle gayri meşru yöntemlerle, saldırı ile linç girişimleriyle, ve orada yazılı olan kurullara uymadan kendi kendimize kabul ettik diyorlar. Bunu karşı sadece muhalefet partilerinin değil, Türkiye kamuoyunun ezici coğunluğunun karşı olduğu bir paketten söz ediyoruz."
Beştaş, çözüm süreci için yapılan ortak açıklamadan sonra paketin değiştirilmesi ve geçen maddelerin önergeler ile düzeltilmesi ile ilgili tartışmalar konusunda ise "Biz gelinen aşamada özellikle ortak açıklamadan sonra bu paketin derhal komisyona geri çekilmesi gerektiğini söylüyoruz. Bu paket düzeltilecek bir paket değil, özellikle geçen ve hak ve özgürlükler alanını belirleyen maddelerin düzeltilecek bir yanı yok. Halk deyimiyle neresini düzelteyim diyorlar. Bu nedenle önergelerle, küçük tartışmalar ile kamuoyunu yanıltan açıklamalarla biz bu paketi düzeltemeyiz. Bu nedenle bizim çok net görüşümüz bu paket komisyona geri çekilsin. Komisyonda bu paket üzerinde çok geniş bir tartışma ve değerlendirme ile bu paketin sonradan ancak değiştirilebileceğini ve düzeltilebileceğini düşünüyoruz. Bizim mecliste düzeltme, değiştirme ve önergeler verme gibi bir çalışmamız söz konusu değildir. Biz meclis komisyonuna geri çekilmesini ve komisyonda yeniden ele alınmasını istiyoruz" diye konuştu.
İç Güvenlik Paketi'nin çözüm sürecinde pazarlık konusu olup olmadığı ile ilgili bir soru üzerine Beştaş, şunları söyledi:
"Çözüm süreci ile İç Güvenlik Paketi ilişkisi doğrudandır, dolaylı değildir. Açıklanan 10 madde kapsamındadır aynı zamanda İç Güvenlik Paketi. 10 madde içerisinde demokratik siyaset kanallarının, özgür yurttaşın, bir bütün olarak Türkiye'de demokratikleşme çıtasının yükseltilmesine dairdir. İç Güvenlik Paketi ise çözüm süreci başladıktan sonra gündemleştirilen, gündeme getirilen ve çözüm sürecinin başladığı günden daha geriye götüren bir paket. Komisyona çekildikten sonra biz kamuoyunun dikkatine çeken ilk bölüm yani biz uluslararası değerlerin, evrensel değerlerin esas alınması gerektiğini savunuyoruz. Bugüne kadar AİHM'in Türkiye ile ilgili verdiği binlerce içtihat kararları var. Biz düzenlemenin buna uygun yapılmasını istiyoruz. Meclisten bu haliyle iç güvenlik paketi geçmez. Tek başına iktidar var, iktidar bu haliyle bunu geçersi bile bu meşru değil, halk tarafından benimsenecek bir yasa değil, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, anayasaya aykırı. Yani bu paket er ya da geç ortadan kalkacak. Ya Anayasa Mahkemesi'nde ya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde." (Diyarbakır/DHA)