Kadınları unutan derbi
Süper Lig’in zirvesinde yakın seyreden iki takımın kapışması şampiyonluk yarışını doğrudan şekillendirecek... 90 dakika sürecek ve yaygarası birkaç günümüzü daha aldıktan sonra tarihe karışacak derbiyi öncekilerden farklı kılacak fırsat ise pek gündemde değil: 8 Mart

Alper ÖCAL
Nelson Rodrigues’e göre bir ülkeyi tanımanın en iyi yolu romanlarını okumaktır ama Brezilyalı edebiyatçı ve gazeteci, söz konusu Latin Amerika olduğu zaman, halkları keşfetmenin yolunun statlardan geçtiğini söylüyor.
Güney Amerika, yüzyıllardır Avrupa ve Afrika’dan aldığı göçler sebebiyle her köşesi eşsiz kültürel zenginliğe sahip olan bir coğrafya. Bazıları 19. yy başlarında örgütlenmelerini sahalara da taşıdı ve koruyup yaşattıkları etnik ve sınıf kimliklerini kulüpler etrafında topladı. İşçiler, öğrenciler ve burjuvanın da aynı akıma ayak uydurmasıyla; statlar sadece futbol maçlarına ev sahipliği yapmaktan çıkıp, adeta farklı toplumların ve görüşlerin sergilendiği bir galeriye dönüştü. Avrupa’da da örnekleri var.
Altyapısı uygun olmasına rağmen Türkiye tarihinde bu yollar bastırıldığı için derbilerinin oluşumunda ve ayrışmasında sportif yarışmacılık ve başarı ağırlıkta. Fenerbahçe ve Galatasaray içlerinde en popüleri. Boğaz’ın iki ayrı yakasında gidip gelen rekabet aynı oranda izlenmese ve gücünü toplumsal bir ayrışmadan almasa da zamanla bu popülariteyi küresel ölçeğe, hatta Latin Amerika derbilerinin dahi önüne taşımayı başardı.
Süper Lig’in zirvesinde yakın seyreden iki takımın kapışması şampiyonluk yarışını doğrudan şekillendirecek. Maçın sonucu merakla bekleniyor ve buna etki edecek çarşaf çarşaf istatistikler, senaryolar, yorumlar medyanın gündemini süslüyor. İki takımın direksiyonunda futbolculuk kariyerlerinde de birbirine karşı forma giymiş, evlat kontenjanından teknik direktörler Hamza Hamzaoğlu ve İsmail Kartal’ın olması da ayrı bir heyecan.
İronik olan ise takımların hücumdaki temel direklerinin bir zamanlar rekabetin diğer ucundayken ıskartaya çıkarılması.
BURAK YILMAZLI GALATASARAY
Fenerbahçe’den doğru dürüst süre bile alamadıktan sonra ayrılan ve ülkenin en önemli golcüsü haline dönüşen Burak Yılmaz daha önce Kadıköy’de Trabzonspor formasıyla Kadıköy’de bir kez şampiyonu değiştirmişti. Galatasaray’a transferinden sonra aynı yerde kupa kaldırmayı da başardı. Galatasaray’ın tarihinde derbi kazandıran gollerle efsaneleşmiş sayısız isim var, ama Pazar günü Burak’ın ayaklarında sadece şampiyonluktaki yarışı değil 16 senelik bir tabuyu da paramparça edecek bir eşsiz fırsat var.
ULUSLARARASI DEĞER CANER ERKİN
Madalyonun diğer tarafındaki adam ise, 4 sezon önce UEFA Avrupa Ligi’ndeki Atletico Madrid eşleşmesinde 1 dakikada gördüğü iki sarı kartla atılmasıyla bardağı taşırıp Galatasaray’da işi biten Caner Erkin. Sol beke evrildikten sonra ülkenin mevkisinde uluslararası değeri olan tek ismi haline gelen Caner, sarı lacivertlilerin geçen sezon Nisan ayında ulaştığı şampiyonluğun baş aktörlerindendi. Geçtiğimiz hafta Konyaspor karşısında oynamadığında ne kadar kritik, doldurulamaz bir yeri olduğu daha da iyi anlaşıldı. Henüz kariyerinde derbi golü yok ve başarması halinde alacağı gerçek Fenerbahçeli sıfatından çok daha önemlisi takımını zirvede tutabilecek olması.
Fenerbahçe’den yetişen Olcan Adın ve Galatasaray altyapısından yetişip kulübün altın çağındaki vazgeçilmezlerden Emre Belözoğlu’nun derbideki rolleri de çok kritik.
90 dakika sürecek ve yaygarası birkaç günümüzü daha aldıktan sonra tarihe karışacak derbiyi öncekilerden farklı kılacak fırsat ise pek gündemde değil.
DERBİNİN GÜNÜ 8 MART
Derbinin günü 8 Mart, yani Dünya Emekçi Kadınlar Günü.
2 gün önceki kadın basketbol derbisinde ağırlığı erkek olan tribünlerin ettiği küfürlü ve seksist tezahüratlar sebebiyle Aziz Yıldırım anons yapmak zorunda kalmıştı. 2 sene önce aynı Aziz Yıldırım, o dönemki cezai yaptırım sebebiyle sadece kadınların izlediği Gaziantepspor maçında kadro dışı bırakılan Alex için tezahürat yapan kadınları mikrofonu eline alıp susturmak isteyerek şimdikinden çok farklı bir profil çizmişti.
8 MART VE TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU
Nerede olursa olsun, kadınlara nasıl saygı duyacağını bilmeyen bir ülkede aynı gün tüm kadın örgütleri 8 Mart için toplanacak ve yürüyüş yaptıktan sonra taleplerini sıralayacak. Derbi ve güvenlik gerekçesiyle bu etkinliklerin kısa tutulması zaten ayrı bir ironi ama asıl üzücü olan, Özgecan ve katledilen, şiddet gören, ayrımcılığa uğrayan tüm kadınlar için sıralanan bu taleplere ne federasyon ne de kulüplerin ilgi göstermesi.
Fenerbahçe yöneticisi Yalçın Haker özel bir hazırlık olmayacağını hafta içinde açıklamıştı. TFF ise her zaman olduğu gibi, Pazar sabahı 11’de 17 yaş altı kadın futbolcularla erkekler arasında işlevsiz ve verilecek mesajların da derbinin gürültüsünde kaybolacak bir maç düzenlemekle yetiniyor.
Oysa bu derbi sayesinde ülke çapında farkındalık yaratacak, hiçbir zaman unutulmayacak mesajlar verilebilirdi.
Örneğin, Chelsea doktoru Eva Carneiro’nun geçtiğimiz haftalarda maruz kaldığı cinsiyetçi tezahürtlarla sarsılan İngiltere’de aynı gün Women in Football derneği ve 92 kulüp, Spor Bakanı Helen Grant’in de desteğiyle maç günü programlarına ortak bir sosyal projeyi dahil ediyor. İngilizler bu konuda çok hassas. Daha önce hakem Lucy May’i kastederek kadınların yeri mutfak diyen federasyon yöneticisi John Cummings, hakeme kadın olduğu için ofsayttan anlamadığı yorumunu yapan gazeteci Andy Gray kovulmuştu. Türkiye’de bu tür yorumlar o kadar kanıksandı ki, kadın ve futbol ilişkisine dair çok daha düşük yorumlar yapan Ümit Özat hiçbir şey olmamışçasına yerini koruyor. Belki 8 Mart’ta yine mesajını da vererek hafızamızı tazeler !
Evrensel'i Takip Et