08 Mart 2015 14:15

15 saat çalışıp işsizlikle tehdit ediliyoruz

Merhaba arkadaşlar, size bu mektubu gece saat ikide yazmaya başladım. İşten, ev işinden, çocuktan ancak şimdi vakit bulabildim...

MART 2015

Paylaş

Merhaba arkadaşlar, size bu mektubu gece saat ikide yazmaya başladım. İşten, ev işinden, çocuktan ancak şimdi vakit bulabildim...
Ben İstanbul Deri Organize Sanayi Bölgesi’nde (İDOSB) çalışan bir fabrika işçisiyim. Çalışma ortamımızda birçok problemimiz var. En çok dile getirilen sorunumuz ise; fabrikamızda yüksek ücretle çalışanlar ve mesai ile birlikte yüksek ücret alanlar olduğu halde, tüm maaş ödemelerinin asgari ücret olarak gösterilmesi ve geri kalan kısmının bize elden ödeme yapılmasıdır. Bugün mecburiyetten çalışmak zorunda kaldığımız fabrikanın bu maaş ödeme sistemi bizim emekli maaşımızın daha düşük hesaplanmasına neden oluyor.
Diğer bir sorunumuz da servis. Bazen mesaiye kalıyoruz ve sayımız az olduğunda mesai servisimiz gelmiyor ya da çok dolaşmak zorunda kalıyoruz. Bu da evine en az bir saat geç gitmesi demek. Eğer bir evde tek kadın iseniz, işiniz daha da zor demektir.
Aslında hiçbir işveren 12 saatin üstünde çalışma yaptıramaz. İş Kanunu gereğince yasak olmasına rağmen mesai ile birlikte 15 saat çalışıyoruz. Ve yaşanan iş kazalarını kimse görmüyor. Örneğin çalışma arkadaşlarımdan bazıları mesaiye kaldığı için parmağını makineye kaptırdığı halde işten çıkarılırım korkusuyla işvereni mahkemeye verememiş.
İşyeri ile ilgili başka bir sıkıntımız ise amirlerimizin –sevkiyatı olmayan parçayı bile aceleye getirip– yedeksiz çalışmamızı istemesi. Çok zor olan bölümlerde bile ya yedeksiz çalışın diyorlar ya da mesaiye kalmayan işçileri işten çıkarmakla tehdit ediyorlar. İşçileri işten çıkarmak bu kadar kolay olmamalı.
Daha iyi şartlar altında çalışabilmemiz için herkes elini taşın altına koymalı. Yoksa sonumuz daha da kötüye gidecek. Birkaç saat sonra mesai başlayacak. O yüzden mektubuma daha güzel yarınlara uyanmak dileğiyle son veriyorum.
Ekmek ve Gül dergisini okuyan kadınlar, hepiniz kendinize evde, işte, sokakta her zaman daha iyi bakın. Hoşçakalın
İstanbul Deri Organize Sanayi Bölgesi’nden bir kadın işçi / TUZLA