Urla’da tarihi de talan etmişler
Urla Zeytineli köyü yakınlarında aralarında Çumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da villalarının bulunduğu iddia edilen koyda yapılan bilirkişi keşfinde, yöredeki antik kentten çıkarıldığı sanılan sütun başlıklarının villaların bahçesini süslediği görüldü. Koy, arkeolojik ve doğal sit statüsü düşürülerek inşaata açılmıştı.
Özer AKDEMİR
İzmir
Urla Zeytineli köyü yakınlarında aralarında Çumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da villalarının bulunduğu iddia edilen koyda yapılan bilirkişi keşfinde, yöredeki antik kentten çıkarıldığı sanılan sütun başlıklarının villaların bahçesini süslediği görüldü. Koy, arkeolojik ve doğal sit statüsü düşürülerek inşaata açılmıştı.
ERDOĞAN’A AİT OLDUĞU İLERİ SÜRÜLDÜ
Urla Zeytineli köyü Hacılar Koyu’nda, İş Adamı Latif Topbaş’ın yaptığı villalardan ikisinin, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında ortaya çıkan ses kayıtlarında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ait olduğu ileri sürülmüştü. Villaların bulunduğu alan, 1. derece doğal sit alanı kapsamından, inşaata izin veren 3. derece sit alanına dönüştürüldü. Böylelikle koydaki 18 villanın yasallaştırılmasının önü açıldı.
1 No’lu Tabiat Varlıkları Koruma Komisyonu tarafından alınan bu kararın iptali için meslek odaları ve avukatlar dava açtı ve mahkeme bilirkişi heyetinin inceleme yapmasına karar verdi.
BİLİRKİŞİ VE AVUKATLARA KAPI DUVAR
Bilirkişi incelemesine katılan ÇEHAV üyesi avukatlardan Cem Altıparmak, keşif öncesi valiliğin yazısıyla jandarmanın olağanüstü güvenlik önlemleri aldığına dikkat çekti. Koya 5 kilometre kala araçlarının durdurularak jandarmanın kimlik kontrolü yapmak istediğini, kendilerinin buna karşı koyduğunu aktaran Altıparmak, “Valilik mahkemeye gönderdiği yazıda keşfe davaya müdahil olmayan ‘üçüncü şahıs’ların ve basının alınmamasını talep etmiş. Bu yargılamanın açıklığı ilkesine aykırıdır. Koya girişinde bulunan demir kapıdan mahkeme heyeti geçtikten sonra bilirkişilerin ve bizlerin bulunduğu araç içeri alınmadı. Tartışmalar ve mahkeme hakimiyle yapılan konuşmaların ardından keşif alanına girebildik” dedi.
İçerdeki keşif sırasında fotoğraf çekilmesinin engellenmeye çalışıldığını, kendilerinin itirazı sonrası fotoğraf çekebildiklerini aktaran Altıparmak, “Keşif sırasında bölgenin eskiden antik bir yerleşim yeri olduğuna dair buluntularla karşılaşıldı. Rumlardan kalma sarnıçlar ve yapı kalıntıları vardı” dedi.
DENİZİN ORTASINA KADAR TEL ÖRGÜ ÇEKİLMİŞ
Koyun tamamen tel örgülerle çevrildiğinin gözlemlendiğini, tel örgülerin kıyıdan kimse girmesin diye denizin ortasına kadar uzatıldığını kaydeden Altıparmak, “Bu Kıyı kanununa açıkça aykırı bir durum. Koyun girişi de sahil güvenlik botu tarafından kapatılmış. Denize villaların dışında başkaca bir ulaşım koşulu kalmamış. Ancak bunlar dava konusu dışında kaldığı için tutanak tutulamadı” dedi.
Bilirkişi incelemesinde bölgedeki endemik bitki ve hayvan türleri de incelendi. 5 saati aşkın süren keşfin raporu önümüzdeki günlerde mahkeme heyetine sunulacak.
‘YARGI DAVADAN ÇEKİNİYOR’
Mahkeme hakimine, alınan güvenlik önlemleri, jandarmanın tutumu ve yaşananların aktararak davanın siyasi bir davaya dönüştüğünü söylediklerini dile getiren Altıparmak, “Açıkçası yargı cephesinden de bu davadan çekinildiği, hatta bilirkişi bulmakta bile zorluk yaşandığı izlenimi oluştu bizde” dedi.