Ermeni ve Asuri mabetleri ahır olarak kullanılıyor!
Birçok kültüre ve dini inançlara beşiklik eden Hakkari'de yüzyılların mirası olan tarihi yapılar yok olmakla yüz yüze. Kentteki yaklaşık 150'ye yakın kilise ve manastır ya ahır olarak kullanılması sonucu ya da hazine arayıcıları tarafından tahrip ediliyor.
Gökhan ALTAY
Yüzyıllar önce Asuri ve Ermeniler başta olmak üzere birçok kültüre ve dini inançlara beşiklik eden Hakkari'de yüzyılların mirası olan tarihi yapılar yok olmakla yüz yüze. Yetkililerin ilgisizliğinden dolayı Hakkari'de tarihten günümüze ulaşan yaklaşık 150 kilise ve manastırdan sadece 10-15'i ayakta kaldı. Hakkari'nin Koçanıs (Koçanis) ve Kırıkdağ (Dezê) köyünde bulunan Mar Şhalita Kilisesi, Oğul (Talê) köyündeki Mar Abdişo manastırı, Yüksekova'daki Kerpil Kilisesi, Şemdinli'deki Kara Kilise tarihe ışık tutan yapılardan sadece bir kaçı. Özellikle Hakkari'nin Koçanıs (Koçanis) köyünde bulunan Mar Şhalita Kilisesi Asuriler tarihinde önemli bir değeri ve anlamı olduğu bilindiği gibi patriklik merkezi olarak Asuriler tarafından benimsenmiş. Mar Abdişo Kilisesi'nin Asurilerin Hac vaziyeti olarak kullandığı dini inanç merkezi olduğu söyleniyor. Tarihi önemi bu denli büyük olsa da kilise ve manastırlar ilgisizlikten dolayı harabe yerlere dönüştü.
KİLİSELER AHIR VE KİLER OLDU!
Tarihi yapıların harabeye dönüşmesinden en büyük etken define avcıları. Hazine için tarihi yapıların hemen hemen hepsi kazılarak tahrip edildi. Kilise ve manastırlarda yapılan bilinçsiz kazılar sonucu tarihi yapılarda oyulmadık yer bırakılmadı. Yine tarihi yapılardaki dini motiflerle süslenmiş taşlar ise çalınmış. Hazine arayanların önü alınmadığı takdirde kısa bir zamanda tarihi yapıların iskeletleri de yok olacak. Tarihi yapılara hazine arayanlar kadar köylüler de zarar veriyor. Köyde yaşayan yurttaşlar bu yapıları genelde hayvanları için ahır olarak kullanıyor. Yine bazı köylerde tarihi yapılar kiler olarak kullandığı yetmezmiş gibi içerisine de ek oda yapılmış.
RESTORASYONUNA YÖNELİK ŞU ANA KADAR BİR ÇALIŞMA YOK
Tarihi yapıların korunmasına ve restorasyonuna yönelik şu ana kadar bir çalışma ise yapılmadı. Hiçbir kurumun bu tarihi mabetler konusunda kendisini sorumlu hissetmezken tarihi mabetlerin geleceğe taşınması içinde bir çaba içerisinde değiller. Her ne kadar bazı mabetler, Kültür Bakanlığı tarafından tarihi yer olarak tescillense de bu da tescilin ötesine geçememiş. (Hakkari/DİHA)