05 Nisan 2015 08:11

‘Geçmeyen grip yapmışlar!’ diye düşünenlere...

Dengeli uyku ve beslenme, sık sık elleri yıkama, cep telefonu, klavye gibi sürekli kullanılan eşyaları sık temizleme, tek bir kalın kıyafet yerine ince birkaç kat kıyafet tercih etme, bol sıvı alımı ve elbette istirahat şart. Antibiyotikle iyileşmeye çalışmak anlamlı değil. Öksürüğü kesmek için de hemen şuruba sarılmayın!

Paylaş

Dr. Demet DİNER

Bu yıl evine grip uğramayan neredeyse kalmadı. Her yere yayılan korkunç bir salgına neden olan İnfluenza A grubundan H3N2 virüsü ağır bir hastalık döneminin yanı sıra, ayağa kalktıktan sonra da devam eden pek çok etkiye sahip olmasıyla, deyim yerindeyse “süründüren” bir hastalık olarak kapımızı çaldı. Aralık ayı başında başlayan, giderek artan salgın şu sıralar en yüksek seviyeye ulaştı. Bir süre daha da devam edecek gibi görünüyor. 
Her yaş grubundan insanı etkileyen bu virüsün yol açtığı grip akciğer, astım ve yüksek tansiyon hastaları ile yaşlılar ve bebekler için oldukça tehlikeli. Hastalık baş ağrısı, yüksek ateş, çok ağır halsizlik ve ardından ortaya çıkan ve uzun süren kuru öksürük olarak kendini gösteriyor. Diğer yakınmalar geçse de öksürük uzun süre devam ediyor.
Her grip gibi bu virüsün yol açtığı gripten korunmak için de dengeli uyku ve beslenme, sık sık elleri yıkama, cep telefonu, klavye gibi sürekli kullanılan eşyaları sık sık temizleme, ev dışında herkesin kullanımına açık mekânlarda kapı kolları gibi birçok kişinin temas ettiği yerlere dokunduktan sonra elleri yıkama, tek bir kalın kıyafet yerine ince birkaç kat kıyafet tercih etme gibi noktalara özen göstermek gerçekten çok hayati. 

İYİLEŞMENİN BASİT AMA ETKİLİ YÖNTEMİ: İSTİRAHAT
Bu hastalığın tedavisinin temeli istirahat, bol sıvı alımı, ateşin düşürülmesi ve yakınmaların giderilmesine dayalı. “Ayakta atlatırım” diye düşünüp kendinizi daha beter yatağa mahkûm etmeyin. Her hasta en az bir hafta dinlenmelidir. Evde istirahat, işe ya da okula rahatsızlık bitmeden dönmemek hem hastanın iyileşmesini sağlayacak, hem de hastalığın çevreye yayılmasını engelleyecektir. Bu grip türünde viral enfeksiyon söz konusu olduğundan antibiyotikle iyileşmeye çalışmak anlamlı değil. Eğer ikincil bir enfeksiyon söz konusuysa, yani üzerine eklenmiş bakteri, buna bağlı olarak sinüzit, bronşit, zatürre gelişmişse o zaman doktor kontrolünde antibiyotik kullanılır. O da ikincil enfeksiyon bulgularının ortaya çıkmasının ardından 48 saat içinde kullanılırsa yarar sağlar. Değilse, sağlamaz.  

ÖKSÜRÜĞÜ KESMEK İÇİN ŞURUBA SARILMAYIN
Hiç geçmeyeceğini düşündüğünüz o ısrarlı öksürük için ilaçlar dışında da bir çare var. Ben, evde kendi aileme de bu doğal karışımı uyguluyorum. Zaten çocuklarıma öksürük şurubu neredeyse hiç kullanmadım. Öksürük şuruplarının dünyada etkinliği kanıtlanmamış, üstelik pek çok yan etkileri de olan ilaçların başında geldiğini, öksürüğün bir hastalık değil onlarca hastalığın belirtilerinden biri olduğunu, öksürüğü kesici ilaç yazmak yerine öksürüğün sebebini bulmak ve onu ortadan kaldırmaya yönelik tedaviler uygulamanın daha doğru olduğunu bugün tıp dünyası da savunuyor. Öksürük şurubu denilince bir durup düşünmenizde fayda var. 

İŞTE DOĞAL VE BİTKİSEL ÖKSÜRÜK DİNDİRİCİ TARİF 
- 1 litre su (Çeşmeden değil de şişe su ya da kaynamış ılıtılmış su kullanın)
- 100 gram  zencefil kökü (Rendelenmiş olmalı)
- 225 gram papatya çiçeği (Sapları değil, çiçeğin baş kısmı)
- 30 gram hatmi kökü tozu
- 15 gram tarçın
- 60 ml limon suyu
- 240 ml bal (Evet, bulmak çok zor. Ama halis bal, bu tarifin ana maddesi.) 

Orta boy bir tencereye suyu ve bitkileri koyun. Yüksek ateşte kaynatın. Su kaynamaya başlayınca kısık ateşe alın, su miktarı yarıya inene kadar kaynatmaya devam edin. Karışımı süzün, bitkileri ayırın. Sıvıya balı ve limon suyunu kaynar dereceye yakınken değil, ılıkken koymalısınız. Bu karışımı ağzı güzelce kapalı bir cam kavanozda, buzdolabında 2 aya yakın saklayabilirsiniz. 
Öksürük sırasında çocuklara 1 tatlı kaşığı, büyüklere 1 yemek kaşığı bu karışımdan verebilirsiniz. 
Yalnız, çok önemli bir uyarımız var: Bal, 1 yaş altı çocuklar için kesinlikle kullanılmaması gereken bir madde. Balı sade olarak da, bu karışımdaki gibi içerik madde olarak da 1 yaş altındaki çocuklara sakın vermeyin.
Öksürüksüz, bol neşeli günler diliyorum.

ÖNCEKİ HABER

Üç çocuk annesi ‘Nezihe’yim

SONRAKİ HABER

BYUAŞ, grevdeki işçileri tehdit etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa