Ankara’da kadınlar 8 Mart’a nasıl hazırlandı?
Ankara'nın çeşitli ilçelerinde kadınların 8 Mart hazırlıkları...
MAMAK’TA BİRLİKTELİĞİ GÜÇLENDİRME SÖZÜ
DUYGU ERDOĞAN: Mamak’ta yıllardır gelenekselleşmiş bir şekilde devam eden 8 Mart etkinliği için kadın dernekleri, köy dernekleri, Eğitim Sen 1 No’lu Şube ve Tuzluçayırlı kadınlar olarak 18 kurumun ortaklaştığı bir çalışmaya adım attık. İş 7 Mart’ta yapacağımız etkinliğe Mamak’taki bütün kadınların geniş katılımını sağlayacak bir çağrı için kolları sıvamaktı. Bu süreçte 18 kurum ayrı ayrı kollardan okullarda öğretmenlere, okul önlerinde velilere, mahallelerimizde esnafa, derneklerde çalışma yürüten kadınlara ulaşmaya çalıştık.
7 Mart Cumartesi günü Mamak’ın birçok semtinden Hacı Bektaş Veli Parkı’na gelen kadınlar olarak, davullu zurnalı halaylarla Tuzluçayır Meydanı’nda bulunan kadınlarla buluşmak için yürüyüşe geçtik. “Yaşasın Kadın Dayanışması” sloganlarıyla, ellerimizde katledilen kadınların resimleri Tuzluçayır Meydanı’nda buluştuk. Büyük bir kalabalıkla yaptığımız basın açıklamasından sonra şenlik yapacağımız salona doğru yola çıktık. Kadınlar yavaş yavaş salonu doldurdu, oturacak yer dahi kalmamıştı. Programımıza 18 kurumun kadın temsilcilerini sahneye çağırıp herkesi selamlayarak başladık ve bundan sonra bu birlikteliği genişleterek sürdürmeye söz verdik. Semah gösterimi, Emek Kadın Korosu, sanatçılar ve halaylar süren programımızı, 8 Mart günü yapılacak kadın mitingine çağrıda bulunarak sonlandırdık. Haftalardır süren çabalarımızın ve emeklerimizin karşılığını görmüştük. Bundan sonra yeni çalışmalarla mücadele ağını örmek önümüzdeki en büyük sorumluktu artık.
SİNCAN’DA SON DÖNEMİN EN KİTLESEL EYLEMİ
GÖNÜL KURAL: Özgecan’ın katledilmesinin ardından Sincan’da gerçekleştirdiğimiz eylemlerde kadınlarda büyük bir duyarlılığın oluştuğunu gözlemledik. Buradan yola çıkarak Sincan’da en geniş kesimden kadınların katılımını sağlayarak güçlü bir 8 Mart etkinliği planlamanın önemli olduğunu düşündük. 7 Mart günü emek ve demokrasi güçleri olarak Sincan Tren Garı’ndan başlayacak bir yürüyüş için, basın açıklaması ve şenlik yapmaya karar verdik. Sincan’da son dönemdeki en kitlesel eylem oldu. Basın açıklamasının ardından sloganlarla şenlik salonuna yürürken bize katılan ve alkışlarla destek olan kadınların olması bizi daha da mutlu etti. Bundan sonraki süreçte Sincan’da daha geniş kadın kitleleriyle, daha kitlesel işler yapacağımıza inanıyorum.
‘KADINLIK HALLERİ’ BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ
SONGÜL BAŞBUĞ: Eğitim Sen 3 No’lu Şube üyesi kadınlar olarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün büyük bir katılımla kutlanması için çalıştık. 7 Mart’taki etkinliğin odağında kadınların tam eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, onurlu bir yaşam; kadın emeğinin, kadın bedeninin, kadın kimliğinin sömürülmesine karşı verilen mücadeleler ile mücadelenin sürdürülmesinin zorunluluğu yer aldı. Eğitimci kadınların yaşadığı sorunlar ve talepleri tartışıldı. Eğitim Sen Kadın Meclisinin gerçekleştirdiği ve kadınlık hallerinin anlatıldığı bir drama gösterisi yapıldı. “Ana dilimde seni seviyorum demek istiyorum”, “Kadın Bakanlığının yeniden kurulmasını istiyorum” gibi taleplerin dile getirildiği gösteri büyük ilgi gördü. Hakan Yeşilyurt ise Türkçe ve Kürtçe ezgilerle kadınları coşturdu.
ÇALIŞMALARIMIZI BİR AYA YAYDIK
NURAY ÖZTÜRK: Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube’nin kadın eğitim emekçileri olarak 8 Mart çalışmalarımızı bir aylık bir zaman dilimine yaydık. Kadın komisyonu toplantılarında alınan kararlar doğrultusunda 21 Şubat’ta ‘Ailenin ve Dinamik Nüfusun Korunması Programı’yla ilgili Avukat Seher Kırbaş Canikoğlu ile bir söyleşi gerçekleştirdikten sonra ikinci söyleşimizi 28 Şubat’ta Remzi Altunpolat ile ‘Hegemonik Erkeklik, Erkeklikler ve Ataerkil Sistem’ üzerine yaptık. Etkinliklerimiz kadın komisyonu üzerinden yürüse de katılımın karma olmasına ayrıca dikkat ettik. 8 Mart’ta da coşkulu ve kitlesel bir şekilde alanlardaydık.