19 Nisan 2015 10:10

Dersim’de çok sayıda toplu mezar açılmayı bekliyor

Hozat'ta yapılan kazılarla Dersim Katliamı ve toplu mezarlar yeniden gündeme geldi. Bargini köyü Seka Sure mezrasında yapılan kazılardan sonra gözler şimdi toplu mezarların bulunduğu Halbori Kayalıkları, Laç Deresi, Sinan, Alacık ve Karaca köyleri ile Ali Abbas Parkı’na çevrildi.

BÖLGE

Paylaş

Hozat'ta yapılan kazılarla Dersim Katliamı ve toplu mezarlar yeniden gündeme geldi. Bargini köyü Seka Sure mezrasında yapılan kazılardan sonra gözler şimdi toplu mezarların bulunduğu Halbori Kayalıkları, Laç Deresi, Sinan, Alacık ve Karaca köyleri ile Ali Abbas Parkı’na çevrildi.

70 bin insanın öldürüldüğü Dersim Katliamı’yla adeta bir toplu mezara dönen Dersim’deki toplu mezarlara ilişkin konuşan Avukat Barış Yıldırım, askeri harekatta katledilen on binlerce insanın neredeyse hiçbirinin defnedilmediğini söyledi. Yıldırım, “Katledilenler ya oldukları yerde bırakıldılar ya da Munzur’a atıldılar” dedi. Topluca katledilenlerin naaşların kimlere ait olduğuna dair ciddi soruşturmalar yapılması gerektiğinin altını çizen Yıldırım, Dersim’de pek çok sahada toplu mezarlar bulunduğunu, gerekli araştırmalar yapılarak, biran evvel kazılara başlanması gerektiğini dile getirdi. Yıldırım, “Birleşmiş Milletler’in temel prensiplerinde ön görülen şekilde ilk önce 1937-38-39 sürecinden kaynaklı resmi anlamda gerçekleri tanımak suretiyle özür dilenmelidir. Resmi anma törenlerinin gerçekleştirilmesi, bunların dışında kişilerin onurlarını saygıyla yad edecek bir açıklama yapılması gerekiyor ve katledilen tüm insanların akıbetlerinin açıklanması gerekiyor” şeklinde konuştu.

‘ÖZÜR’ SÖZDE KALDI

Toplu katliam alanlarındaki kemiklerin kimlere ait olduğuna dair araştırmaların yapılması beklenirken, 23 Kasım 2011’de dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmada, 9 Ağustos 1939 tarihli bir belgeye dayanarak Dersim’de 13 bin 806 kişinin öldürüldüğünü ifade etmişti. Erdoğan Dersim’de yaşananlar için “Eğer devlet adına özür dilenecekse, böyle bir literatür varsa ben özür dilerim, diliyorum” demişti. Ancak bugüne kadar hiçbir somut adım atılmadı ve ‘resmi özür’ de dilenmedi. (Dersim/DİHA)