5 Mayıs 2015 10:39

Yalçın Akdoğan: HDP barajı aşamazsa süper olur

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, HDP’yi yönelik 'Şimdi birileri diyor ki ’barajın altında kalırsak şöyle olur, böyle olur’. Hiçbir şey de olmaz. Süper olur, çok güzel olur. AK Parti bu süreci başlattığında bunlar var mıydı?' dedi.

Yalçın Akdoğan: HDP barajı aşamazsa süper olur

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, bazı açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere Malatya’ya geldi. Kentteki ilk programında sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya gelen Akdoğan’ın hedefinde HDP ve CHP vardı.

CNN Türk'ün haberine göre çözüm sürecine değinen Akdoğan, “Dedik ki bu Türkiye için bir beka sorunudur. İnsanlar birbirlerine kem gözlerle bakmaya başlamış. 44 bin insan hayatını kaybetmiş. Biz bu kandırmacaya devam edemeyiz. Böyle bir şey olamaz. kafamızı kuma gömemeyiz. Gencecik fidanlar toprağa düşmesin, analar ağlamasın dedik. Ve her konuda çözümden yana adım attık. Kıbrıs meselesinde AB meselesinde, çözüm sürecinde hep çözümden yana tavır takındık” dedi.

Akdoğan, “Şimdi birileri diyor ya Türkiye bölündü, bölünüyor. Arkadaş sen zihninden bölmüşsün ve büyümüş sorun derinleşmiş. Şırnak’a gidemiyorsun, Van’da siyaset yapamıyorsun. Hakkari’de bayrak sallayamıyorsun. Diğeri Trabzon’a gidemiyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bütün buralara biz gittik. Devlet artık vatandaşını kucaklıyor” diye konuştu.

Devletin hizmet yaptığını ve el uzattığını iddia eden Yalçın Akdoğan, buna karşılık PKK’nin baskı ve tehditte bulunduğunu öne sürdü. "Devletin demokratikleştiğini, ancak örgütün hala aynı olduğunu" savunan Akdoğan, “Bugün Kürtlere kim zulmediyor, Kürdün yolunu kim kesiyor, Kürtlerden kim haraç alıyor, Kürtlerin çocuğunu kim dağa kaldırıyor, kim oy kullanmaya giderken yolunu kesiyor, kim baskı yapıyor, tehdit ediyor? Bunların çok iyi görülmesi, anlaşılması gerekiyor” dedi.

Seçimlere değinen Akdoğan, “Eski Türkiye’ye geri dönmek isteyenlerle Yeni Türkiye’yi kurmak isteyenler arasında bir referandum olacak. Ama birileri daha önemsiyor. Onlar da hayat memat meselesi görüyor. Kim bunlar? Darbeci, vesayetçi anlayış. Ak Parti tekrar kazanırsa bize yeni Türkiye’de ye yok diyorlar. Evet, size yeni Türkiye’de yer yok. Derin devlet yapılanmalarına yeni Türkiye’de yer yok. Paralel Devlet yapılanmalarına yer yok. KCK’ya, mafya yapılanmalarına yeni Türkiye’de yer yok” ifadelerini kullandı.

Muhalefetin vaatlerini de eleştiren Yalçın Akdoğan, “Şimdi başka palavralara sarıldılar. Nedir o? Ben 3 fazlasını veririm, 5 fazlasını veririm. Bu bir siyaset mi? Ortaya bir proje koyuyorlar mı? Yok. Kendileri zaten proje. Vizyon koyuyorlar mı? Yok. Kardeşim sen siyasi bir partisin. Senin siyasetin ne, hangi siyaseti öneriyorsun? Ben daha fazlasını veririm. Bu bir siyaset anlayışı değil. Bu bir popülizm ve bu yaklaşım, işte Türkiye’yi IMF’ye nasıl köle yapabilirim, bunun anlayışı” dedi.

"Bu anlayış son çare olarak HDP’ye sarıldı" diyen Akdoğan, “Artık dediler ki son çare bir tane küçük parti var, onun kuyruğuna takıldılar. Bir o dışarıda kalmıştı, onu da aldılar içeriye, şer cephesine” diye konuştu.

"HDP şer cephesinin yeni taşeronu ve tetikçisi" diyen Akdoğan şöyle devam etti:

“Düne kadar bütün bunlara demediğini bırakmayan, kapatılması için alkış tutan, Kürt meselesinin çözümünde sürekli zorluk çıkartan, en ufak bir destek vermeyen, hatta bu sorunu üreten zihniyet onlarla kol kola girdiler. Millet bunu görmüyor mu? Bu anlayışlar nasıl yan yana gelebilir? Ama şeytanla işbirliği yaparlar, ne gerekiyorsa yapıyorlar ama bu seçimde bu yine tutmayacak. Bunlar aynı zihniyet. CHP zihniyetinin HDP ambalajı ile Güneydoğuda Kürtlere satmaya çalışıyorlar. Çünkü aynı şehir söylüyorlar. Ben diyor din dersini kaldıracağım, diyaneti kaldıracağım, Ermeni soykırımını tanıyacağım."

HDP’li bazı vekillerin barajla ilgili açıklamalarına da değinen Yalçın Akdoğan, “Şimdi birileri diyor ki barajın altında kalırsak şöyle olur, böyle olur. Hiçbir şey de olmaz. Süper olur, çok güzel olur. Niye biliyor musunuz? Çünkü AK Parti bu süreci başlattığında 2005’te, bunlar var mıydı? Öyle bir parti var mıydı? Bunların mecliste bir tane vekilleri mi vardı? Ne barajı geçmişlerdi, ne mecliste varlardı. Bu süreci Tayyip Erdoğan başlattı, AK Parti başlattı. Bu sürecin sahibi AK Parti hükümetidir” dedi.

Akdoğan, “Şimdi diyorlar ya çözüm yeri meclis olsun. Kardeşim komisyon kurduk, sen üye vermedin ya. Söyleyecek sözün yok, ne diyeceğini bilmiyorsun. Bunlar herhangi bir şeyi çözebilir mi? Bu yüzden bu sürecin sahibi AK Parti’dir ve biz bu süreci devam ettiriyoruz. İnşallah sonuca da ulaşacaktır” şeklinde konuştu.

Çözüm sürecinde HDP’nin, hükümetten sürekli talepte bulunduğunu belirten Akdoğan, AKP olarak yüzlerce adım attıklarını, iddia etti.

Akdoğan, HDP’yi eleştirerek, “Bir de utanmadan konuşuyorsunuz. Sanki bütün bunlar sizin varlığınızla oluyor. Böyle bir şey yok değerli kardeşlerim. Sen hem elimde silah olsun hem siyaset olsun, ben ikisini de aynı anda kullanayım diyorsun, böyle bir demokrasi olmaz. Sen silahları gömersin, böyle bir örgüt ortada kalmaz, ondan sonra siyaseten yükselirsin. Hem ben siyaseten yükseleceğim hem silahlı güç olarak yükseleceğim, bunun adı da demokrasi olacak. Böyle kandırmaca olmaz. Senin yarın herhangi bir sıkıntıda tehdit etmeyeceğin, şantaj etmeyeceğini kim garanti edebilir? Hem böyle bir samimiyetsizlik mi var, ben barajı geçersem bu oyunu kabul ederim, geçmesem giderim, şunu yaparım, bunu yaparım. Böyle tehdit ettiler. Türkiye’de iktidar olmuş partiler barajın altında kaldı, dağa mı çıktılar, masayı mı tekmelediler? Biz bu oyunu oynamıyoruz mu dediler? Sen demokrasiye inanıyorsan bunların hepsini içine sindireceksin. Ve millet karar verecek. Kimin barajı geçip kimin geçmeyeceğini” diye konuştu. (HABER MERKEZİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kamu işçisi hedefte

Kamu işçisi hedefte

Ücretleri baskılayan Erdoğan-Şimşek programının yeni hedefi toplu sözleşme sürecine giren 600 bin kamu işçisi. Sendikal bürokrasi eliyle işçiden kaçırılan sözleşme taslağı, iktidar medyasına sızdırıldı. “Taleplerimizi karşılamıyor” diyen işçiler öfkeli. Ekonomide, iç ve dış politikada sıkışan Saray iktidarı, toplumu yönetebilmek için yasaklara, gözaltılara ve tutuklamalarla sarılıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
'Heybeden’ her gün yeni bir soruşturma çıkıyor. Yargı sopasıyla topluma gözdağı verilmek isteniyor.

Evrensel'i Takip Et