'Dibe vurduğumuz noktada HDP tek umut'
'Büyük İnsanlık Mitingi' için Adana’da bulunan HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ Garden Otel toplantı salonunda demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve akademisyenlerle bir araya geldi.

“Büyük İnsanlık Mitingi” için Adana’da bulunan HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ Garden Otel toplantı salonunda demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve akademisyenlerle bir araya geldi. Mardin Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk’ün de katıldığı toplantıda katılımcılara hitap eden Demirtaş, “Türkiye’de ve Ortadoğu’da umutsuzluğun bu kadar dibe vurduğu noktada ‘Hâlâ umudumuzu, insani değerlerimizi yitirmedik’ demeye ihtiyaç vardı” diyerek “HDP’ye verilmiş her oy bu topraklarda insanlık öldü mü yaşıyor mu? Bunun cevabı. Sadece barajı aşma meselesi değil” şeklinde konuştu.
ÜRETKEN TÜRKİYE YARATACAĞIZ
Açılış konuşmalarını yapan Adana İl Eş Başkanları Hüseyin Yıldız ve Meral Tatar’ın ardından sözü alan Figen Yüksekdağ, “Bu zamana kadar Adana topraklarında ürettiğimiz bütün zenginlikleri kurutanlar, tarımsal üretimi darbeleyerek adeta yok edenler, Adana gibi üretkenliği bu kadar büyük bir kenti yoksulluğa mahkum edenler 7 Haziran’da halkımızdan gereken cevabı alacaklar” dedi. Türkiye’nin yeniden üretken olabilmesi için barış dilinin çok önemli olduğunu vurgulayan Yüksekdağ, “AKP’nin siyasal faaliyetlerinde gördüğümüz tek şey savaş, gerilim ve kutuplaştırma dilidir. Hırsızlık ve yolsuzluk uygulamalarıdır” dedi. AKP’nin halkın insani dinamiklerini, emek gücünü, potansiyelini kemirmesine ve tüketmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Yüksekdağ, “Yeni yaşam bildirgemizle, üretken ve kendisini geliştiren büyük insanlığın çağrısını yaptık. Adana’nın sahip olduğu üretken doğanın yeniden canlandırılması için bu büyük insanlık programını ileri taşımamız gerekiyor” dedi.
İSTİKRARSIZLIĞI FRENLEYECEĞİZ
Bir parti olarak sandıktan başarılı çıkmayı önemsediklerini dile getiren Demirtaş, “Sadece HDP’nin temsiliyeti için destek istemiyoruz. Mevzu seçim kazanma mevzusunun çok ötesinde bir durum. Bir tarafta tek adamlığı dayatan bir çizgi var, diğer tarafta eşit haklar çerçevesinde bütün kimlikleri, inançları eşit gören, Türkiye’nin sivil, özgürlükçü bir Anayasa’yla yönetilmeyi ve barış içerisinde yaşamayı hak ettiğimizi ortaya koyan bir çizgi var.” dedi. AKP’nin 13 yıl boyunca Kürt sorunundan Alevi sorununa, Kıbrıs sorunundan emekçilerin sorununa eline geçirdiği tüm fırsatları harcadığını ifade eden Demirtaş, “Bugün çıkmış beni başkan yapın diyor” şeklinde konuştu. İçeride ve dışarıda istikrarsızlığı toplumun önünde bir tehdit olarak koyan anlayışı frenleyeceklerini dile getiren Demirtaş, “Trakya’dan Karadeniz’e, Doğu’dan Akdeniz’e, İç Anadolu’dan Ege’ye her yerde güçlü bir toplumuz mesajı vermiş olacağız. Bu partinin seçim beyannamesi insanlık onurumuzun verilmiş her oy barbarca bir rejim olarak İslam adına yaptıkları bütün o kötülüklere verilmiş bir cevap olarak” dedi.
EMEKÇİNİN DOLMUŞ PARASI YOK; SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ OLSA N'OLUR?
Demirtaş, “Ülkenin bütçesinin yüzde 70’ini üretenler artık bu ülkeyi yönetmeyi çoktan hak ettiğiniz için HDP sizi temsil etmeye aday” dedi. Barış olmadan ekonominin gelişmeyeceğini dile getiren Demirtaş, “Ülkemizde seyahat hakkı var ama vatandaşın cebinde otobüs parası yoksa seyahat özgürlüğü olsa n’olur olmasa n’olur. Gençlerin cebinde kitap alacak, tiyatroya gidecek para yoksa ifade özgürlüğünden bahsedilebilir mi” diye konuştu. Adana’nın yoksul semtlerinde öğrencilerin 60 kişilik sınıflarda okuduğunu ifade eden Demirtaş, çözümün emek eksenli bir ekonomi politika olduğunu belirterek “Bunlar ekonomide hırsızı merkeze koyan bir politika yürütüyorlar” dedi. “Siz risk alırsınız, işletme kurarsınız, yurt dışından gelen büyük sermayeler risk almadan borsalara fonlar satarak zengin olur” diyen Demirtaş, 10 yılda Adana’da 10 büyük fabrikanın kapandığını belirterek “Sıcak paralarını borsaya bankaya koydular. Siz bankadan sadece onun parasını yüksek faizle aldınız. Siz battınız onlar paralarına para kattılar. Hazinenin anahtarı hırsızın elinde onu değiştirmek gerekiyor” dedi. (Adana/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et