24 Mayıs 2015 03:57

İnsan bazen gerçekten hayret ediyor

Paylaş

Fırat TURGUT

“Çengelköy hıyarı bunlaaaarr”, “Nerde bu pazarın sosyetesi nerdeeeee”...
Bu bağırışlar herkesin tahmin edeceği üzere bir semt pazarından... Pazar ise Çapa’yla Kocamustafapaşa arasında kurulu. Mevzu son zamanlarda fiyatı artan patates. Arayış ise “Hayırdır babacan ne iş” sorusunu yönelteceğimiz bir satıcı.
Ercan abinin tezgahı pazarın başladığı yerden 50 metre ileride. Tezgahının önüne gittiğim zaman hemen atılıyor:
“Buyur abi kaç kilo?”
“Alıcı değilim ben?”
“Bakıcı mısın?”
“Gazeteciyim”
Sonra başlıyoruz muhabbete. 15 senedir bu işi yapıyor Ercan abi. 20 yaşından beri İstanbul’da başlamış, İstanbul’da devam ediyor. Bölgeden bölgeye koşuyor. Ateştuğla, Gazi Mahallesi, Şehremini, Bağcılar... Sadece patates ve soğan satıyor. “Bu işin kuralı böyle” diyor: “Benim tezgahımın çevresinde başka kimse patates soğan satamaz. Ben de başka bir şey satamam. Herkesin bir yeri var.”
Sonra meselemize geliyoruz: “Eee, sen bu işin içindesin abi. Millet ne diyor buna?” Ercan abi 15 senenin birikimiyle konuşuyor: “Eskiden satışlarımız çok iyiydi. Eskiden millet de çok yiyordu, biz de kâr edebiliyorduk. Şimdi fiyatlar yükseldikçe millet az yiyor, biz az satıyoruz, az satınca da az kazanıyoruz. Fiyatlar yüksek, halk gariban...”
Salça-ekmek denildiğinde herkesin yüzünde aynı tebessüme rastladığımız halka, patates bile alamayınca nasıl gariban demeyelim ki? Öte taraftan sadece gariban halkı da ilgilendirmiyor ki patates (fiyatı değil, tek başına patates). Fakirin sofrasında yemeğe doğranıyor. Cebinde parası olan yediği zaman kumpir deniyor. Müşterinin masasında kalan patatesleri yediği için bir çocuğa dayak atmakla gündeme gelen hamburger satıcıları bile hamburgerin yanında patates vermeyi vadetmiyor mu?
Neyse dönelim muhabbetimize. Ercan abi devam ediyor: “Sosyete de alıyor. Alıyor ama yarım kilo. Ama gariban gelip 5-10 kilo alıyor. E, fakirin sofrasında patates soğan eksik olmaz. İlk defa bu kadar arttı fiyatlar. Daha önce mesela taze patates geldiği zaman, eski patates 1 liraysa yeni patates 1,5 liraya satılıyordu. Ama ben 15 sene içerisinde ilk defa bu kadar yükseliş gördüm. Biz de hayret ettik.”
Fiyat arttı, müşteri uzak, Ercan abinin de işleri iyi değil. “Eee abi ne iş peki?”
“Valla abi diyorlar ki çok Suriyeli geldi, onlar çok yiyorlar. Bir de ihracat da var. Herhalde onlardandır. Yoksa patates bu ülkede yetişiyor sonuçta.”
“Abi hadi ihracata ikna oldum. Bu Suriyeli meselesini kim fısıldadı kulağına?”
Ercan abi gülüyor: “Valla öyle diyorlar.”
“Peki şu an nasıl durum?”
“Şu an biraz indi fiyatlar... Bu sefer de müşteri şüpheleniyor. Fiyat inince patatesi kötü zannediyor.”
İran’dan patates ihraç edileceğini de hatırlatıyoruz Ercan Abi’ye. Ercan Abi kendisinden emin: “İhraç edilse bile millet onu yemez. Hem çok büyüktür hem de simsiyahtır. Mesela o 1 lira olsun, bizim patatesler 3 lira olsun. Biz 3 liralık patatesi satarız. Çünkü müşteri o patatesin yüzüne bakmaz. Müşteri onu aldığı zaman ikinci sefer bizim yüzümüze bakmaz. Hem bizim için kötü olur, hem müşteri için...”
Böyle işte. Düşünelim mesela. Artık, cips yemeyi seven çocuklara “Patates yeseniz daha iyi” diyen büyükler, bu fiyattan sonra bunu diyebilir mi? Ya da dedik ya salça-ekmek diye... Aynı tebessüm patates için de geçerli bu diyarda. Ama o tebessüm gariban halkın yüzüne daha çok yakışmıyor mu?
Efendiler aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yesinler ama yedikleri garibanın sofrasından eksik olmayan patates olmasın bari.
Neyse, yazının sonunu, fotoğraf için eline iki patates alan Ercan abi ve bir müşterisinin diyaloguyla getirelim:
Müşteri: Daha çok patates al eline daha iyi çıksın.
Ercan abi: Patates pahalı abla düşürürüz falan...


ERCAN ABİ’NİN NOTLARI

* Patatesin de iyisi var kötüsü var. Mesela Afyon patatesi; en güzeli odur. Mesela tüm kış Afyon patatesi satarız. Onlar kızartılınca çok yağ çekmiyor.
* Patatesin genelde haşlaması çok olur. Herhangi bir yemeğe de konulabilir. Kızartması olur. Kızartırsın, okula giden çocuğuna ekmek arası verirsin, yer. Salatası, dolması bile var.
* Patatesi en çok Karadenizliler, sonra Doğulular yiyor.
* Patates satmaya devam edeceğim.
* Pazardan kamyonuna kadar vergiler çok yüksek...

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Fatih’in yiyemediği sebze: Patates

SONRAKİ HABER

Şehirler de ölür

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa