Erdoğan’dan itiraf gibi açıklama

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Sivas’taki konuşmasında yine Cumhuriyet’i hedef aldı. Erdoğan şöyle konuştu: “Bir gazete utanmadan diyor ki: İçinde silah olmadığını söyleyen Erdoğan diyor. Var veya yok koyalım bir kenara. Sen o kadar basın ahlakından uzaksın ki bu ülkede MİT’in yaptığı bir operasyona paralelle iş tutarak dünyaya göstermenin gayretine giriyorsun. Bu casusluktur, ajanlıktır. Yargıya suç duyurusunda bulunduk, gereği yapılacaktır. Bunlar dünyadaki ağababalarına gidiyorlar. Nereye gidiyorsanız gidin. Allah’tan başka kimseden korkumuz yoktur.” 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhuriyet Meydanı'na yaptığı konuşmada 
"Manda heveslilerini, tek parti özlemiyle yanıp tutuşanları, milleti bölmenin ülkeyi parçalamanın hesabını yapan üst aklı bir kez daha mağlup etmek için pazar günü milletimizi sandığa davet ediyoruz. Sivas 7 Haziran'da sözünü sandıkta söylemeye hazır mı? Sivas üst aklın aklını başından almaya var mı? Türkiyeyi yeni Anayasası'na kavuşturmaya hazır mı? Sivas Başkanlık sistemine var mı. 3 gün. Ona göre. Durmak yok" dedi. 

HER SEÇİM YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞI

İstanbul Valiliği ve İBB'nin birlikte yaptığı fetih programını birilerinin hazmedemediğini belirten Erdoğan şöyle konuştu: 

"Yaptığı bu kutlamayı hazmedemediler. Biz bu kutlamayı her yıl yapacağız. İstanbul'un fethi sıradan bir fetih değil. Bundan birileri rahatsız oluyor. Zannediyor musunuz Bizans dünde kaldı. Bugün de Bizans'ın kalıntıları var. Ama biz onlara rağmen, yürüyoruz, onlara rağmen yürüyeceğiz. Rahatsız oldular. Dediler ki, 'Türk yıldızlarının orada ne işi vardı' dediler? Türk yıldızları Cumhurbaşkanının daveti ile oraya gelmiştir. Belki de ilk defa 1.5 - 2 milyon insanın huzurunda bu gösteriler yapılmış ve milletimiz o gün bir başka özgüven kazanmıştır. Silahlı kuvvetlerimize teşekkür edeceğine, nasıl olur diyorlar. Sen daha Cumhurbaşkanlığı makamının ne olduğunu bilmiyorsun. Bu memlekette her seçim bir bakıma kurtuluş savaşıdır. DP'nin iktidara geldiği seçimleri bu millet kurtuluş günü olarak ilan etmiştir. Arkasından 27 Mayıs darbesi geldi. 70'lerin kara günlerine şahit olduk. Rahmetli Özal'lı bir parça nefes alan bu millet, 90'lı yıllarda yeniden krize boğuldu. Milletimiz bu koalisyon dönemini 2002'de bizimle sona erdirdi. Biz kimden almıştık DSP, MHP, ANAP'tan almıştık. Kaç yıllığına millet vermişti. 5 yıllık. 3.5 yıl kaçıp niye kaçıp gittiler. Niye yürütemediler. Çünkü Sakarya, Düzce, Bolu, Kocaeli depreminin altında kaldılar. Yürütemediler. Bunlara zaten 5 koyun ver kaybeder gelirler. Senin yapacağın iş değil bu iş. 25 bankayı batırdınız, 50 milyar dolar yük bıraktınız. Bunları biz hallettik. IMF'ye bunlar borçlandı, 23.5 milyar dolar biz ödedik. Merkez Bankası bizim milli bankamız değil mi. Hani milliyetçiydiniz. Şimdi 122 milyar dolar var kasada. Milliyetçi biziz. Biz öyle kafatası milliyetçisi değiliz. Biz milletini seven milliyetçiyiz. Farkımız bu. Pazar günü bir seçim. Bunun rafesindeyiz. Yine bir kurtuluş savaşının içindeyiz. Biz yeni Türkiye'nin inşaası için canla başla çalışırken karşımızda bir eski Türkiye koalisyonu var. Musluklardan kan akıtan parti ile milliyetçi olduğunu iddia eden parti kol kola girdi, yerini aldı.

BUNLAR DAĞDAN YÖNETİLİYOR

Batman'da pankart açıyorlar. 'Barajı aşamazsak meskenimiz dağlardır' diyorlar. Çünkü bunlar dağdan yönetiliyor. Bunlar silahı bırakmadılar. O eş başkanlardan biri sokağa davet etmedi mi? 50 kişi öldü. Ölenler Kürt, öldürülenler Kürt. Bunlar nasıl oluyor da benim Kürt kardeşimin temsilcisi oluyor. Mesele bu. Şimdi aydın geçinen 200 kişi bildiri yayınlamış. Bunlar aydın değil karanlık karanlık. 50 kişinin ölümüne neden olan bu zihniyete destek verenler nasıl oluyor da aydın oluyor. Bu ülkenin geleceğini karartmak isteyenlere destek verenler nasıl olur da aydın olur." 

ALLAH'TAN BAŞKA KİMSEDEN KORKUMUZ YOK

90 siyasi partinin olduğu bir ülkede kendisini diktatörlük ile suçlayanlar olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan bunların iftira ve meşhur komünist rejimlerin kalıntıları olduğunu belirtti. MHP Lideri Devlet Bahçeli'yi, HDP'yi meclise girmesi için çalıştığını iddia eden Erdoğan şöyle devam etti: 

"Biz analar ağlamasın diye çözüm sürecini yürütürken bize demediklerini bırakmayanlar şimdi gidip anaları ağlatanların kendileriyle al takke ver külah birlikte yol yürüyorlar. Hayatta bir araya gelebilecekleri düşünülmeyenler şimdi bir araya geliyor. Paralel yapı denen ihanet şebekesi Suriye'ye gönderdiğimiz yardımlar için bize dünyaya düşman ilan ederken desteği bunlardan alıyor. Bir gazete utanmadan diyor ki, 'İçinde silah olmadığını söyleyen Erdoğan' diyor. Var veya yok koyalım bir kenara. Sen o kadar basın ahlakından uzaksın ki bu ülkede MİT'in yaptığı bir operasyona paralelle iş tutarak dünyaya göstermenin gayretine giriyorsun. Bu casusluktur, ajanlıktır. Yargıya suç duyurusunda bulunduk, gereği yapılacaktır. Bunlar dünyadaki ağababalarına gidiyorlar. Nereye gidiyorsanız gidin. Allah'tan başka kimseden korkumuz yoktur. Bölücü örgüt insanların kanını döküyor, canını alıyor. Bunlar oradaki sigara izmaritlerinin reklamını yapıyor. Van'da belediyenin billboardlarından musluktan kan akıyor. Bunlar kandan besleniyor. Neymiş ağaç kesmiyorlarmış. Takır takır insanları katlediyor bunlar. Ana muhalefet derseniz ne yaptığını bilmez halde kendini bırakmış öbürleri için çalışıyor."

'PAZAR GÜNÜ SANDIKLARI PATLATIYOR MUYUZ'

TRT'de katıldığı canlı yayında altın klozet ile ilgili CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na yaptığı çağrıyı hatırlatan Erdoğan şöyle konuştu:

"Bunların yalan karakterleri haline geldi. Kılıçdaroğlu yatıyor kalkıyor altın klozet. Ne dedim yayında. 'Gel gez bak. Bir tane altın klozet kapağı olan varsa ben bu makamı bırakacağım. Sen ispat edemezsen CHP'nin başından ayrılmaya var mısın' dedim. Gidemez. Akşam bir yalan sabah bir yalan. Baykal'ı da böyle aldatmadı mı? Gazetecilere önce 'aday değilim' dedi. Adam CD'den, kasetten gelmiş bir genel başkan. Kars'taydım. Kars'a gitmiş 'Et Balık Kurumunu, Et Süt Kurumuna dönüştüreceğim' diyor. Ben Başbakanlığım dönemimde burayı et süt kurumuna dönüştürdüm zaten. Şu anda et süt kurumu olarak çalışıyor. Yalancıdan siyasetçi olmaz. Çıkmış bir diğeri de diyor ki, Bahçeli, 'harçları kaldıracağım' diyor. Harçları ben Başbakanlığım dönemimde kaldırdım zaten. Ne olursa olsun Pazar günü ben inanıyorum ki eski Türkiye koalisyonunun bittiği gün olacaktır. Pazar günü sandıkları patlatıyor muyuz. Pazar günü Türkiye'nin tamamıyla birlikte rekor bir katılımla sandıklara sahip çıkıyor muyuz. Sivas'ı bugün İnşallah bu heyecanınız pazara kadar değil mezara kadar sürecek." (DHA)