08 Haziran 2015 10:26

Meclis'te koalisyon aritmetiği

13 yıldır AKP Hükümeti ile yönetilen Türkiye'de koalisyon hesapları yeniden gündemde.Vatandaş, hiçbir partiye tek başına hükümet kurma şansı vermezken, seçim sürecinde anayasayı, yasaları, teamülleri çiğneyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da hükümetlerin oluşmasında adeta kilit oldu. Yeni hükümeti bir bakıma Erdoğan ve MHP belirleyecek gibi gözüküyor.

Paylaş

Sultan ÖZER
Ankara

13 yıldır AKP Hükümeti ile yönetilen Türkiye'de koalisyon hesapları yeniden gündemde.Vatandaş, hiçbir partiye tek başına hükümet kurma şansı vermezken, seçim sürecinde anayasayı, yasaları, teamülleri çiğneyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da hükümetlerin oluşmasında adeta kilit oldu. Yeni hükümeti bir bakıma Erdoğan ve MHP belirleyecek gibi gözüküyor.

AKP'nin işbaşına geldiği 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde, Bülent Ecevit Başbakanlığında, DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümeti vardı. Bir yandan 2001 krizi, bir yandan uluslararası sermayenin giderek artan baskıları koalisyon hükümetini erken seçim kararına zorlamış ve Ecevit de “anayasa fırlatma” olarak ifade edilen bir krizin doğmasının ardından, erken seçim kararı almıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim sürecinde sürekli “biz olmazsak, koalisyonlar dönemini hatırlayın” diye tehdit etmişti, buna rağmen vatandaş “tek parti diktatörlüğündense koalisyon daha iyi” dedi.

CUMHURBAŞKANININ ROLÜ

Şimdi Türkiye'nin önünde hükümeti kimlerin, nasıl kuracağı tartışmaları var. YSK'nin kesin seçim sonuçlarını açıklamasının, milletvekillerinin mazbatalarını alıp, yemin etmeleri ve Meclis Başkanlık Divanı'nın oluşumunun ardından Cumhurbaşkanı Anayasa'nın 109. maddesine göre bir partiyi hükümeti kurmakla görevlendirecek. Anayasa'nın 109. maddesinde, “Başbakan, Cumhurbaşkanı'nca, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından atanır” ifadesi yer alıyor. Bu madde, Cumhurbaşkanına hükümeti kurmakla görevlendirme konusunda bir sınırlama getirmiyor; yani Cumhurbaşkanı hükümeti kurma görevini en büyük partinin genel başkanına veya herhangi bir milletvekiline verebilir. Bugüne kadarki teamüller ise, hükümet kurma konusunda en fazla oy alan parti liderinin görevlendirilmesi şeklinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuda teamülleri tanır mı? Şimdiden kestirmek zor.

MHP 'ARKA BAHÇE' OLUR MU?

Koalisyonlar konusunda çeşitli senaryolar konuşuluyor. Şimdi bu senaryolara bir göz atmakta fayda var, ancak tüm senaryolarda 80 vekil çıkaran MHP kilit parti durumunda. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tavrı da bu senaryoların hayata geçirilmesinde önemli olacak. Teamüller yani bugüne kadarki uygulamalar 63. hükümet için AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu işaret ediyor. Cumhurbaşkanı Davutoğlu'na hükümet kurma görevini vermesi halinde hangi koalisyon senaryoları gerçekleşebilir? 80 milletvekili ile yüzde 10 barajını yıkarak Meclis'e giren HDP'nin AKP ile koalisyon kurması söz konusu değil. Zira HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş konuşmalarında bu kapıyı kapamıştı. Nitekim seçim sonuçları açıklandıktan sonra da AKP ile bir koalisyonun içinde olmayacaklarını net bir şekilde ifade etti. Zira, barajı aşmasında HDP'ye gelen “emanet” oyların bir bakıma şartı da “AKP'ye koalisyon ya da dışarıdan destek vermemesi” idi.

PAZARLIK PAYI İÇİN

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, parti yöneticileri de CHP'nin AKP ile bir koalisyon kurması ya da dışarıdan destek vermesinin söz konusu olmayacağını ifade etmişti. Geriye tek seçecek kalıyor Davutoğlu için MHP. Sonuçlar üzerine değerlendirme yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Biz asla koalisyonda yer almayız” demedi, pazarlık payını yükseltmek için “AKP, CHP, HDP geniş tabanlı koalisyon hükümeti” önerdi. Ancak, AKP -MHP koalisyonu veya MHP'nin dışarıdan destek verdiği bir AKP azınlık hükümeti de konuşulan senaryolar arasında.

Meclis  550 milletvekilinden oluşuyor. Tek başına hükümet kurmada ifade edilen 276 sayısı, Meclis'in salt çoğunluğu yani yarıdan bir fazlasını ifade ediyor. Davutoğlu MHP'nin desteğini alır, bakanlar kurulu listesini de Cumhurbaşkanı onaylarsa, Meclis'ten güvenoyu alabilme sayısını aşıyor, zira iki partinin sayısı 338 sandalyeye ulaşıyor.

AZINLIK HÜKÜMETİ

Cumhurbaşkanı'nın görevlendirmesinin ardından Davutoğlu koalisyon şansı bulamazsa, azınlık hükümeti de söz konusu olabilir. Bu durumda Meclis'teki güven oylaması sıkıntısı gündeme geliyor. Anayasanın 112. maddesi, “Güven istemi, ancak üye tam sayısının salt çoğunluğuyla (276)  reddedilebilir” diyerek, 276 sayısını bulamayan hükümetin, Cumhurbaşkanı tarafından onaylansa bile düşürülebileceğini gösteriyor. Bu durumda AKP 276'yı bulabileceği 16 milletvekilinin peşine düşebilir ki, buna şimdiden “imkansız” gözüyle bakılıyor.

Burada yine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa'da bağlayıcı bir hüküm olmaması nedeniyle kilit rolde. Anayasa'nın 116. maddesi, “yeni seçilen Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Başkanlık Divanı seçiminden sonra 45 gün içinde Bakanlar Kurulu'nun kurulamaması halinde Cumhurbaşkanı TBMM Başkanı'na danışarak seçimlerin yenilenmesine karar verebilir.” diyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AKP hükümetinin yeni kabinesini onaylarsa hükümet kurulmuş sayıldığı için, Meclis'te güvenoyu alamasa bile, anayasanın tanıdığı 45 günlük süre dolacağı için erken seçim kararı alabilir” senaryosu da konuşulanlar arasında. Anayasadaki boşluk ve Erdoğan'ın geniş yetkileri ile ülkeyi yeniden bir seçime götürebileceği ifade ediliyor.

HDP DESTEKLİ CHP-MHP KOALİSYONU

Başka bir koalisyon senaryosu da CHP-MHP-HDP arasında. Bu ise bir yandan Erdoğan'ın böyle bir koalisyona, hükümet kurma yetkisi vermeyeceği, bir yandan da MHP'nin HDP ile bir araya gelmeyebileceği tartışmalarını getiriyor.  HDP'nin; çözüm sürecinin devam ettirilmesi şartıyla böyle bir koalisyona içinde veya dışında kalarak destek verebileceği konuşuluyor. MHP için de “Öcalan'ın yargılandığı dönemde idam kararı MHP'nin imzasıyla kaldırıldı” deniliyor. Böyle bir koalisyonun kurulması halinde kurulacak hükümet 292 sandalyeye sahip oluyor.

HDP'nin belli koşullarla dışarıdan destek vermesi halinde, “bir-iki yıl içinde erken seçime gitme, örneğin 17-25 Aralık operasyonlarının ardından AKP'nin oyları ile “aklanan” bakanlar hakkındaki soruşturma komisyonunun yeniden kurulması, cumhurbaşkanlığı yetkilerinin sınırlandırılması vb” şartlarda CHP-MHP azınlık koalisyonu kurulması da gündeme gelebilir. Ama bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a görev vermesi konusunda oldukça baskı gerekecek gibi gözüküyor.

ÖNCEKİ HABER

Demirtaş: Ne onu başkan yaptık ne seni başbakan

SONRAKİ HABER

Bombalı saldırıda yaralananlar: Gereken cevabı sandıkta verdik

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa