28 Ocak 2003 22:00
Hükümet ABD'ye teslim oldu
Davos'ta ABD Dışişleri Bakanı Powell ile görüşen Başbakan Gül, Irak'a saldırmaya hazırlanan ABD'yle mutabakata vardıklarını söyledi.
Irak konusunda "barışçıl çaba" göstermekle övünen Başbakan Gül, Irak'a saldırmak için gün sayan ABD'yle anlaştı. Siyasal ve askeri açıdan ABD'nin isteklerine temel noktalarda teslim olan AKP hükümeti, "ekonomik unsur" üzerinden pazarlık yürüttü ve sadece "maliyetin hızlı bir şekilde karşılanması" şartıyla ABD'yle mutabakata vardı. Anlaşmayı, "Irak konusunda en kötü şartlara karşı hazırlıklı olmak gerekir" diyerek gerekçelendiren Başbakan Abdullah Gül, "Vardığımız mutabakat şudur: Gayet elastik olacağız zararların hesaplanmasında" dedi.
Powell görüşmesi Davos ve Strosbourg'a yaptığı ziyaretlerin ardından yurda dönen Gül, Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Davos'taki temasları hakkında bilgi veren Gül, burada ikili görüşmelerde bulunduğunu, bu görüşmeler içinde en önemlilerinin, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ile yaptıkları görüşme olduğunu kaydetti. Powell ile 1.5 saatlik görüşmede, Irak sorununun ele alındığını ifade eden Gül, görüşmenin faydalı geçtiğini söyledi. Gül, ABD'yle anlaşmasına rağmen, Irak konusunda Türkiye'nin başlattığı son girişimin Davos'ta ilgiyle takip edildiğini, Türkiye'nin aldığı inisiyatifin ve savaşsız bir şekilde barış arama girişiminin çok büyük bir takdir gördüğünü vurgulamayı da ihmal etmedi. Davos'un ardından Strasbourg'a geçtiğini ve burada Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde bir konuşma yaptığını anımsatan Gül, "Buraya en son 1988'de Özal gitmişti. O tarihten bu yana giden olmadı. Bu ziyaret o açıdan da önemliydi" dedi. Başbakan Gül, gezinin yararlı ve Türkiye'nin çıkarlarına olduğunu ifade etti. Toparlamaya çalıştı... Bir gazetecinin, "ABD ile yapılan görüşmelerde bir paket konusunda uzlaştığınızı açıkladınız. İçeriği konusunda bilgi alabilir miyiz" sorusu üzerine Gül, durumu toparlamaya çalıştı. Türkiye'nin şu andan itibaren Irak krizinden etkilendiğini, 1. Körfez Savaşı'nda çok büyük ekonomik kayba uğradığını söyleyen Gül, aynı olumsuz gerçeklerle karşı karşıya kalmamak için çeşitli görüşmeler yapıldığını ifade etti. ABD ile yapılan görüşmelerde askeri, siyasi ve ekonominin beraber gittiğini belirten Gül, "Şimdiye kadar herhangi bir sözümüz, herhangi bir anlaşma söz konusu değildir. Varılan nihai bir şey yoktur" iddiasında bulundu. Ardından, metot üzerinde bir anlaşma olduğunu ifade ederek önceki cümlesiyle çelişen Gül, "Bu metotta bir savaş olursa zararının ne olacağı henüz bilinmemektedir. Bir savaş olursa ne kadar süreceği bilinmemektedir. Bunlar hiç arzu etmediğimiz, en kötü senaryolardır. En kötü şartlara karşı da muhakkak ki hazırlıklı olmak gerekir. Bunun için vardığımız mutabakat şudur: Bu zararların hesaplanmasında gayet elastik olacağız . İkincisi, çok çabuk bir uygulamaya geçilecektir. Böyle bir metot üzerinde mutabakat söz konusudur" diye konuştu.
Bağdat'a gitmiyor Gül, bir soru üzerine Bağdat'a planlanan bir gezinin söz konusu olmadığını bildirdi. Başbakan Abdullah Gül, Bush'un hafta sonuna kadar bölge ülkeleriyle yapacağı toplantı konusunda Türkiye'ye bir davet olup olmayacağına ilişkin soru üzerine, "Şu anda buradayız. Savaşı önlemeye yönelik her türlü katkıyı yapmaya hazırız" diye konuştu.
Powell görüşmesi Davos ve Strosbourg'a yaptığı ziyaretlerin ardından yurda dönen Gül, Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Davos'taki temasları hakkında bilgi veren Gül, burada ikili görüşmelerde bulunduğunu, bu görüşmeler içinde en önemlilerinin, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ile yaptıkları görüşme olduğunu kaydetti. Powell ile 1.5 saatlik görüşmede, Irak sorununun ele alındığını ifade eden Gül, görüşmenin faydalı geçtiğini söyledi. Gül, ABD'yle anlaşmasına rağmen, Irak konusunda Türkiye'nin başlattığı son girişimin Davos'ta ilgiyle takip edildiğini, Türkiye'nin aldığı inisiyatifin ve savaşsız bir şekilde barış arama girişiminin çok büyük bir takdir gördüğünü vurgulamayı da ihmal etmedi. Davos'un ardından Strasbourg'a geçtiğini ve burada Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde bir konuşma yaptığını anımsatan Gül, "Buraya en son 1988'de Özal gitmişti. O tarihten bu yana giden olmadı. Bu ziyaret o açıdan da önemliydi" dedi. Başbakan Gül, gezinin yararlı ve Türkiye'nin çıkarlarına olduğunu ifade etti. Toparlamaya çalıştı... Bir gazetecinin, "ABD ile yapılan görüşmelerde bir paket konusunda uzlaştığınızı açıkladınız. İçeriği konusunda bilgi alabilir miyiz" sorusu üzerine Gül, durumu toparlamaya çalıştı. Türkiye'nin şu andan itibaren Irak krizinden etkilendiğini, 1. Körfez Savaşı'nda çok büyük ekonomik kayba uğradığını söyleyen Gül, aynı olumsuz gerçeklerle karşı karşıya kalmamak için çeşitli görüşmeler yapıldığını ifade etti. ABD ile yapılan görüşmelerde askeri, siyasi ve ekonominin beraber gittiğini belirten Gül, "Şimdiye kadar herhangi bir sözümüz, herhangi bir anlaşma söz konusu değildir. Varılan nihai bir şey yoktur" iddiasında bulundu. Ardından, metot üzerinde bir anlaşma olduğunu ifade ederek önceki cümlesiyle çelişen Gül, "Bu metotta bir savaş olursa zararının ne olacağı henüz bilinmemektedir. Bir savaş olursa ne kadar süreceği bilinmemektedir. Bunlar hiç arzu etmediğimiz, en kötü senaryolardır. En kötü şartlara karşı da muhakkak ki hazırlıklı olmak gerekir. Bunun için vardığımız mutabakat şudur: Bu zararların hesaplanmasında gayet elastik olacağız . İkincisi, çok çabuk bir uygulamaya geçilecektir. Böyle bir metot üzerinde mutabakat söz konusudur" diye konuştu.
Bağdat'a gitmiyor Gül, bir soru üzerine Bağdat'a planlanan bir gezinin söz konusu olmadığını bildirdi. Başbakan Abdullah Gül, Bush'un hafta sonuna kadar bölge ülkeleriyle yapacağı toplantı konusunda Türkiye'ye bir davet olup olmayacağına ilişkin soru üzerine, "Şu anda buradayız. Savaşı önlemeye yönelik her türlü katkıyı yapmaya hazırız" diye konuştu.