‘Büfede bile adalet yok’

Daha önceden 2 tane seyyar arabası olduğunu ve zabıtaların arabasını kaldırdığını, sonrasında da büfe açtığını söyleyen Keleş, “İki sene seyyarlık yaptım. İki sene sonra belediye zabıtaları arabalarımı kaldırdı, ‘seyyarlık yasak’ diyerek. Biz de ‘kader’ dedik, ‘kısmet’ dedik razı olduk. Biraz zaman geçti, 3-5 ay geçti, bir özürlü arkadaşımız koydu büfesini. Buna da dedik belediyemizdir, sakata kol kanat germiş, bu da güzel bir şeydir. Ama aradan bir sene geçti geçmedi, karşıya bir büfe geldi, torpilliymiş, ‘benim ağam var, paşam var’ diyor. Kira vermiyor, vergi vermiyor. Burada dört tane büfe var hiçbiri kira vermiyor” diyerek yaşadığı süreci anlatıyor. Devlet Hastanesi bahçesinde kendisinin dışında olan 4 büfenin de “çeşitli mevkiler”le ilişkileri nedeniyle kira ya da vergi vermediğini ileri süren Keleş, kendisinin ise yıllık 17 bin lira vergi vermesinin adaletli bir uygulama olmadığını söylüyor.

‘SEÇİMLERDEN SONRA TORPİL ARTTI’

Diğer büfe sahiplerinden birinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün akrabalarından dolayı torpilli olduğunu ileri süren Keleş seçimlerden sonra torpillilerin sayısının arttığını savunuyor. Belediyeye şikayet dilekçesi yazdığını, dilekçe sonrasında Maliye’den gelen görevlilerin de kendisine ‘bunların büyük torpilleri var. Bizim gücümüz yetmez’ dediğini iddia eden Keleş, herkese eşit muamele yapılması gerektiğini düşünüyor.

“Bu büfeleri vermişler, hayır olsun diye vermişler. Hayır olsun ama kendi ceplerinden hayır işlesinler, amenna. Bunlar sakat değil, özürlü değil bunlara bir iş versin fabrikasında ona da razıyım. Mesela şurada taksi esnafımız var. Şimdi buraya bir tane taksi verse, kira almasa, şimdi bu hayır mı oluyor? Yoksa esnafımıza eziyet mi olur?​” diyen Keleş, “Biz hakkımızı istiyoruz. Lütfen kim yapıyorsa bu torpilleri, belediyeden de oluyorsa bu haksızlıkları gidersinler” diyerek talebini iletiyor. (Kayseri/EVRENSEL)