'Yolsuzluklar AKP'nin içinde'

Meclis Genel Kurulu, ülkenin içine sürüklendiği yolsuzluk batağının belgesi olan Yolsuzluk Komisyonu Raporu'nu tartıştı. Milletvekillerinin ilgisiz kaldığı görüşmelerde, komisyon üyesi Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Erdoğan ve iki bakanı hakkındaki iddiaları "havada" kaldı. Katılımın çok az olduğu, katılanların da belediyelerin tartışılması dışında ilgisiz kaldığı görüşmelerde, CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve iki bakanı hakkındaki iddiaları dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın mal varlığını araştıran savcının görevden alındığını, Erdoğan'ı suçlu gören bilirkişi raporunun yok sayılarak yerine aklayan yeni bir bilirkişi atandığını ve raporun da bu şekilde hazırlandığını ifade etti. Erdoğan'ın bu şekilde aklandığını, ancak en vahimi Hazine avukatının Yargıtay'a temyiz başvurusu yapmaması olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, bir soru önergesi ile Hazine'nin kaç davasının Yargıtay'a götürülmediğini, kaçının götürüldüğünü sorduğunda, "Bu konuda kayıt yok" yanıtı aldığını aktardı. Belediyelerde yaşanan yolsuzluklara ilişkin hiçbir belgenin, raporun gelmediğine de işaret eden Kılıçdaroğlu, raporların bakanlıklarda müsteşarlar eliyle komisyona gönderildiğini, müsteşarların da belediyelerin raporlarını ayıkladığını söyledi. Kılıçdaroğlu TİSK'in Meksika'ya götürdüğü Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Devlet Bakanı Güldal Akşit'in, TYT Bank'ı batıran patronlar tarafından karşılandığını da belirterek, bu üç bakanın istifa etmesini istedi. Komisyon Başkanı AKP'li Azmi Ateş'in belediyeleri, dolayısıyla Erdoğan'ı savunması ise tartışma yarattı. Ateş, sadece İstanbul Belediyesi'nden değil, İzmir, Adana belediyelerinden de rapor gelmediğini belirttikten sonra, Kemal Alemdaroğlu ile Kemal Gürüz'ün yolsuzluk iddialarına atıfta bulundu.