Zana'dan kardeşlik çağrısı

Leyla Zana, Avrupa Parlamentosu tarafından 1995 yılında verilen "Sakharov Düşünce Özgürlüğü" ödülünü dün aldı. Zana, ödül töreni sırasında Avrupa Parlamentosu'nda Kürtçe ve Türkçe bir konuşma yaptı. Böylece Avrupa Parlementosu'nda ilk kez Kürtçe konuşulmuş oldu. Konuşmasında halkların ve kültürlerin kardeşliğine her zaman inandığını belirten Zana, iki ayrı dilde konuşma yapmasının bu inancı ifade ettiğini söyledi. Zana, Kürt sorununun çözümü için öncelikle adının konulması gerektiğine dikkat çekti. Milletvekili seçildiğinde Türkiye Meclisi'nde Kürtçe ve Türkçe yemin ederek halkların kardeşliğine dikkat çekmek istediğini hatırlatan Zana, daha sonra girdiği cezaevinde bu inancından hiçbir şey yitirmediğini vurguladı.

Kürtçe devam etti Özgürlük, adalet ve eşitlik mücadelesinin bedelsiz olmayacağını ifade eden Zana, Türkçe olarak başladığı konuşmasına, "Konuşmama kendi anadilimde devam etmek istiyorum" diyerek, Kürtçe devam etti. Zana, Kürtçe ve Türkçe konuşmasının nedeninin dillerin kardeşliğine bir kez daha vurguda bulunmak olduğunu ifade etti. Cezaevinde bulunduğu süre boyunca kendisi ve arkadaşlarıyla dayanışma içinde olan tüm çevrelere teşekkür eden Zana, Sakharov Düşünce Özgürlüğü Ödülü'nü Kürt ve Türk halkı adına aldığını söyledi. Zana, "Bu ödül sadece benim değil. Bu ödülü sizler Kürt ve kardeş Türk halkına verdiniz. Barış, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik savunucularına verdiniz. Kadınlara verdiniz, ezilen ırk ve cinslere verdiniz" dedi.

Türkiye'ye çağrı Konuşmasında Türkiye'ye de çağrıda bulunan Leyla Zana, Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü için, sorunun adının konulması gerektiğini ifade etti. "Dünyada her canlının adı vardır" diyen Zana, sorunun adını koymaktan çekinmemek gerektiğini belirtti. Kürt sorununun Türkiye'nin coğrafi bütünlüğünü gözeterek çözülebileceğini söyleyen Zana, Kürtlerin, Türkiye'yi temsil eden sembollere saygılı olduğunu kaydetti. Kürtlerin Türkiye'nin asli kurucuları arasında olduğunu belirten Zana, barışçı çözümün esas alınmamasının kaybettireceğini söyledi. Türkiye'de demokratikleşme yolunda önemli adımların atıldığını belirten Leyla Zana, "Ancak yapılan değişiklikler hayata geçmelidir. Kopenhag kriterleri sözde değil, özde uygulanmalıdır" dedi. Türkiye'de acilen çatışma zemininin ortadan kaldırılması gerektiğini ifade eden Zana, "Silahsızlanmayı sağlayacak yasal bir düzenleme atılması gereken en önemli adımdır" dedi. Leyla Zana, cezaevlerindeki politik tutukluların, aydın ve yazarların demokratik katılımlarının sağlanması gerektiğini belirtti. Örgütleme özgürlüğünün önünün açılmasını isteyen Zana, "Anadilin daha yaygın ve basında kullanımı önündeki engeller kaldırılmalıdır" dedi.