26 Ocak 2005 22:00
Emir büyük yerden!
Amerikan şirketi Normandy'nin Bergama'daki altın madeni işletmesinin ağustos ayında mahkeme tarafından kapatılmasının ardından ABD Ankara Büyükelçisi Eric Edelman'ın devreye girdiği ortaya çıktı.
Yargı kararları ile geçtiğimiz ağustos ayında kapatılan Bergama'daki Amerikan altın tekeli Normandy'e ait Ovacık Altın Madeni'nin yeniden açılması için Amerika'nın en üst düzeyde hükümete baskı yaptığı ortaya çıktı. Amerika'nın Ankara Büyükelçisi Eric S. Edelman'ın madenin bir an önce açılması için Bayındırlık Bakanı'ndan İzmir Valiliği'ne tavsiyede bulunmasını istediği mektubunu ele geçirdik. Bakanlık, Büyükelçi Edelman'ın "talebini" gerekli yanıtın verilmesi için İzmir Valiliği Bayındırlık İl Müdürlüğü'ne havale ederken, Amerikan Büyükelçisi'nin 17 Eylül 2004 tarihli yazısının ardından madenle ilgili yaşanan gelişmeler, talebin ne derece etkili olduğunu da ortaya koyuyor.
Şirket kapatmaya "mola" demişti Yıllardır, kesinleşmiş mahkeme kararlarını askıya alan DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümetinin Bakanlar Kurulu Prensip kararıyla çalışan maden, 19 Ağustos 2004 tarihinde Danıştay'ın 6. ve 8. Daireleri'nin Prensip Kararı'nın yürütmesini durdurmasının ardından çalışmalarına son vermek durumunda kalmıştı. Siyanürcü şirket kapatma kararının hemen ardından yaptığı açıklamalarda bu kararı çalışmalarını kısa süre aksatan bir yanlışlık olarak yorumlamış ve en kısa zamanda yeniden çalışmalara başlayacaklarını dile getirmişti. Nitekim 19 Ağustos'ta mühürlenmesinin ardından şirket birkaç gün içerisinde yeni bir Çevresel Durum Değerlendirme Raporu hazırlayarak Çevre ve Orman Bakanlığı'na sundu. Şirketin sunduğu raporu hemen değerlendirmeye alan ilgililer madenin kapanmasından sadece 8 gün sonra, 27 Ağustos'ta raporu uygun görerek "faaliyetinde sakınca yoktur" kararı verdiler.
Edelman devreye girdi Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan istediğini kısa sürede alan şirket vakit kaybetmeden yıllardır sorun olarak karşısına çıkan imar planlarının yeniden düzenlenmesi için Bayındırlık Bakanlığı'na başvurdu. Edelman'ın Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen'e gönderdiği mektup tam bu süreçte devreye ABD Büyükelçiliği'nin girdiğini gösteriyor. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric S. Edelman 17 Eylül 2004 tarihli mektubunda Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen'den İzmir Valiliği'ne "tavsiye"de bulunarak Toprak Kullanım Alan Planı'ı (TKAP) tekrar yürürlüğe girmesini sağlamasını istedi. Büyükelçi Edelman'ın yazısı "ilgi eki" ile birlikte Bakan adına Genel Müdür Ahmet Vurandemir imzasıyla İzmir Valiliği Bayındırlık İl Müdürlüğü'ne gönderilerek işlem hakkında Edelman'a bilgi verilmesi istendi. Ne tesadüf ki bu yazışmaların hemen ardından 27 Ekim 2004 tarihinde toplanan il idare kurulu madenin istediği imar izinlerini onayladı. İl idare kurulunun bu toplantısından kısa bir süre önce, madene yeni imar izni verilmesinin maden hakkında verilmiş kesinleşmiş mahkeme kararlarına aykırılık taşıyacağı gerekçesiyle izne onay vermeyen Bayındırlık İl Müdürlüğü İl Müdür Yardımcısı Levent Ekiz'in "sürgün" olarak değerlendirilen bir göreve atanması, arkasından da emekli olması dikkati çeken bir başka gelişme oldu. Madenci şirketin imar izni konusundaki talebinin bu kadar kısa bir zamanda il idare kurulunda değerlendirilip onaylanmasını daha önce gazetemize yaptığı açıklamalarda "eşine pek rastlanmayan bir hız" olarak yorumlayan İzmir Barosu Avukatlarından Arif Ali Cangı, uygun görülen bu planlara itiraz etmek için askıya çıkarılmasını bekledikleri bir süreçte, planların herkesin gözünden kaçırılarak itiraz etmelerinin önüne geçildiğini ileri sürmüştü. Yine Bergama mücadelesinin önde gelen isimlerinden köylülerinin sözcüsü Oktay Konyar'da bu planların kesinlikle askıya çıkarılmadığını, kendilerinin çeşitli defalar kaymakamlığa giderek kontrol ettiklerini, böyle bir askıya rastlamadıklarını söylüyor.
Bakana tavsiye baskısı Amerika'nın Ankara Büyükelçisi olan ve Bush hükümeti tarafından "başarılarından" dolayı yakın bir gelecekte Amerika'nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığına getirileceği konuşulan Eric S. Edelman, madenin ağustos ayında kapanmasının ardından geldiği İzmir'de bu durumun Amerikan sermayesinin Türkiye'ye girişi önünde problem yaratabileceği "uyarısında" bulunmuştu. Edelman'ın Bayındırlık Bakanı Ergezen'den bu "küçük" isteğinin ardından il idare kurulunun toplanarak madene gerekli imar iznini onaylaması aynı zamanda mektubun etkisini de göstermekte. Daha önce yaptıkları açıklamalarda İmar izni konusunda normal bir prosedürün aylar sürebileceğini dile getiren ve madenle ilgili yaşanan resmi süreci "emsali görülmemiş bir hız" olarak yorumlayan hukukçuların şüphelerinin ardında yatan gerçeklik Edelman'ın mektubu ile açıklığa kavuşuyor.
Edelman'ın mektubu Ele geçirdiğimiz Edelman'ın imzasını taşıyan 17 Eylül 2004 tarihli mektup, büyükelçinin Normandy konusunda hükümet nezdinde "uyarı"dan daha yoğun bir çalışma yürüttüğünü gösteriyor. "Sayın Bakan Ergezen, Size, ABD'li Newmont Madencilik Şirketi'nin bir kolu olan Normandy Madencilik ile ilgili olarak yazıyorum." diye başladığı mektubunda Edelman, Normandy'nin 19 Ağustos'ta kapatılmasından sadece 8 gün sonra aldığı izni kastederek 27 Ağustos 2004'te bir çevre izni aldığını, şirketten şimdi de, Sağlık Bakanlığı'ndan "Sağlıksız Operasyonlar - Açılış İzni" istendiğinden yakınıyor. Edelman şöyle devam ediyor; "Ancak Sağlık Bakanlığı'nın izin vermesi için ön şart, bakanlığınız tarafından bir "Toprak Kullanım Alan Planı"nın (TKAP) onaylanmasıdır. Bakanlığınız ise, 1998'de, İzmir Valiliği'ne, Ovacık Madeni'nin TKAP'yı iptal etme talimatı vermiştir." Bu iptal gerekçesinin tamamen çevresel kaygılardan kaynaklandığını savunan Edelman, imar izinlerinin iptali için dayanak durumda olan kesinleşmiş Danıştay Kararını görmezden gelmeyi yeğliyor. Edelman, Normandy'nin bu çevresel kaygıları çoktan giderdiğini ileri sürdürdükten sonra bakandan ne istediğini açıkça ortaya koyuyor; "Madenin açılması için tüm yasal zorunluluklar yerine getirildiğine göre, sizden istediğim, İzmir Valiliği'ne, iptal edilmiş TKAP'yı tekrar yürürlüğe sokmasını tavsiye etmenizdir. Böylece maden, daha fazla gecikme olmadan faaliyetlerine devam edebilecektir. "
"ABD gerekli talimatların verilmesini talep ediyor" Edelman imar izni'nin (TKAP) verilmesi ile madende çalışan 450 işçinin yeniden işlerine kavuşacağını, günlük 6 milyon doları bulduğunu ileri sürdüğü üretim kaybının da sona ereceğini eklemeden geçmiyor. Edelman mektubunu madenin açılmasının diğer yabancı yatırımcılar için "olumlu bir sinyal" anlamına geleceğini belirterek bitiriyor.
Edelman'ın 'tavsiyesi' talimat kabul edildi Edelman'ın bu mektubunu "İlgi" eki olarak iliştirip İzmir Valiliği Bayındırlık İskan Müdürlüğü'ne gönderen Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Vurandemir "ilgi dilekçe ile İzmir ili, Bergama Ovacık altın madeninin bir an önce açılabilmesi için gerekli talimatların verilmesi istenmektedir" dedikten sonra, Edelman'a yapılan işlem hakkında bilgi verilmesini istiyor.
Şirket kapatmaya "mola" demişti Yıllardır, kesinleşmiş mahkeme kararlarını askıya alan DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümetinin Bakanlar Kurulu Prensip kararıyla çalışan maden, 19 Ağustos 2004 tarihinde Danıştay'ın 6. ve 8. Daireleri'nin Prensip Kararı'nın yürütmesini durdurmasının ardından çalışmalarına son vermek durumunda kalmıştı. Siyanürcü şirket kapatma kararının hemen ardından yaptığı açıklamalarda bu kararı çalışmalarını kısa süre aksatan bir yanlışlık olarak yorumlamış ve en kısa zamanda yeniden çalışmalara başlayacaklarını dile getirmişti. Nitekim 19 Ağustos'ta mühürlenmesinin ardından şirket birkaç gün içerisinde yeni bir Çevresel Durum Değerlendirme Raporu hazırlayarak Çevre ve Orman Bakanlığı'na sundu. Şirketin sunduğu raporu hemen değerlendirmeye alan ilgililer madenin kapanmasından sadece 8 gün sonra, 27 Ağustos'ta raporu uygun görerek "faaliyetinde sakınca yoktur" kararı verdiler.
Edelman devreye girdi Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan istediğini kısa sürede alan şirket vakit kaybetmeden yıllardır sorun olarak karşısına çıkan imar planlarının yeniden düzenlenmesi için Bayındırlık Bakanlığı'na başvurdu. Edelman'ın Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen'e gönderdiği mektup tam bu süreçte devreye ABD Büyükelçiliği'nin girdiğini gösteriyor. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric S. Edelman 17 Eylül 2004 tarihli mektubunda Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen'den İzmir Valiliği'ne "tavsiye"de bulunarak Toprak Kullanım Alan Planı'ı (TKAP) tekrar yürürlüğe girmesini sağlamasını istedi. Büyükelçi Edelman'ın yazısı "ilgi eki" ile birlikte Bakan adına Genel Müdür Ahmet Vurandemir imzasıyla İzmir Valiliği Bayındırlık İl Müdürlüğü'ne gönderilerek işlem hakkında Edelman'a bilgi verilmesi istendi. Ne tesadüf ki bu yazışmaların hemen ardından 27 Ekim 2004 tarihinde toplanan il idare kurulu madenin istediği imar izinlerini onayladı. İl idare kurulunun bu toplantısından kısa bir süre önce, madene yeni imar izni verilmesinin maden hakkında verilmiş kesinleşmiş mahkeme kararlarına aykırılık taşıyacağı gerekçesiyle izne onay vermeyen Bayındırlık İl Müdürlüğü İl Müdür Yardımcısı Levent Ekiz'in "sürgün" olarak değerlendirilen bir göreve atanması, arkasından da emekli olması dikkati çeken bir başka gelişme oldu. Madenci şirketin imar izni konusundaki talebinin bu kadar kısa bir zamanda il idare kurulunda değerlendirilip onaylanmasını daha önce gazetemize yaptığı açıklamalarda "eşine pek rastlanmayan bir hız" olarak yorumlayan İzmir Barosu Avukatlarından Arif Ali Cangı, uygun görülen bu planlara itiraz etmek için askıya çıkarılmasını bekledikleri bir süreçte, planların herkesin gözünden kaçırılarak itiraz etmelerinin önüne geçildiğini ileri sürmüştü. Yine Bergama mücadelesinin önde gelen isimlerinden köylülerinin sözcüsü Oktay Konyar'da bu planların kesinlikle askıya çıkarılmadığını, kendilerinin çeşitli defalar kaymakamlığa giderek kontrol ettiklerini, böyle bir askıya rastlamadıklarını söylüyor.
Bakana tavsiye baskısı Amerika'nın Ankara Büyükelçisi olan ve Bush hükümeti tarafından "başarılarından" dolayı yakın bir gelecekte Amerika'nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığına getirileceği konuşulan Eric S. Edelman, madenin ağustos ayında kapanmasının ardından geldiği İzmir'de bu durumun Amerikan sermayesinin Türkiye'ye girişi önünde problem yaratabileceği "uyarısında" bulunmuştu. Edelman'ın Bayındırlık Bakanı Ergezen'den bu "küçük" isteğinin ardından il idare kurulunun toplanarak madene gerekli imar iznini onaylaması aynı zamanda mektubun etkisini de göstermekte. Daha önce yaptıkları açıklamalarda İmar izni konusunda normal bir prosedürün aylar sürebileceğini dile getiren ve madenle ilgili yaşanan resmi süreci "emsali görülmemiş bir hız" olarak yorumlayan hukukçuların şüphelerinin ardında yatan gerçeklik Edelman'ın mektubu ile açıklığa kavuşuyor.
Edelman'ın mektubu Ele geçirdiğimiz Edelman'ın imzasını taşıyan 17 Eylül 2004 tarihli mektup, büyükelçinin Normandy konusunda hükümet nezdinde "uyarı"dan daha yoğun bir çalışma yürüttüğünü gösteriyor. "Sayın Bakan Ergezen, Size, ABD'li Newmont Madencilik Şirketi'nin bir kolu olan Normandy Madencilik ile ilgili olarak yazıyorum." diye başladığı mektubunda Edelman, Normandy'nin 19 Ağustos'ta kapatılmasından sadece 8 gün sonra aldığı izni kastederek 27 Ağustos 2004'te bir çevre izni aldığını, şirketten şimdi de, Sağlık Bakanlığı'ndan "Sağlıksız Operasyonlar - Açılış İzni" istendiğinden yakınıyor. Edelman şöyle devam ediyor; "Ancak Sağlık Bakanlığı'nın izin vermesi için ön şart, bakanlığınız tarafından bir "Toprak Kullanım Alan Planı"nın (TKAP) onaylanmasıdır. Bakanlığınız ise, 1998'de, İzmir Valiliği'ne, Ovacık Madeni'nin TKAP'yı iptal etme talimatı vermiştir." Bu iptal gerekçesinin tamamen çevresel kaygılardan kaynaklandığını savunan Edelman, imar izinlerinin iptali için dayanak durumda olan kesinleşmiş Danıştay Kararını görmezden gelmeyi yeğliyor. Edelman, Normandy'nin bu çevresel kaygıları çoktan giderdiğini ileri sürdürdükten sonra bakandan ne istediğini açıkça ortaya koyuyor; "Madenin açılması için tüm yasal zorunluluklar yerine getirildiğine göre, sizden istediğim, İzmir Valiliği'ne, iptal edilmiş TKAP'yı tekrar yürürlüğe sokmasını tavsiye etmenizdir. Böylece maden, daha fazla gecikme olmadan faaliyetlerine devam edebilecektir. "
"ABD gerekli talimatların verilmesini talep ediyor" Edelman imar izni'nin (TKAP) verilmesi ile madende çalışan 450 işçinin yeniden işlerine kavuşacağını, günlük 6 milyon doları bulduğunu ileri sürdüğü üretim kaybının da sona ereceğini eklemeden geçmiyor. Edelman mektubunu madenin açılmasının diğer yabancı yatırımcılar için "olumlu bir sinyal" anlamına geleceğini belirterek bitiriyor.
Edelman'ın 'tavsiyesi' talimat kabul edildi Edelman'ın bu mektubunu "İlgi" eki olarak iliştirip İzmir Valiliği Bayındırlık İskan Müdürlüğü'ne gönderen Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Vurandemir "ilgi dilekçe ile İzmir ili, Bergama Ovacık altın madeninin bir an önce açılabilmesi için gerekli talimatların verilmesi istenmektedir" dedikten sonra, Edelman'a yapılan işlem hakkında bilgi verilmesini istiyor.