10 Mart 2005 23:00

Taşeron işçiler direniyor

TÜPRAŞ İzmir Rafinerisi'nde ücretleri ödenmediği için işbırakan taşeron işçiler, yaklaşık 15 gündür fabrika önünde bekliyor. Dizel kükürt giderme ünitesinin inşaat ve montajında çalışan 800 işçi, üç aydır ücretleri ödenmediği için eyleme geçmişti. İşçilerin çalıştığı taşeron şirket Güriş, Güney Koreli ortağı LCE&C firmasıyla birlikte işi almış ve işin bir bölümünü başka taşeron firmalara vermişti. İşi tamamlamadan TÜPRAŞ'la ilişkisini kesen Güriş, 3.5 ayın sonunda kendisine bağlı çalışan işçilerin ücretlerini ödeyerek işlerine son vermeye başladı. Diğer taşeronlarda çalışan işçilerin ise durumu belirsizliğini koruyor. Bu iş için başka illerden gelen işçilerin büyük bölümü, şirketin kurduğu kampta kalıyor. Bir kısmı ise Aliağa ve Menemen'de ev tuttu. Ancak işbırakma eyleminin ardından işçilerin kamptan ayrılmalarını isteyen firma yetkilileri, işçilerin TÜPRAŞ önünde toplanmasını engellemek için servisi ve yemek dağıtımını kaldırdı.

Sınıf bilinci gelişti İşçilerin aralarında seçtikleri sözcülerden biri olan Özdal Dündar, başka başka illerden gelen işçilerin birbirini tanımadığını belirterek "Biz işçiler olarak din, dil, ırk ayrımı yapmadan dayanışma içinde örgütlendik.Sınıf bilincini geliştirmeye çalıştık" dedi. İşe ilk girdiklerinde TÜPRAŞ'ın kendilerine, taşeron firmanın ödeme yapmaması halinde ücretleri kendilerinin ödeyeceği taahhüdünde bulunduğunu hatırlatan Dündar, bu sözün tutulmadığını belirtti.

İşçi aç kaldı Güriş'in iş verdiği taşeron firma Kar Mühendislik'te çalışan Yılmaz Türkyılmaz, 16 ay önce ağabeyi ile birlikte Sivas'ın Kangal ilçesinden gelip Aliağa'da ev tutmuş. Sadece 3 ay düzenli para aldıklarını kaydeden Türkyılmaz, "Son üç aydır ev kiramızı ödeyemedik. Arkadaşlarımız evlerine ekmek götüremiyor. Belediyenin verdiği kumanyayı yemeyip çocuklarına götürenler var" dedi. Taşeron sistemi sürdükçe patronların zenginleşeceğini, işçilerin ise fakirleşeceğini belirten Türkyılmaz, "Bütün taşeron işçilere sesleniyorum, biz birlik ve dayanışma içinde olursak bütün patronları dize getiririz" diye konuştu. Halil Üzüm de Kar Mühendislik'te çalışıyor. Daha önce Güriş'in kampında kaldığını, ancak evlenince Menemen'de ev tuttuğunu dile getiren Üzüm, evlendiğinden beri sadece bayramda 150 milyon lira alabildiğini, bu yüzden kirasını ve faturalarını ödeyemediğini belirtti. Üzüm, bu nedenle psikolojilerinin bozulduğunu ifade etti.

'Fatura bize çıktı' Ev kirasını ve kredi kartı borçlarını ödeyemediğini anlatan Alaattin Uçar, LCE&C ile Güriş arasında anlaşmazlık çıktığını ancak faturanın işçilere kesildiğini vurguladı. TÜPRAŞ'ın garantör olmasına karşın gerekeni yapmadığını belirten Uçar, "Gerekçe olarak 'İçeriye hak ediş gösterilmeden biz bir şey yapamıyoruz' diyorlar. Ama içeride firmaların teminat mektupları var. Böyle bir durumda zararı tazmin edemiyorlarsa teminat mektupları ne işe yarıyor?" diye sordu. Petrol-İş üyesi olmamalarına rağmen sendikanın çok yardımcı olduğunu anlatan Uçar, sendika yönetimine teşekkür etti.

Evrensel'i Takip Et