İzmir’de sendikal mücadele yargılanıyor

“Grevsiz toplusözleşme, toplusözleşmesiz sendika olmaz!” pankartıyla yürüyüşe geçen yüz kadar eğitim ve sağlık emekçisi, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Savaşa değil eğitime bütçe”, “KESK’e uzanan eller kırılsın” sloganları attı.

Meydanda son dönemdeki gelişmelerle ilgili de açıklama yapan Eğitim Sen Hatay Şube Başkanı Ayhan Erkal şunları aktardı: “Hakkari Çukurca’da çatışma sonucu 24 gencimizin yaşamını yitirmesi ve onlarcasının yaralanması bizi üzmüştür. Yaşamını yitirenlerin ailesine başsağlığı ve sabır diliyor, acılarını paylaşıyoruz. Bir damla kanın akmasına, bir insanımızın dahi canının acımasına, yeni ocaklara ateş düşmesine tahammülümüz kalmadı. Yaşamını yitirenlerin, evlerine ateş düşenlerin, bedel ödeyenlerin hep yoksul kesimlerin olması gerçeği karşısında egemenlerin hâlâ savaş çığlıkları atmasına tahammülümüz kalmadı. Artık yeter! Kimse ölmesin!”

4688 sayılı Yasa’da yapılan değişikliklere değinen Erkal, son dönemde hiç bir dönem olmadığı kadar sendikal hak ve özgürlükler mücadelesinde hükümetin baskı, sindirme ve ayrımcı politikalarıyla karşılaştığı dile getirildi.
Açıklamada 21 KESK yöneticisinin ve KESK üyesi kişilerin cezaevinde tutulduğu, 27 Eylülde Urfa’da,  17 Ekimde İstanbul’da görev yapan Mardin Eğitim Sen üyesi birinin tutuklandığı belirtildi.

ÖRGÜTLENMEK YASAK

28 Ekim 2009’da en kapsamlı gözaltı olayının yaşandığını aktaran Erkal, operasyonun resmi yetkililerce tanınmayan jitem tarafından yapıldığını belirterek, tamamı KESK yöneticisi 35 üyenin gözaltına alındığını ve 22’sinin tutuklandığını ifade etti. Sendikal faaliyetler kapsamında olan ve suç teşkil etmeyen gösterilere, basın açıklamasına ve Newroz’a katılma gibi konularda soruşturmaya uğradıklarını söyleyen Erkal, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ve Eğitim Sen Kadın Sekreteri Sakine Esen Yılmaz’ın bulunduğu 31 kişinin örgüt üyeliği iddiasıyla cezalandırılmak istendiğini ifade etti.
Erkal, “AKP ile birlikte sendikal faaliyetler örgüt faaliyeti, barış talebi ise örgütsel propaganda olarak görülmektedir. İkisini birlikte yürütenin vay haline! Bu durumda özellikle özel yetkili savcıdan,  mahkemelerden yahut üyeliğinden kurtulma şansınız yoktur” diye konuştu.

KESK’LİLER SERBEST BIRAKILMALIDIR

Erkal, İzmir’de sendikal mücadelenin ve hak aramaya ilişkin eylem, etkinlik ve faaliyetlerin yargılandığını ifade etti.
Erkal, İzmir yargılamasının bir ayıp olduğunu ve tüm arkadaşlarının serbest bırakılmasıyla bu ayıbın temizlenebileceğini belirterek, “Tutuklu tüm KESK’liler serbest bırakılmalıdır. Tutuklu KESK’liler onurumuzdur, alnımızın akıdır. Onurumuza ve arkadaşlarımıza her şart altında sahip çıkacağız” dedi. (Antakya/EVRENSEL)