21 Mayıs 2005 21:00
Asılsız ihbar skandal baskın
Ankara Emniyeti, 18 Mayıs gecesi iki DEHAP yöneticisinin evlerine, "19 Mayıs törenlerinde bombalı eylem hazırlığında oldukları" yönünde bir ihbar aldıkları gerekçesiyle baskın düzenledi.
DEHAP Ankara İl Yöneticisi Şirin Altay ve Çankaya İlçe Yöneticisi Remzi Temel'in evleri, 18 Mayıs gecesi, kalabalık bir çevik kuvvet ekibi tarafından basıldı. "19 Mayıs törenlerinde bombalı eylem yapma hazırlığında oldukları" ihbarı gerekçesiyle, izin belgesi bile olmadan evleri didik didik aranan, alt üst edilen Temel ve Altay, 36 saat gözaltında tutuldu. Gözaltı süresince hakarete uğrayan DEHAP yöneticileri savcılık tarafından ihbarın asılsız olduğunun anlaşılmasıyla serbest bırakıldılar. 18 Mayıs gecesi baldızı Fatma Kurt ile birlikte eve giderken yirmi civarında sivil polisin kendilerini yere yatırarak kelepçelediğini, üstlerini aradığını anlatan Temel, 18 yaşından küçük olan baldızının da kelepçelendiğini ve erkek polisler tarafından arandığını söyledi. Polislerin baldızına "Bu senin neyin oluyor, nereye gidiyordunuz" şeklinde sorular sorduklarını ve aldıkları yanıtlara inanmadıklarını belirten Temel, 70'e yakın polisin eve girdiğini, uyuyan çocuklarının uyandırıldığını ve evin arandığını anlattı. Neyle suçlandığını, neden evi aradıklarını söylemediklerini ve ellerinde izin belgesi olmadığını dile getiren Temel, "Eşim astım hastası. Herhangi bir durumda haber vermesi için bulundurduğu telefonununu ne kadar yalvardıysak, benim telefonumun tamirde olduğunu söyleyerek, adresini verdiysek de zorla aldılar" dedi. Biri ikibuçuk yaşında, biri yeni doğmuş iki çocuğunun ve eşinin çok korktuğunu anlatan Temel, "Çocuklarımın beşiklerini kırmışlar, çöpü salonun ortasına dökmüşler, salça kutularını bile açıp bakmışlar" diye konuştu.
Gözaltında hakaret ve küfür Gece ikiye doğru evden çıkarılarak emniyet müdürlüğüne götürüldüğünü dile getiren Temel, orada sorguya alındığını, "Siz 19 Mayıs'ta bombalı eylem yapacak mısınız" diye sorduklarını söyledi. Sorgu sırasında, partiye, ailesine ilişkin ağza alınmayacak küfürler ve hakaretlere maruz kaldığını, tekme tokat dövüldüğünü belirten Temel, avukat istemesi üzerine avukatları hakkında da hakaretler edildiğini söyledi. Avukatı geldikten ve ifade verdikten sonra yine sorguya alındığını aktaran Temel, DEHAP İl Yöneticisi Şirin Altay'ın da aynı biçimde evi basılarak gözaltına alındığını ve sorguya çekildiğini söyledi. 20 Mayıs Cuma sabahı savcılığa götürüldüklerini ve serbest bırakıldığını belirten Temel, "Ben gözaltında iken eve gitmişler. Defterimi sormuşlar. Çocuklarla yalnız olduğu için ve önceki gün korktuğu için eşim ses etmemiş. Evi aramışsınız, izin belgeniz olmadan. Ben gözaltında iken niye eve gidiyorsunuz" dedi. Parmaklarında sorun olan yeni doğmuş bebeğinin 19 Mayıs Perşembe günü Sami Ulus Hastanesi'nde, astım hastası olan eşinin de ertesi gün Sanatoryum Hastanesi'nde randevusu olduğunu ancak asılsız bir ihbarla gözaltında tutulduğu için eşini ve çocuğunu hastaneye götüremediğini söyleyen Temel, "Bu resmen haneye tecavüzdür" diye konuştu.
'Olay tamamen keyfi' Temel'in avukatı Halil İbrahim Özdemir ise "Ortada hiçbir şey yok. Diyorlar ki siz aldığımız ihbara göre örgüt adına silahlı bombalı eylem hazırlığı içindesiniz. Sadece ihbar var. Biri ilçe, biri il yöneticisidir. Hiçbir delil yok, hukuka uygunluk yok. İhbarı kimin yaptığını söylemiyorlar. Savcılığın sorduğu soru şu: 'PKK Kongra-Gel terör örgütünün içinde faaliyette bulunduğu, eylem hazırlığında olduğu şeklinde istihbari bilgiler elde edilen Remzi Temel'le ilişki içinde olduğunuz doğru mu?' Remzi Temel'e de tersini soruyorlar. Temelsiz, dayanaksız bir iddia. Olay tamamen keyfi. İşinde gücünde bir adamıın evini kuşatmışlar" diye konuştu.
Gözaltında hakaret ve küfür Gece ikiye doğru evden çıkarılarak emniyet müdürlüğüne götürüldüğünü dile getiren Temel, orada sorguya alındığını, "Siz 19 Mayıs'ta bombalı eylem yapacak mısınız" diye sorduklarını söyledi. Sorgu sırasında, partiye, ailesine ilişkin ağza alınmayacak küfürler ve hakaretlere maruz kaldığını, tekme tokat dövüldüğünü belirten Temel, avukat istemesi üzerine avukatları hakkında da hakaretler edildiğini söyledi. Avukatı geldikten ve ifade verdikten sonra yine sorguya alındığını aktaran Temel, DEHAP İl Yöneticisi Şirin Altay'ın da aynı biçimde evi basılarak gözaltına alındığını ve sorguya çekildiğini söyledi. 20 Mayıs Cuma sabahı savcılığa götürüldüklerini ve serbest bırakıldığını belirten Temel, "Ben gözaltında iken eve gitmişler. Defterimi sormuşlar. Çocuklarla yalnız olduğu için ve önceki gün korktuğu için eşim ses etmemiş. Evi aramışsınız, izin belgeniz olmadan. Ben gözaltında iken niye eve gidiyorsunuz" dedi. Parmaklarında sorun olan yeni doğmuş bebeğinin 19 Mayıs Perşembe günü Sami Ulus Hastanesi'nde, astım hastası olan eşinin de ertesi gün Sanatoryum Hastanesi'nde randevusu olduğunu ancak asılsız bir ihbarla gözaltında tutulduğu için eşini ve çocuğunu hastaneye götüremediğini söyleyen Temel, "Bu resmen haneye tecavüzdür" diye konuştu.
'Olay tamamen keyfi' Temel'in avukatı Halil İbrahim Özdemir ise "Ortada hiçbir şey yok. Diyorlar ki siz aldığımız ihbara göre örgüt adına silahlı bombalı eylem hazırlığı içindesiniz. Sadece ihbar var. Biri ilçe, biri il yöneticisidir. Hiçbir delil yok, hukuka uygunluk yok. İhbarı kimin yaptığını söylemiyorlar. Savcılığın sorduğu soru şu: 'PKK Kongra-Gel terör örgütünün içinde faaliyette bulunduğu, eylem hazırlığında olduğu şeklinde istihbari bilgiler elde edilen Remzi Temel'le ilişki içinde olduğunuz doğru mu?' Remzi Temel'e de tersini soruyorlar. Temelsiz, dayanaksız bir iddia. Olay tamamen keyfi. İşinde gücünde bir adamıın evini kuşatmışlar" diye konuştu.