23 Kasım 2005 22:00
Kürt dili bir deyimler deryasıdır
GÜNÜN YAZILARI
İstanbul Kürt Enstitüsü tarafından hazırlanan tanıtım afişinde "Müjde! Kürt Enstitüsü sizi büyük bir yükten kurtardı. Artık sözlüklerde deyim aramaktan ya da Türkçe deyimleri Kürtçe'ye çevirme yanlışından kurtuluyorsunuz. Artık bir Türkçe-Kürtçe Deyimler Sözlüğü var" sözleriyle müjdeleniyor; "Deyimler Sözlüğü". Duru bir Kürtçe konuşmak isteyen herkesin temin etmesi gereken sözlük, öykücü yazar Dilawer Zeraq'ın 10 yılı aşkın bir çalışmasının ürünü olarak ortaya çıktı. Dilawer Zeraq ile "Deyimler Sözlüğü" üzerine konuştuk.
Kürtçe Deyimler Sözlüğü çalışmanız hangi ihtiyacın ürünü olarak doğdu? Yaklaşık on iki yıl önce Kürt dili gramerini geliştirme çalışmalarına başlamıştım. Kişisel bir ihtiyaç olarak deyim, atasözü ve kelime derleme ve 'ferheng' geliştirme ve genişletme çalışmasını yürütüyordum. Gerek okuduğum, gerekse Kürtçe konuştuğum herkesin ağzından çıkan deyim ve deyimsel söylemleri anında kâğıda not alıyordum. Gün geçtikçe derlediğim deyimler küçük kâğıtlarda muhafaza edilemez oldu ve dokuz yıl önce onları bir araya toplama sürecini başlattım. Derlenen deyim sayısının çok oluşu bir deyimler sözlüğü hazırlama fikrini oluşturdu kafamda. Yazı ve öykü yazarlığımın olgunlaşması sürecinde de, ki bu sözlük hazırlama fikrinin oluşması sürecine de denk düşmektedir, deyimler ihtiyaç olarak son derece özel bir yer ve alan kaplıyor ve hem konuşurken hem de yazarken kendini hissettiriyordu.
Deyimler bir dil için ne kadar önemlidir ya da neyi ifade eder? Kürtçe'de deyimlerin yeri nedir? Deyimler bir dilin en etkin ve en önemli dinamiklerindendir. Bulunduğu dilin kendine özgü kavramlarını belirtmek için ustaca bulunmuş özel anlatım kalıplarıdır. Anlam ve nitelik açısından özgün bir yapıya sahiptirler ve büyük çoğunluğu kendi anlamından başka anlamlarda kullanılan sözcük gruplarıdır. Dilin türlü olanakları, çeşitli söz ve anlam sanatları, bu sözlerin yapı taşlarını oluşturur. Deyimlerde, sözcük öbekleri içine derin anlamlar sığdırılmıştır. Bir dilin mantığı o dile ait deyimlerde daha iyi anlaşılmaktadır. Deyimler Kürtçe'de de dil mantığının en önemli yapı taşıdır. Ayrıca Kürtçe bir deyim deryasıdır desek abartmış olmayız. Bunu sadece özgün deyimler için söylemiyorum. Örneğin, birçok yalın fiilin deyimsel fiil karşılığı da (bazen yan anlamlar da oluşturarak) bulunmaktadır. Ve deyimler her dilde olduğu gibi Kürtçe'de de mantığı ve anlatım olanaklarını geliştiren, genişleten ve sağlamlaştıran dinamiklerdir.
Hem günlük konuşma dilinde hem de yazı dilinde "Kurmanciya qirej" (kirletilmiş Kurmanci) diye tanımladığınız Kürtçe'nin yanlış ve dile zarar verir şekilde kullanımını, Türkçe düşünüp Kürtçe konuşulduğu için Kürtçe'ye zarar verildiği yönünde eleştirilerinizi biliyoruz. Deyim bilmezliğin 'Kurmanciya qirej'deki rolü nedir? Öncelikle "Kurmanciya qirêj" söylemini kullanma nedenini açmak istiyorum: Yaşamımın en önemli zamanlarını geçirdiğim Farqîn de (Silvan ilçesi), günlük konuşma dilinde kullanılan ve Kürtçe'ye girmiş birkaç Türkçe kelime olmasına rağmen, dilin anlatım ve ifade ediş mantığı hiç bozulmamıştı. Ve bununla beraber, eğer bir kişi sade, duru ve anlaşılır bir Kürtçe'yle konuşuyorsa, bu durum "Çi bi kurmanciyeke xweş û paqij xeber dide" (Ne kadar da güzel ve temiz bir kurmanci ile konuşuyor) biçiminde övgüyle ifade edilirdi. Daha sonraları deyimlerin dildeki önemini anlayınca, "Paqij" sifatının o söylemdeki yeri daha da belirginleşti ve sağlamlaştı kafamda. Yani Türkçe'den günlük konuşma diline kelime alınmıştı ve hatta bazı kelimeler artık kullanılmaz olmuştu, ama deyimler hâlâ olduğu gibi, sağlam bir şekilde yerlerindeydiler ve dilin mantığını koruyorlardı. Bundan dolayı, asimilasyonun yoğun olarak etkisini gösterdiği kişilerde bu sözünü ettiğim temizlik kalmamıştı ve bu kişiler Kürtçe konuşurken deyimleri ve deyimsel söylemleri kelime kelime çevirip ifade ediyordu. Yani Kürtçe'nin mantığı "qirêj" oluyordu. Örneğin, Bir kişi Kürtçe konuşurken, ihtiyaçtan dolayı yeni oluşturulmuş ya da Kurmanciya Jêrin (Soranî) lehçesinden alınmış bir kelimeyi rahatlıkla kullanırken, konuşmasının bir yerinde, "Hemû keda min vala çû" (Bütün emeğim boşa gitti) diyebiliyordu. İşte burada "Kurmanciya qirêj" durumu oluşuyordu. Yani Kürtçe konuşan kişi Türkçe'nin "boşa gitmek" deyimini mote mot çevirerek 'Vala çû' biçiminde söylüyor, deyimlerin Kürtçe'de oluşturduğu sütunsal mantık ayağını yıkıyor ve yerine ona uymayan bir sütun yerleştiriyordu. Bu durum deyimlerin Kürtçe'deki önemini daha çok hissettiriyordu.
Kitapla ilgili eklemek istedikleriniz? Bu sözlük bir kaynak çalışması ve önsözde de belirttiğim gibi, alanında ilk olduğu için eksiklikleri içinde barındırma olasılığı olan bir çalışmadır. Ayrıca benim derlediğim binlerce Kürtçe deyim, Türkçe deyimlerin deyimsel karşılığı olmadığı için bu sözlükte yer almamıştır. Yoğun ve oldukça zahmetli geçen hazırlama sürecinden sonra kullanıcılara ulaşan bu sözlük, Türkçe'den çeviri çalışmalarına ve özellikle Kürtçe'nin mantık silsilesinin kavranmasına büyük katkı yapacaktır.
Kürtçe Deyimler Sözlüğü çalışmanız hangi ihtiyacın ürünü olarak doğdu? Yaklaşık on iki yıl önce Kürt dili gramerini geliştirme çalışmalarına başlamıştım. Kişisel bir ihtiyaç olarak deyim, atasözü ve kelime derleme ve 'ferheng' geliştirme ve genişletme çalışmasını yürütüyordum. Gerek okuduğum, gerekse Kürtçe konuştuğum herkesin ağzından çıkan deyim ve deyimsel söylemleri anında kâğıda not alıyordum. Gün geçtikçe derlediğim deyimler küçük kâğıtlarda muhafaza edilemez oldu ve dokuz yıl önce onları bir araya toplama sürecini başlattım. Derlenen deyim sayısının çok oluşu bir deyimler sözlüğü hazırlama fikrini oluşturdu kafamda. Yazı ve öykü yazarlığımın olgunlaşması sürecinde de, ki bu sözlük hazırlama fikrinin oluşması sürecine de denk düşmektedir, deyimler ihtiyaç olarak son derece özel bir yer ve alan kaplıyor ve hem konuşurken hem de yazarken kendini hissettiriyordu.
Deyimler bir dil için ne kadar önemlidir ya da neyi ifade eder? Kürtçe'de deyimlerin yeri nedir? Deyimler bir dilin en etkin ve en önemli dinamiklerindendir. Bulunduğu dilin kendine özgü kavramlarını belirtmek için ustaca bulunmuş özel anlatım kalıplarıdır. Anlam ve nitelik açısından özgün bir yapıya sahiptirler ve büyük çoğunluğu kendi anlamından başka anlamlarda kullanılan sözcük gruplarıdır. Dilin türlü olanakları, çeşitli söz ve anlam sanatları, bu sözlerin yapı taşlarını oluşturur. Deyimlerde, sözcük öbekleri içine derin anlamlar sığdırılmıştır. Bir dilin mantığı o dile ait deyimlerde daha iyi anlaşılmaktadır. Deyimler Kürtçe'de de dil mantığının en önemli yapı taşıdır. Ayrıca Kürtçe bir deyim deryasıdır desek abartmış olmayız. Bunu sadece özgün deyimler için söylemiyorum. Örneğin, birçok yalın fiilin deyimsel fiil karşılığı da (bazen yan anlamlar da oluşturarak) bulunmaktadır. Ve deyimler her dilde olduğu gibi Kürtçe'de de mantığı ve anlatım olanaklarını geliştiren, genişleten ve sağlamlaştıran dinamiklerdir.
Hem günlük konuşma dilinde hem de yazı dilinde "Kurmanciya qirej" (kirletilmiş Kurmanci) diye tanımladığınız Kürtçe'nin yanlış ve dile zarar verir şekilde kullanımını, Türkçe düşünüp Kürtçe konuşulduğu için Kürtçe'ye zarar verildiği yönünde eleştirilerinizi biliyoruz. Deyim bilmezliğin 'Kurmanciya qirej'deki rolü nedir? Öncelikle "Kurmanciya qirêj" söylemini kullanma nedenini açmak istiyorum: Yaşamımın en önemli zamanlarını geçirdiğim Farqîn de (Silvan ilçesi), günlük konuşma dilinde kullanılan ve Kürtçe'ye girmiş birkaç Türkçe kelime olmasına rağmen, dilin anlatım ve ifade ediş mantığı hiç bozulmamıştı. Ve bununla beraber, eğer bir kişi sade, duru ve anlaşılır bir Kürtçe'yle konuşuyorsa, bu durum "Çi bi kurmanciyeke xweş û paqij xeber dide" (Ne kadar da güzel ve temiz bir kurmanci ile konuşuyor) biçiminde övgüyle ifade edilirdi. Daha sonraları deyimlerin dildeki önemini anlayınca, "Paqij" sifatının o söylemdeki yeri daha da belirginleşti ve sağlamlaştı kafamda. Yani Türkçe'den günlük konuşma diline kelime alınmıştı ve hatta bazı kelimeler artık kullanılmaz olmuştu, ama deyimler hâlâ olduğu gibi, sağlam bir şekilde yerlerindeydiler ve dilin mantığını koruyorlardı. Bundan dolayı, asimilasyonun yoğun olarak etkisini gösterdiği kişilerde bu sözünü ettiğim temizlik kalmamıştı ve bu kişiler Kürtçe konuşurken deyimleri ve deyimsel söylemleri kelime kelime çevirip ifade ediyordu. Yani Kürtçe'nin mantığı "qirêj" oluyordu. Örneğin, Bir kişi Kürtçe konuşurken, ihtiyaçtan dolayı yeni oluşturulmuş ya da Kurmanciya Jêrin (Soranî) lehçesinden alınmış bir kelimeyi rahatlıkla kullanırken, konuşmasının bir yerinde, "Hemû keda min vala çû" (Bütün emeğim boşa gitti) diyebiliyordu. İşte burada "Kurmanciya qirêj" durumu oluşuyordu. Yani Kürtçe konuşan kişi Türkçe'nin "boşa gitmek" deyimini mote mot çevirerek 'Vala çû' biçiminde söylüyor, deyimlerin Kürtçe'de oluşturduğu sütunsal mantık ayağını yıkıyor ve yerine ona uymayan bir sütun yerleştiriyordu. Bu durum deyimlerin Kürtçe'deki önemini daha çok hissettiriyordu.
Kitapla ilgili eklemek istedikleriniz? Bu sözlük bir kaynak çalışması ve önsözde de belirttiğim gibi, alanında ilk olduğu için eksiklikleri içinde barındırma olasılığı olan bir çalışmadır. Ayrıca benim derlediğim binlerce Kürtçe deyim, Türkçe deyimlerin deyimsel karşılığı olmadığı için bu sözlükte yer almamıştır. Yoğun ve oldukça zahmetli geçen hazırlama sürecinden sonra kullanıcılara ulaşan bu sözlük, Türkçe'den çeviri çalışmalarına ve özellikle Kürtçe'nin mantık silsilesinin kavranmasına büyük katkı yapacaktır.
Evrensel'i Takip Et