08 Şubat 2011 00:00
Gerileme durdurulamazsa torba yasa mumla aranacak
Mersinde 13 sendikanın çağrıcısı olduğu Mersin Sendikal Kurultay önceki gün yapıldı. Akdeniz Belediyesi Konferans Salonunda gerçekleşen kurultaya yaklaşık 150 kişi katılırken, kurultayda işçi sınıfı mücadelesinde sendikaların rolü, sınıf sendikacılığının önemi, sermayenin emekçilere saldırıları gibi konular tartışıldı.
Mersinde 13 sendikanın çağrıcısı olduğu Mersin Sendikal Kurultay önceki gün yapıldı. Akdeniz Belediyesi Konferans Salonunda gerçekleşen kurultaya yaklaşık 150 kişi katılırken, kurultayda işçi sınıfı mücadelesinde sendikaların rolü, sınıf sendikacılığının önemi, sermayenin emekçilere saldırıları gibi konular tartışıldı.
Mersinde Kristal-İş, Genel-İş, Yol-İş, Petrol-İş, Birleşik Metal-İş, BES, Eğitim Sen, Emekli-Sen, Tarım Orkam-Sen, Yapı-Yol Sen, Kültür Sanat-Sen, SES ve Tüm Bel-Senin çağrıcılığını yaptığı Mersin Sendikal Kurultayı önceki gün gerçekleşti. Kurultaya çoğunluğu kamu emekçileri olmak üzere sanayi sitesinden, soda sanayi ve cam sanayiden işçiler katıldı. Mersin Üniversitesinden Doç. Dr. Atilla Güney ve Kocaeli Üniversitesinden Yar. Doç. Dr. Aziz Çelikin konuşmacı olarak katıldığı kurultayda sendikal hareketin yaşadığı sorunlar üzerine tartışmalar yapılırken çözüm önerileri sunuldu.
NELER YAPILACAĞINI KONUŞMAK İÇİN
Kurultayın açılış konuşmasını yapan BES Mersin Şube Başkanı Yusuf Kaya, sermayeye karşı emeğin özgürleşmesi için mücadele eden emekçiler olarak sermayeye ve iktidarına karşı işçi sınıfının, kamu emekçilerinin mücadelesinde nelerin yapılması gerektiğini konuşmak, tartışmak üzere bu kurultayı örgütlediklerini söyledi. İşçilerle, sendikacılarla, iş yerlerinden gelenlerle sorunlarını tartışacaklarını ifade eden Kaya, Sermaye daha ucuz emek için elinden geleni yapıyor. Mecliste sermaye lehine düzenlemeler bir bir geçiriliyor. Özellikle torba yasa 24 Ocak kararlarından sonraki en kapsamlı saldırı olarak karşımızda durmaktadır. Sınıflı toplumlarda ezenle ezilen arasındaki tarihi mücadele içinde mutlaka örgütlü olanlar kazanmışlardır. Bunun için bizler, sermayenin iktidarına, AKPnin dayatmalarına karşı neler yapacağımızı konuşmak için böyle bir kurultayı örgütledik dedi.
ASIL ÇUVAL SEÇİMLERDEN SONRA BİZİ BEKLİYOR
Kurultayda ilk konuşmayı yapan Yrd. Doç. Dr. Aziz Çelik, torba yasadan daha kapsamlı bir yasanın seçimlerden sonra kendilerini beklediğini ifade ederek sermayenin saldırılarının daha kapsamlı olarak süreceğini vurguladı. Torba yasayı mumla arayacağız. Planlananlar karşısında torba yasadakiler çok sınırlı hükümlerdir. Esas büyük torba, büyük çuval hazırlığı Çalışma Bakanlığında bekliyor. Seçimlerden sonra yeni torba gündeme gelecek diyen Çelik bu yasalardaki temel mantığın işçilerin, çalışanların şu ana kadarki elde etmiş oldukları kazanımların geriye götürülmesi olduğunu söyledi. Bu düzenlemelerle çalışma hayatının daha güvencesiz ve belirsiz hale getirilmesinin hedeflendiğini belirten Çelik, İşçiler için sınırlı sayıda olan koruyucu düzenlemelerin gevşetilmesi, kamu çalışanları için de adım adım güvenceli statüden sözleşmeli, güvencesiz, belirsiz bir geçiş çalışmalarının adımları atılıyor. Torba yasa geçerse seçimden sonra torba yasayı çok aratacak çok kapsamlı düzenlemeler gelecek. Koruyucu düzenlemeler esnekleşecek, güvencesiz bir çalışma ortamı yaratılacak. Son 20-30 yılın çalışma hayatının en temel eğilimi güvencesizlik. Piyasa, kapitalizm kendini koruyabilecek imkanlara sahip bir işçi hareketi ve sendikal hareket istemiyor. Bunun önünde engel olarak gördüğü her şeyi kaldırıyor diye konuştu.
SENDİKA İÇİ SAVAŞTAN KURTULMALIYIZ
Kamu emekçi hareketinin işçi hareketine göre örgütlülük ve mücadele anlamında çok yeni olduğunun altını çizen Doç. Dr. Atilla Güney, Fakat bu yeniliği içinde bile olsa kamu emekçi hareketi belki de tarihinin en büyük geri çekilmesini yaşıyor. Torba yasaya karşı yapılan eylemlerdeki katılımcıları gördüğümüzde bunu daha iyi anlayabiliyoruz. Bu durgunluğun, geri çekilmenin nedenleri üzerinde durmak gerekiyor dedi. Her ağacın kurdu kendi özünden olur atasözünü hatırlatan Güney, şöyle devam etti: Yasal düzenlemeleri, mevzuatları engel olarak görüp, suçlayabiliriz. Bu engellerin daha büyük olduğu 12 Eylül Anayasası ve mevzuatların daha sert biçimde işletildiği dönemlerde, bundan 10 yıl öncesinde, sendikamızın legal bile kabul edilmediği dönemlerde çok daha heyecanlıydık. Daha büyük kitlelerle hareket ediyorduk. Bu geri çekilmenin sorumluluğu bize ait. Güney içlerindeki anlayışlar arasındaki rekabetten, sendika içi mücadelelerden kurtulmak gerektiğini belirtti.
ÖNEMLİ KARARLAR ALINDI
Çelik ve Güneyin konuşmalarının ardından ise salondakiler kürsüye çıkarak görüş ve önerilerini sundular. Kurultay boyunca en çok tartışılan konu sendikal birliğin nasıl kurulacağı olurken bu birliğin acilen kurulmasının önemli olduğu vurgulandı. Son olarak Ankara OSTİMdeki patlamalar sonucu 20 işçinin hayatını kaybetmesinin ardından tartışmaya açılan güvencesizlik de kurultay boyunca tartışılan bir diğer önemli konuydu. Daha geniş katılımlı kurultaylar yapılması, iş yeri temsilcileri toplantısının örgütlenmesi, işçi evleri ya da lokallerinin kurulması, sanayi sitesi, serbest bölge gibi örgütsüz yerlerin örgütlenmesi, güvencesiz çalıştırmaya karşı mücadele edilmesi, Nasıl bir anayasa istiyoruz forumu düzenlenmesi gibi kararların alındığı sendikal kurultayın sonuç bildirgesi önümüzdeki günlerde kamuoyuna sunulacak. (Mersin/EVRENSEL)