Yerel yönetimlerde iş yükü artıyor

Şafak Karatan

2008 Yerel Seçimlerinde kanun ile belediyelerin birleştirilmesi sonrasında norm kadro uygulamaları, birleşen belediyelerin borçları gerekçesiyle özellikle prim iş günü sayısı olarak emekliliği hak etmiş çalışanlar ile sol sosyalist siyasetten olan, muhalif sendikalara (KESK, DİSK ) üye olan belediye çalışanlarına “Emekli ol ya da başka kurumlara git” baskısı yapıldı.

YANDAŞ SENDİKA BASKISI

Üstelik bu baskılar sadece işveren tarafından yapılmadı. AKP’nin kamplarına, parti içi toplantılarına partinin adeta bir mensubu gibi katılan yandaş konfederasyonların başkanları Başbakandan aldıkları talimatla belediye çalışanlarının tasfiyesinde önemli rol aldı. Öyle ki Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Bem Bir-Sen sendikası belediye başkanları ile yaptığı sözleşmelerde “Emekliliği prim iş günü olarak hak edenler bu sözleşme hükümlerinden yararlanamaz”, “Sendika üyesi olmayanlar ile başka sendikalara üye olanlar Bem Bir-Sen’e dayanışma aidatı ödeyerek yararlanır” gibi maddeler koyarak sendikacılık tarihinde eşi görülmemiş uygulamalara imza atmıştır.

Psikolojik baskıların ve tacizlerin başarılı olmadığını gören hükümet yayınladığı genelge ile belediyelerde norm kadro fazlası işçilerin başka kamu kurumlarına nakline başladı. Binlerce işçi ve aileleri de düşünüldüğünde on binlerce insanın yaşadıkları hiçbir siyasi tarafından görülmedi.

KARA DÜZEN

Torba yasa ile kamu çalışanlarına hak gibi sunulan kanunlar ile kamu çalışanlarının rızası olmadan başka kurumlara devri ile de belediyelerde mevcut kadrolu çalışanların tasfiyesi için gelinen şimdilik son nokta oldu.

Belediyede boşaltılan kadroların yerine sözleşmeli memur ve hizmet alımı adıyla şirket işçi çalıştırılması hızla artmaktadır. Güvencesiz çalıştırma ve düşük ücret artık kamunun personel politikası haline gelmiştir. Yeterli bilgi ve tecrübe edinmeden kamu hizmeti vermeye çalışan personel ile işler tamamen kara düzen sürdürülmekte, hizmet üretiminin neredeyse tamamı taşeron şirketler tarafından yerine getirilmektedir.

KREŞ YOK

Üretimden uzaklaştıkça yaptığı az hizmeti çok olarak halka göstermek isteyen belediye başkanları tüm yoğunluğu halkın günübirlik şikayet ve taleplerini karşılamaya vererek, her geçen gün yeni projeler üretmektedir. Belediye çalışanları artan iş yükü karşısında başkaldırı göstermemesi için işten atılmayla tehdit edilmekteler.

Belediyelerde kadın çalışan sayısı gün geçtikçe azalmakta, üst kademe yöneticiler arasında kadın oranı yüzde 2-3’ü geçememektedir. Belediyelerin bir çoğunda yasal düzenlemesi olsa da hâlâ kreş bulunmamakta, doğum izninden dönen kadın çalışanlar çoğunlukla hizmet yaptığı biriminin değiştiğiyle karşılaşmaktadır.

(*) Tüm Bel Sen Kocaeli Şube Yöneticisi


Gıda tarım ve hayvancılık bakanlığında neler oluyor!

Gazanfer Genç*

AKP Hükümeti seçimlere çok az bir süre kala Meclisten aldığı yetkiyle yeni bakanlıklar kurarak, bazı bakanlıkların adını değiştirerek yağma, talan ve kadrolaşmalarına hız vermeye başladı. Yeni adı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da bu saldırı politikalarını geçirmek için zaman kaybetmedi. Bakanlıkta yeni teşkilat yasası ile bir çok değişikler yaparak, kendine yakın sendika yöneticilerini, Bakanlığın yönetici kademelerine atadı. Bunlar atandıkları birimlerde kendine yakın üyelerini ve yandaşlarını yanına alarak kadrolarını oluşturdular. Daha önceden çalışan iyi niyetli, dürüst ve görevini en iyi şekilde yapan personel dışlanıp işe yaramaz denip, bir köşeye atıldılar. Ellerinden bilgisayarları alınıp işe yaramaz personel durumuna getirildi. Bunların çoğu da farklı düşünen, farklı sendikalara üye olan personelden oluşmaktadır. Bakanlıkta bu durumda bir çok insan bulunmaktadır. Hepsi bu durumun bu şekilde bırakılmayacağını, bundan sonra da tayin, sürgün gibi diğer uygulamalarının başlarına geleceğini düşünmektedir. Bakanlıkta ayrıca, bütçede işçiye ve emekçiye para olmadığını söyleyen hükümet birçok lüks harcama yapıp yeni araç, gereç ve büro malzemeleri alıp eskileri ile değiştirmektedir. İşyerlerinde bu durum aşırı bir tedirginliğe yol açmaktadır.

AKP Hükümeti bu değişikleri yaparken “Bürokrasiyi kaldırmak işleri hızlandırma amacıyla yapıyoruz” gerekçesini ileri sürmektedir. Ancak gerçek amacının böyle olmadığı ayan beyan ortadadır.

(*) Tarım Orkam-Sen Ankara Şube Sekreteri


 

evrensel.net

Evrensel'i Takip Et