13 Aralık 2010 00:00
Asgari ücretli yoksullaştı
DİSK Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) geçtiğimiz yılın Kasım ayına göre yüzde 9 artış gösteren asgari ücretin, aynı dönem yoksulluk sınırında yaşanan yüzde 14 oranındaki artışın gerisinde kaldığını ve bu nedenle asgari ücretlinin geçen seneye oranla yüzde 5 daha da yoksullaştığını bildirdi.
DİSK Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) geçtiğimiz yılın Kasım ayına göre yüzde 9 artış gösteren asgari ücretin, aynı dönem yoksulluk sınırında yaşanan yüzde 14 oranındaki artışın gerisinde kaldığını ve bu nedenle asgari ücretlinin geçen seneye oranla yüzde 5 daha da yoksullaştığını bildirdi.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) Kasım ayı için açlık ve yoksulluk sınırı (yeni seri) verilerini açıkladı. Buna göre sağlıklı beslenmek için yetişkin bir kadının yapması gereken günlük harcama tutarının 8.04 TL olduğu, bu rakamın yetişkin bir erkek için 8.29 TL, 15-19 yaş erkek çocuk için 8.75 TL, 4-6 yaş bir kız çocuğu için 6.03 TL düzeyinde gerçekleştiği belirtildi. Araştırmada, 4 kişilik bir ailenin sağlıklı beslenmesi için yapması gereken günlük gıda harcamasının ise 31.12 TL olduğu ifade edildi.
İNSANCA YAŞAMAK İÇİN 2 BİN 952 TL
4 kişilik ailenin sağlıklı beslenmek ve insanca yaşayabilmek için yapması gereken asgari harcama tutarının aylık 2 bin 952 TL olması gerektiğini ifade eden DİSK-AR, söz konusu ailenin gereksinimlerini karşılamasında gıda, içecek vb. için ayırması gereken tutarın 934 TL, giyim ve ayakkabı için ayırması gereken tutarın ise 184 TL olduğunu belirtti. Araştırmaya göre diğer harcama kalemleri ve ayrılması gereken tutarlar ise şöyle gerçekleşti. Kira, su, elektrik vb. için 835, mobilya, ev bakımı vb. için 169, sağlık için 66, ulaştırma için 288, haberleşme için 127, eğlence ve kültür hizmetleri için 65, eğitim için 58, lokanta, yemek, otel vb. için 122, çeşitli mal ve hizmetler için 104 TL.
ASGARİ ÜCRET BİR HAFTA YETİYOR
Yoksulluk sınırının, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre 363 TL artış ile 2 bin 589 TLden 2 bin 952 TLye yükseldiğinin belirtildiği araştırmada, asgari ücretteki artışın ise geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre sadece 47 TL olduğu, asgari geçim indirimi hariç net 497 TLden, 544 TLye ulaştığı ifade edildi. Açlık sınırı ise 114 TLlik yıllık artış ile asgari ücretteki yıllık artışın 2 katından fazla bir yükseliş kaydetti.
Araştırmada, Buna göre Asgari geçim indirimi ile 626 TL maaş alan iki çocuklu ve eşi çalışmayan bir asgari ücretli, ihtiyaçlarını tam olarak karşıladığında ancak 1 hafta geçinebiliyor denildi. Geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 9 artış gösteren asgari ücret, aynı dönem yoksulluk sınırında yaşanan yüzde 14 oranındaki artışın gerisinde kaldı.
Üretilen katma değerdeki artış ile ekonomik büyüme oranlarının ücret artışlarının belirlenmesinde yok sayılmamasının ifade edildiği araştırmada, 13 Aralık tarihinde Asgari Ücret Tespit Komisyonu bir kez daha toplanacak ve emekçilerin haklarının budanmasına yönelik yeni planlar tartışılacaktır. Gençler için asgari ücretin düşürülmesini öneren taslak meclistedir. Bu taslağın gölgesinde yapılacak bu görüşmeler gayri meşrudur denildi. Asgari ücret Tespit Komisyonunun, işçilerin ağırlığı artırılarak demokratikleştirilmesi gerektiğini ve emek örgütlerinin katılımı konusundaki sınırlandırmaların kaldırılmasının belirtildiği araştırmada, Görüşmeler, kamuoyuna açık hale getirilmeli, anlaşmazlık durumunda işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanabilecekleri yasal zeminler oluşturulmalıdır. Asgari Ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde tespit edilmelidir. Asgari ücret net olarak belirlenmeli. Asgari ücret üzerinden alınan vergiler kaldırılmalıdır. Evlerde yapılan işler için de asgari ücret uygulamasına gidilmelidir ifadelerine yer verildi. (HABER MERKEZİ)
Halk yoksullaştıkça onlar zenginleşiyor
MİLYONLARCA kişi yoksulluk sınırının altında bir gelirle yaşamak zorunda bırakılıyor. Yine milyonlarca emekçi bir hafta bile yetmeyen asgari ücretle yaşam mücadelesi veriyor. Açlığa mahkum edilenlerin sayısı artıyor.
Aynı dönemde ve aynı koşullarda şirketlerin kârları da artıyor. Milyonerler milyonlarına yeni milyonlar katıyor. İşçiler, emekçiler, köylüler yoksullaştıkça onlar kazanıyor.
Son olarak, Türk bankacılık sisteminde Ekim itibariyle 582 milyar 468 milyon TLye ulaşan mevduatın yüzde 46sının milyoner hesaplarında tutulduğu belirlendi. Yurtiçi ve yurtdışı yerleşiklerden oluşan 33 bin 245 milyoner mudi hesabında, toplam 267 milyar 249 milyon TL bulunuyor. Son bir yılda milyonerlerin hesabında tutulan mevduat 60 milyar 378 milyon TL artarken, milyoner mudi sayısındaki artış 4 bin kişiyi aştı. Son 10 ayda ise milyoner sayısı 2 bin 68 kişi artarken, aynı dönemde milyonerlerin bankalarda tuttuğu toplam mevduat ise 45 milyar 601 milyon TLlik artış gösterdi.
Toplam mevduatın 563 milyar 880 milyon TLsinin yurt içi yerleşiklere, 18 milyar 588 milyon TLsinin ise yurtdışı yerleşiklere ait olduğu öğrenildi. Ekim itibariyle, yurtiçi yerleşiklere ait mevduat hesaplarının yüzde 45ini 1 milyon TLnin üzerindeki hesaplar oluşturdu. Ekim itibariyle yurtiçinde yerleşiklerin bu mevduat hesaplarında tuttuğu para 256 milyar 485 milyon TL olurken, 1 milyon TL üzeri hesaba sahip olan mudi sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28.9 artışla 32 bin 385 oldu. Yurtiçinde bulunan milyoner sayısı son bir yıl içinde 4 bin 41 kişi artarken, sahip oldukları mevduat toplamı ise 57 milyar 316 milyon TL artış gösterdi. Türkiyenin (yurtiçi) milyoner mudi sayısında son 10 ayda ise 2 bin 144 kişilik artış yaşanırken, mudilerin hesaplarında tuttukları para ise 43 milyar TLnin üzerinde arttı.
Yurtdışında yerleşik 860 milyonerin sahip olduğu mevduat toplamı ise Ekim ayı itibariyle 10 milyar 763 milyon TLyi aştı. Geçen yıl 10 aynı dönemde yurtdışında yerleşik 892 kişinin Türk bankacılık sisteminde milyoner hesaplarında tuttukları mevduat 7 milyar 702 milyon TL düzeyindeydi.
Ekim ayı itibariyle yurtiçi ve yurtdışı yerleşiklerin sahip olduğu 47 milyon 357 bin 318 hesapta 10 bin TLye kadar, 3 milyon 111 bin 802 hesapta 10-50 bin TL arası, 1 milyon 106 bin 370 hesapta 50-250 bin TL arası, 167 bin 602 hesapta 250 bin-1 milyon TL arası mevduat bulunduğu tespit edildi. Sırasıyla bu hesaplarda, 31 milyar 422 milyon TL, 76 milyar 578 milyon TL, 122 milyar 5 milyon TL, 85 milyar 214 milyon TL olduğu belirlendi. Böylece, milyonerlerle birlikte Türkiyede 98 milyon 276 bin 754ü yurtiçi yerleşiklerin, 597 bin 722si yurtdışı yerleşiklerin olmak üzere toplam 98 milyon 874 bin 476 mevduat hesabı bulunduğu görüldü. (HABER MERKEZİ)
Doğrudan yabancı yatırımlar 7 yılda 7 kat arttı
TÜRKİYEye yapılan doğrudan yabancı yatırım miktarı 2002-2009 yılları arasında 7.3 kat arttı. Dünya Bankası Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA)nın Dünyada Yatırım ve Politik Risk raporu yayınlandı. Rapora göre dünyada doğrudan yabancı sermaye yatırımları (DYY) 2002 yılında 738 milyar dolar iken 2009 yılında 1 trilyon 85 milyar dolara yükseldi. Artış yüzde 47ye karşılık geldi. Gelişmekte olan ülkeler daha fazla doğrudan yabancı yatırım aldı. 2002de 154 milyar dolar DYY alan gelişmekte olan ülkeler 2009da 354 milyar dolar, 583 milyar dolar DYY alan gelişmiş ülkeler ise 731 milyar dolara çıktı.
Türkiye 2002deki 1.08 milyar dolarlık DYY rakamını yedi yılda 7.3 kat artırarak 7 milyar 960 milyon dolara çıkardı ve incelenen bölge ülkeleri arasında üçüncü oldu. Böylece Türkiyedeki DYY artış hızı grubun ortalama yüzde 8lik artış hızına yakın değer oluşturdu.
Türkiye 2002 yılında 1.08; 2003te 1.70; 2004te 2.79; 2005te 10.03; 2006da 20.19; 2007de 22.05; 2008te 18.27; 2009da 7.96 milyar dolar DYY çekti. (HABER MERKEZİ)