17 Kasım 2010 00:00
Eskiden kasetler vardı...
Kasetler çoğu müzik dinleyicisi için geçmişte kaldı. Oysa, çok değil, 90lı yıllara kadar müziği kasetten dinlemeyen yoktu. Onun yerini alan kompakt diskler, DVDler, flaş bellekler ise daha küçük bir alanda daha kaliteli sese sahip müzikleri saklamayı kolaylaştırdı. Diyarbakırlı kasetçi Muhittin Akbey, bu hızlı dönüşümü anlatıyor.
ONDAN ÖNCE DE PLAKLAR VARDI
Kasetçilik mesleğine çok küçük yaşlarda ilgi duyduğunu söyleyen Muhittin Akbey (45), sırf mesleki olarak profesyonel olabilmek için öğrenimine ara verdiğini ifade etti. Babasının bu mesleğe ilk olarak Diyarbakırın Ofis Semtinde Ses Stüdyolarını açarak başladığını belirten Akbey, o dönemler Taş Plakların satıldığını belirtiyor. Taş Plaklardan sonra ona benzer Lok Plakların (Plastik Plak) çıktığını söyleyen Akbey, Yani hem 45lik Taş Plak hem de Lok Plak babamın döneminde satılıyordu. Her iki plağı kullanma şansım oldu; fakat benim zamanımda artık piyasadan kalkmıştı onlar. 1925-30 yıllarının ürünüydü Taş Plaklar. Önce tek yönlüydü sonra çift yönlü plak çıktı. 12 şarkı kapasiteliydi. Ondan sonra 33lük Plaklar çıktı. Onları da gördüm, onlar da 1950li yıllarda çıktı. 1960lı yıllarda da 45lik plaklar çıktı diye anlatıyor.
Türkiyenin kasetçilik sektörüne ilk Raks isimli kasetle başladığını aktaran Akbey, orijinal bandrollü kasetlere ise, 1965-70 yılları öncesi rastlamanın mümkün olmadığını söylüyor. Kasetlerin kaçak yollarla Türkiyeye getirilerek burada doldurulup, piyasaya sürüldüğünü belirten Akbey, şunları anlatıyor: O dönemler orijinal kaset yoktu. Biz de Sümerbanka gidip gümrük mallarını alıyorduk. Ve bu kasetleri 45lik plaklar vasıtası ile doldurup piyasaya sürüyorduk. 1985 yılında bandrol telif hakları piyasaya çıktı ve 1986 yılında ise ilk beyaz bandrollü kasetler piyasaya çıktı. 1970 yılında ise Türkiyenin ilk resmi kaseti olan Türkraks çıktı. Artık piyasada orijinal bandrollü kasetler çıkmaya başladı, o tarihten sonra.
KUYUMCUDAN ÇOK KAZANIYORDUK!
Kasetçilik mesleğinin 1998 yılına kadar en parlak dönemini yaşadığını ifade eden Akbey, 2000li yıllarda seyreldiğini ve 2005 yılında ise tamamen tükendiğini belirtiyor. Şu an ayda sadece 3-4 kaset satabildiğini belirten Akbey, 1995 yılında çıkan CDlerin yüksek fiyat nedeni ile tutulmadığını ifade ediyor. Korsancılığın ortaya çıkması ile hem kaset hem de CD piyasasının alt üst olduğunu ifade eden Akbey, şunları dile getiriyor: Mesleğimiz korsan yayınlar nedeni ile ağır yara alırken, ortaya teknoloji ürünü flaş disk ve flaş bellekler çıktıktan sonra tamamen kasetçilik işi bitti. Dükkânımda bulunan bin tane kasete ait parçayı bir tane flaş disk rahatlıkla alabiliyor. Bir dönem yani; 1970-1998 tarihleri arasında Diyarbakırın en iyi kuyumcusundan daha iyi iş yapıyordum. Şimdi tozlu raflarda bin 500 sanatçıya ait satılamamış kaset var. Ayrıca zaten herkes internetten ücretsiz müzik de indirebiliyor. Hal böyle olunca, kazanç elde edilemeyince sanatçı neden sanat yapsın? (Diyarbakır/DİHA)
Evrensel'i Takip Et