Havaalanı inşaat işçileri ücretleri için yürüdü!

SABİHA Gökçen Havaalanı yönetimi, uluslararası bir havaalanı olmakla, her gün daha da büyümekle övünürken, işçilerinin “ağır ve kuralsız” çalıştırılma koşulları da derinleştiriyor.
Başbakan havaalanının açılışında “Buralar boş tarlalardı şimdi büyüyen uluslararası bir havaalanı” cümlelerini kurduğu sırada, sendikalı oldukları için işten atılan yer hizmetlerinde çalışan işçilerin sesini duymuyordu.
Duymama geleneği sürüyor. Şimdi büyümeye devam eden havaalanı inşaatında çalışan işçilerin de sesini duyan yok. İşçiler bu sağırlığa isyan ederek, “Başbakan duy sesimizi” diyerek protesto yürüyüşü yaptı.
Sabiha Gökçen Havaalanında çalışıp aylardır paralarını alamayan inşaat işçileri önceki gün iş bırakarak şantiyeden havaalanı girişine kadar yürüyüş yaptı. Havaalanının sosyal tesisleri, terminal, otopark ve kargo hangarları inşaatında çalışan işçiler “Sigortasız çalıştıklarını ücretlerini alamadıklarını mağdur edildiklerini duyurmak” istedikleri için iş bıraktılar.
TAŞERON VE ANA FİRMA ARASINDA ...
Havaalanı inşaat işlerini alan YDA firmasının, işi Üçel, EGF ve Özgü isimli 3 ayrı taşeron firmaya vererek faaliyet sürdürdüğünü söyleyen işçiler, bu durumun kendilerini mağdur ettiğini ifade ediyorlar.
Kendilerini çalıştıran taşeronlardan paralarını istediklerinde “Ana firmadan ödeme alamadık” cevabını aldıklarını aktaran işçiler, mağdur olduklarını firma yetkilerine iletmelerine rağmen hiçbir adım atılmadığını vurguladılar.
İşçilerden Süleyman Demirbilek yaşadıklarını şöyle dile getirdi: “Günlerdir bizi oyalıyorlar. ‘Bugün, yarın verilecek’ diyorlar. Her birimizin 2- 3 aylık ücretleri duruyor içerde. Taşeron firma ‘Ana firma’ ödeme yapmıyor’ diyor. Yaptığımız görüşmelerin tümü sonuçsuz kaldı. Bizler kalfa başlarına teslim edilmişiz mesai ücretlerimiz bu güne kadar hiç ödenmedi”.
“Bizlere işe başlamadan önce ‘Tüm haklarımı aldım’ diye bir sözleşme imzalattılar” diyen Nizamettin Tok, imza atanların işten çıkarıldığını söyledi. Tok “Bizler iç Anadolu’dan , Sivas’tan, Kars’tan gelip inşat alanında kurulu olan şantiyelerde kalıyoruz, şantiyeden dışarı çıkamıyoruz. Bizler ailelerimizi bırakıp geldik, ekmek parası için ağır şartlarda çalışıyoruz. Her gün iş kazalarıyla yüz yüze kalıyoruz” dedi.
BU KOŞULLARA ŞÜKREDİN
14-15 saat çalışmalarına rağmen, mesai ücretlerinin tam hesaplanmadığını, hatta ödenmediğini söyleyen Tok sözlerini şöyle sürdürdü: “Sorunlarımızı aktardığımızda patronun cevabı hep ‘Bizim şartlarımız bunlar. Şükredin, kabul etmeyen varsa da gitsin’ sözleriyle tehdit oluyor. Taşeron firmalar, ana firmadan aldıkları paraları işçi ücretleri yerine, malzemeye vermeyi tercih ediyor. Bartınlı bir arkadaşımız, memlekette evine icra geldiği için memleketine gitmek isteğini patrona iletti. 8 gün sonra 200 TL para verildi.”
YDA firmasının ücretlerini ödemesini isteyen işçiler yaklaşık 5-6 kilometre yol yürüyerek havaalanı girişine geldi. Emniyet müdürünün firma yetkilileriyle görüştüklerini, yetkililerden paraların ödeneceği bilgisini aldıklarını söylemesi üzerine eylemlerine son veren işçiler, ücretlerinin ödenmemesi halinde eylemlerine devam edeceklerini açıklayarak şantiyeye geri döndüler.
(İstanbul/ EVRENSEL)
Özgür Akgül