27 Kasım 2011 16:21
Özge Demir

Bayramiç Belediyesi Düğün Salonunda gerçekleştirilen panele Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Öğretim Üyesi Prof Dr Kenan Kaynaş, Çanakkale Çevre Platformu Sözcüsü  Ziraat Mühendisi Hicri Nalbant, Türkiye Orman Mühendisleri Odası eski Genel Başkanı Salih Sönmezışık katıldı. Panelin kolaylaştırıcılığını Çanakkale Barosu Çevre ve Kentleşme Komisyonu Başkanı Hilmi Baydar yaptı.

Bayramiç ve çevresindeki köylerden gelen birçok katılımcıyla büyük ilgi ile izlenen panelde ayrıca CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, CHP Çanakkale İl başkanı Hamza Karagöz, Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan, Alaattin Özkurnaz, Vedat Özkan ve Kumkale Belediye Başkanı Süleyman Erte de dinleyiciler arasındaydı.
Panelin açılış konuşmasını Kazdağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği Başkanı Cahit İnceoğlu yaptı.

KAZDAĞI TOHUM MERKEZİ

Kazdağı’nın tohum merkezi olduğunu söyleyen Salih Sönmezışık konuşmasında maden ve orman yasalarından bahsetti. Sönmezışık, Havran’dan, Kalkım’dan, Biga ve Çan’dan helikopterle aldığı çarpıcı fotoğrafları gösterirken, 5657 dekar alanda süren altın arama ve işletme adı altındaki ‘işgalin’ orman varlığına ve bitki örtüsüne zararlarını sıraladı.
Prof. Dr. Kenan Kaynaş ise sayısal verilerle desteklediği konuşmasında daha vahim bir tablo ortaya koydu. Kaynaş, Peru Brezilya, Endonezya, Somali gibi gelişmemiş veya az gelişmiş ülkelerde çıkarılan altının başta USA olarak, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya gibi ülkelerde işlendiğine dikkat çekti. Çanakkale ve Balıkesir’e hayatı veren ana unsurun Kazdağı olduğunun altını çizen Kaynaş “Kazdağı yılda 516.380 ton karbondioksit yutuyor, 375.400 ton oksijen üretiyor” dedi. Mücevher için kullanılmazsa şu anda işlenmemiş elde olan altının 1600 yıl yeteceğini belirten Kaynaş, son dönemlerde adeta altın madencilerinin sözcüsü gibi davranan ve TBMM kürsüsünde onları savuna konuşmalar yapan  AKP Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş’e, “Bir damacanaya bir damla siyanür damlatalım, herkesin önünde ikram edelim” diyerek bu konunun hafife alınmaması gerektiğini vurguladı. Kaynaş’ın bu önerisi salondan büyük alkış aldı. Toplantı sonunda Çanakkale CHP milletvekili Serdar Soydan, meclise sunduğu soru önergesi reddedilmiş olsa da çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

Bayramiç’teki panele Çanakkale’den ÇEP olarak bir otobüs  katılınırken, Bayramiç’ten ve Muratlar köyünden de geniş bir katılım oldu. Kazdağı ve Madra dağı belediyeler birliğinin kimleri örgütleyip getirdiğini soran bir dinleyicinin sorusu yanıtsız kaldı. Bu sunumların köylerde yapılması gerektiğini söyleyen bir köylüye yanıt veren Çanakkale Barosu Kent ve Çevre Komisyonu üyesi Engin Balıkçı bu etkinliklerin köylerde de yapılması için çalışacaklarını söyledi. (Çanakkale/EVRENSEL)


ÇANAKKALE’Yİ YOK EDECEK

Çanakkale ÇEP sözcüsü Hicri Nalbant termik santrallerde kalitesiz linyit kömürünün kullanıldığını, bunun sonucunda atmosfere zehirli baca gazını yaydığını aktarırken, bu yüzden oluşan asit yağmurlarının tarım alanlarının üzerine tekrar yağdığını söyledi. Karabiga ve çevresindeki santrallerin Çanakkale’yi doğrudan etkileyen santraller olduğunu belirten Nalbant bunun Çanakkale’yi yok etmeye yeterli olduğuna dikkat çekti. Nalbant, “6000 MW’lık santral kurulduğu takdirde 20 milyon ton linyit kömürü yanarak 6 milyon ton kül çıkacak ve geri kalanı doğada yığılacak. Bunu kül fırtınaları izleyecek. Bu durumun sebebi Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’nun verdiği gelişigüzel izinlerdir diye ekledi. Altın işletmeleri ile ilgili izinleri verenlerin kesinlikle yargı önünde yargılanması gerektiğini söyleyen Nalbant, “Çanakkale bölgesinde yüzde 60 sulanabilen yüzde 40 sulanamayan alanlar var. Su kaynakları böyle sınırlıyken altın işletmeciliğinde faaliyet gösteren firmaların halkın su kaynağı sıkıntısı çekmesini ‘o da devletin sorunu’ olarak değerlendirdiğini ve hiç önemsemediklerini dile getirdi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yağma iklimi

Yağma iklimi

Enerji şirketlerinin patronlarının bizzat yönetimine girdiği Saray iktidarı, “iklim değişikliğiyle mücadele” adı altında sermayeye yeni kaynak aktarma hazırlığında. İktidarın Meclise getirdiği tasarıya göre karbon emisyonu ticareti sistemi kurulacak, “atmosferi kirletme hakkı” alınıp satılan bir mala dönüşecek. Sistem karbon ticareti zenginleri yaratırken, halka zehir kalacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Erdoğan: Dünya bir imtihan yeridir, ekonomik zorluklar gelip geçer.

Evrensel'i Takip Et