9 Ağustos 2010 00:00
Oblomov hırka giymiyormuş!
İLK kez Rusçadan çevrilen ünlü Rus edebiyatı eseri Oblomov, raflarda yerini aldı. Sabri Gürsesin çevirisinde düzeltilen bir yanlış da, Oblomovun sanıldığı gibi hırka değil, sabahlık giymesi.
Everest Yayınları, Rus klasikleri serisine Gonçarovun 1859 tarihli Oblomov romanıyla sürdürüyor. Türkçede daha önce 1945 yılında yapılmış Erol Güney ve Sabahattin Eyüboğlu çevirisiyle tanınan romanın diğer baskıları, bu çevirinin versiyonlarıydı. Sabri Gürsesin yeni yayınlanan çevirisi ise, ilk kez Rusçadan yapılan Oblomov çevirisi oldu. Kitabın önsözü ise Selim İlerinin imzasını taşıyor.
Çevirmen Gürses, kitabın başındaki notunda, şu düzeltmeyi yapıyor: İlya İliç Oblomov bir hırka giymiyordu, 1820lerde Hegelin birçok portrede giyerken tasvir edildiği schlafrock adlı, Avrupalıların bir zamanlar Asyadan alıp Avrupalılaştıdığı kaftan benzeri bir ev giysisisinin Rusyada halat adıyla anılan biçimini, yani bir sabahlık giyiyordu. Başka deyişle, uyurken de uyanıkken de giyilebilecek, uzun, hafif, rahat bir giysi vardı üzerinde.
OBLOMOVLUK ARAMIZDA
Oblomov, devrim öncesi Rusyasının ruh halini, derebeyi ve burjuva kültürünü başarılı biçimde yansıttığı için, önce Rus eleştirmenler ve edebiyatçılar tarafından çok övülen bir roman olmuştu. Oblomovluk kavramı, edebiyattan siyasete birçok tartışmada kullanıldı. Oblomovun ülkemizde bilinmesine neden olan unsurlardan biri, Leninin de konuşmalarında Oblomovluğu anmasıydı. Lenin, Oblomovluğun sadece burjuvaların içinde değil, işçiler ve köylüler arasında da olduğunu söyleyerek, devrimden sonra buna karşı mücadele etmenin önemine vurgu yapmıştı.
Oblomov hâlâ Rus edebiyatının en çok bilinen karakterlerinden biri. Yazarı İvan Gonçarovun doğum yeri olan Ulyanovsk, her yıl düzenlenen Oblomov Festivaline ev sahipliği yapıyor. Yazarın doğumgünü olan 18 Haziranda, şehir halkı Oblomov karakterlerini canlandırmaya devam ediyor.
SOYLU SINIFI SİMGELİYOR
Romanın baş kahramanı Oblomov adında bir Rus soylusudur. Oblomov kendisi için hep yeni projeler üretir ama tembelliğinden bir türlü bunları hayata geçiremez. Hatta yataktan kalkıp çay içmek için bile yarım saat düşünüp vazgeçer. Durumu giderek kötüye gitmeye ve toprağını kaybetmeye başlar. Oblomov, bu özellikleriyle Rus aristokrasisini, romanın bir diğer kahramanı olan Stoltz ise disiplin ve çalışkanlığıyla Avrupayı simgeler.
Sevgilisi Olga, bir türlü harekete geçmeyişinden dolayı onu terk etmeye karar verdiğinde Oblomova şunu sorar: Üzerine çöken bu lanetin adı ne? Oblomovun yanıtı bellidir: Oblomovluk. (KÜLTÜR SERVİSİ)
Evrensel'i Takip Et