İstifalar çatlağı büyüttü

Gökhan Durmuş

TEKEL işçileri, 4-c’ye geçmemek için yürüttükleri mücadelede konfederasyonlarının yanlarında olmamasına tepki gösterdi. Bu tepki konfederasyon binasını, il temsilciliklerini işgal etmeye, 2010 1 Mayısında Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’yu konuşturmamaya kadar gitti. O günlere tekrar dönüp neler yaşandığına bir bakacak olursak işçilerin haksız olmadığını görürüz.

TEKEL’in özelleştirilmesine karşı Tek Gıda-İş Sendikası’nın uzun süre sürdürdüğü eylem ve etkinliklere konfederasyon düzeyinde sahip çıkılmaması, sendikanın yalnız kalması bu mücadelenin kaybedilmesinin en önemli nedeni oldu. Özelleştirme mağduru sendikalar genelde yalnız kaldıkları için kaybettiler verdikleri mücadeleyi. Türk-İş bütünlüklü bir özelleştirme karşıtı mücadele örgütlemekten hep geri durdu. Çünkü içerisindeki bir çok sendika başkanı açık ya da gizli özelleştirmeyi savunuyordu.

TEKEL’in özelleştirilmesinin ardından işçiler, esnek ve güvencesiz çalışma biçimi olan 4-c’ye geçirilmek istendi. Tek Gıda-İş, 4-c’ye karşı Ankara’da kitlesel, birkaç günlük bir eylem planı yaptı. Ancak ilk gün polis TEKEL işçilerine vahşi bir şekilde saldırdı ve bu saldırı 78 günlük direnişin fitilini ateşledi. İşçiler kışın en sert zamanında, Ankara’nın göbeğine kurdukları çadırlarda 78 gün boyunca direndi. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, bu süreçte görevinden istifa etti. Bu Türk-İş tarihinde bir ilkti.

KAMUOYU BASKISIYLA ALINAN KARARLAR

Türk-İş yönetimini, en çok zorlayan eylem TEKEL işçilerinin direnişi oldu. 10 bini aşkın işçi 78 gün Ankara’da direnirken, sendikalar da destek eylemleri yaptı.

Türk-İş’e bağlı sendikaların TEKEL işçilerinin direnişini sahiplenmek için yurt genelinde yaptığı eylemler, konfederasyon tarafından aynı duyarlılıkla karşılanmadı.

Türk-İş, DİSK ve KESK’e bağlı sendikalarından yöneticileri, işyeri temsilcileri topladıkları 1000 imza ile konfederasyonlarına “genel grev kararı alın” çağrısında bulundu. Hükümetin şubat ayının sonunda direnişçi işçilere saldıracağını açıklaması ve toplanan imzaların ardından Türk-İş, DİSK, KESK ve Kamu-Sen genel başkanları bir araya geldi. Toplantıda, 26 Mayısta tüm talepler için genel greve gidileceği duyuruldu.

Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu, sorunun çözümü için hukuki girişimlerde bulunduklarını belirterek, “konfederasyonun TEKEL işçilerinin iradesine ve sendikaları Tek Gıda-İş’in alacağı kararlara yaşacağını” bildirdi. Bu karar kamuoyunda “konfederasyonların havlu atması” olarak değerlendirildi. TEKEL işçilerine destek için alınan eylem kararlarına Türk-İş’e bağlı bir çok sendikanın katılmaması büyük bir çatlak yarattı.

İKİ KRİTİK OLAY

Hem Tek Gıda-İş hem de TEKEL işçilerinin mücadelesini destekleyen sendikaların, Türk-İş yönetimine yönelik eleştirileri hat safhaya ulaştığı bir zamanda iki önemli olay yaşandı.

İlki, Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel’in, her ne kadar bunu kamuoyuna açıklamasa da Türk-İş’in direnişi sahiplenmemesi nedeniyle, Türk-İş Genel Sekreterliği görevinden istifa etmesiydi. Bu istifa karşısında Türk-İş yönetimi hiçbir açıklama yapmamıştı ve olağanüstü sessizlik yeterince dikkat çekiciydi.

O dönemin bir diğer önemli olayı da Danıştay’ın 4-c’nin yürütmesinin durdurulması kararı oldu. Bu kararın ardından TEKEL işçileri eylemlerine ara verdi. 4-c’nin kaldırılmasına dönük mücadeledelerinden vazgeçmeyeceklerini ilan eden işçiler, her ay yeniden Ankara’ya geleceklerini duyurdu. 1 Nisanda bin kişi ile Ankara’ya giden TEKEL işçileri yine polis terörü ile karşılaştı. Türk-İş binasına yaklaştırılmadılar. Bu olay TEKEL işçileri ile Türk-İş arasındaki son bağların da kopmasına neden oldu.  Kumlu, Taksim’de 2010 1 Mayısı için kurulan kürsüden, işçilerin tepkisi nedeniyle inmek zorunda kaldı ve çıkan arbededen korunmak için Atatürk Kültür Merkezine sığındı.

GENEL GREV 1 SAATE DÖNDÜ

TEKEL işçilerine destek için ve güvenceli çalışma talebiyle 26 Mayısta genel grev kararı alan konfederasyonlardan Türk-İş ve Hak-İş, greve az bir zaman kala çark etti. Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu ile diğer sendika başkanları ise eylemin koşullarının kalmadığını iddia etti.

TÜMTİS, Deri-İş, Petrol-İş, Tez Koop-İş, Tek Gıda-İş, Harb-İş ve Genel Maden-İş sendikalarının genel başkanları, Türk-İş Başkanlar Kurulunda 26 Mayıs eyleminin örgütlenmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi. Sendikacılar, eylemin iş güvenceli çalışma koşullarının sağlanması talebiyle yapılacağına dikkat çekerek bu talepler hükümet tarafından karşılanmadığı için eylemin koşullarının ve nedenlerinin hâlâ güçlü bir şekilde var olduğunu belirtti.

Sonuçta genel grev kararı 1 saatlik iş bırakma kararına dönüştü ve bu Türk-İş’i tabanın hedefi haline getirdi. Kararın içinin boşaltılmasına karşı şubeler İstanbul’da kitlesel eylemler düzenleyip Türk-İş yönetimini istifaya çağırdılar. Bir çok ilde Türk-İş temsilcilikleri önünde eylemler yapıldı, İstanbul’da temsilcilik binası işgal edildi.

İKİNCİ İSTİFA

TEKEL işçilerinin Ankara’da gerçekleştirdiği direniş sırasında giderek su yüzüne çıkan Türk-İş yönetimi içindeki ayrışma, Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul’un da istifasına neden oldu. Yurdakul, Samsun 6. Bölge ve Bursa 8. Bölge temsilcilerinin Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ve yeni Genel Sekreter Pevrul Kavlak imzasıyla görevden alınmasına tepki göstermiş, atamalarda “Liyakatın değil, atama yapanlara bağlılığın” esas alındığını belirtmişti.

Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul istifa gerekçelerini şöyle sıralamıştı; “Türk-İş yönetimi Orman-İş’in yok edilmesine karşı yeterli tepki vermemiş, seyirci kalmıştır. Benzer şekilde Tek Gıda-İş, Hava-İş ve Belediye-İş de iktidarın yandaş sendika yaratma saldırılarıyla karşı karşıya yüz yüze kalmasına rağmen, buna bazı konfederasyon yöneticileri tavırsız kalmıştır. Türk-İş’i sevdiklerini söyleyenler, Türk-İş’e bağlı sendikalara hükümet destekli saldırılar olurken ciddi, etkili hiçbir caydırıcı girişimde bulunmamıştır. Birkaç zorlama açıklama dışında bu haksızlığı, bu hukuksuzluğu, bu adaletsizliği yapanları kamuoyu ve emekçi halkımıza açıklama cesaretini, sorumluluğunu bile gösterememişlerdir. Yüzlerini tabana dönmek yerine, siyasi iktidara dönen bu kişiler, siyasi iktidar tepkisini çekmemek için kendi tabanlarını bile karşılarına almayı göze almışlardır. En küçük eleştirilere de ‘Türk-İş’i yıpratmayın’ diyenler, çalışma hayatındaki sorunlar karşısında, İş Kanunu’nda yapılan değişikliklerde, taşeronlaştırmanın yaygınlaştırılması için yapılan yasal değişikliklerde, Sosyal Güvenlik Yasası sürecinde suya sabuna dokunmayan açıklamalar, baştan savma eylemlerle, ikircikli tavırlarla ve suskunlukla iktidarın bu süreçteki sorumluluğunu görmezden gelerek Türk-İş’i yıpratmışlardır.”
İstifalar Türk-İş’e yönelik tepkileri körüklerken, istifalar nedeniyle boşalan görevler için yedek üyelerin uzunca bir süre göreve çağırılmamış olması da tepki çekti.

İstifaların nedenlerini net olarak anlamak için Sendikal Güç Birliği Platformu’nun İstanbul toplantısında Mustafa Türkel’in yaptığı şu konuşma yeterli olacaktır; “Daha önce iktidar ile iyi geçinme anlayışı ile hareket eden bir sendika başkanı olarak söylüyorum, ‘ayı ile yatan tırmalanır’ diyorum.”


KUMLU’DAN 150 MİLYONLUK YOLSUZLUK

Türk-İş ve Tes-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’nun sendikayı 150 milyon lira zarara uğrattığı iddia edildi. Aydınlık Gazetesi’nde dün çıkan habere göre Kumlu, 150 milyon liralık yolsuzluk yaptı.

Haberde, ‘Tes-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ve sendika yönetimi hakkında 150 milyon lira civarında usulsüzlük yaptıklarına ilişkin şikayette bulunulmuş. Savcılıkça yaptırılan bilirkişi incelemesinde kumlu’nun mal varlığındaki artışla iddia edilen yolsuzluklar arasında bağ kurulamayınca takipsizlik kararı verildi’ bilgileri yer aldı.

Ancak şikayetçiler takipsizlik kararına bir üst mahkemede itiraz etti. Sincan Ağır Ceza Mahkemesinin soruşturma ile ilgili incelemesinin devam ettiği belirtildi. Haberde Kumlu’nun Ankara’daki Akay Hastanesini benzeri 27 milyon lirayken, 92 milyon liraya satın aldığı, Didim Eğitim ve Sosyal Tesisleri yapımı için 18 milyon 900 bin liraya ihale edilirken, toplam 72 milyon lira ödendiğini, Akçay Eğitim ve Sosyal tesislerin 34 milyon liraya mal olacağı belirtilirken, 42 milyon liraya ihale edildiği, bugüne kadar 55 milyon lira harcandığını iddialarına yer verdi. Ankara Enerji otelinin 4.5 milyon liraya satın alındığı, içinde yapılan tadilatın 7 milyon liraya mal olduğu da sonra ise 11 bin liraya kiraya verdiği, kiranın ödenmemesine rağmen herhangi bir girişimde bulunulmadığının belirtildiği haberde, Mersin Enerji Oteli’nin de tadilat üzerine tadilat yapılarak 11 milyon lira harcandığını iddia edildi.


HİÇ UYGULANMAYAN GENEL KURUL KARARI

Türk-İş’in 2007 yılındaki Genel Kurulu’nda işçi bölgelerinde ortak örgütlenme büroları kurulmasına karar verilmişti. Ancak bugüne kadar herhangi bir ortak büro kurulmadı. Türk-İş yönetimine 2007-2011 yılları arasında ödenen aidatlar ile sendikaların grev ve örgütlenme nedeniyle aldığı para şöyle.
 
SENDİKANIN ADI                   YATIRDIĞI AİDAT                       SENDİKAYA ÖDENEN PARA
* Tarım-İş Sendikası            99.771.00                26.138.55
*Orman-İş Sendikası            ------------                1.488.765.00    
*T.Maden-İş Sendikası            378.350.00                -------------
*G.Maden-İş Sendikası            234.377.87                425.000.00
*Petrol-İş Sendikası            320.496.75                55.900.00
*Tek Gıda-İş Sendikası            408.860.32                375.045.00
*Şeker-İş Sendikası            134.578.08                77.866.00
*TEKSİF Sendikası             419.860.32                212.712.28
*Deri-İş Sendikası            37.235.61                77.986.05
*Ağaç-İş Sendikası            21.436.16                120.349.86
*Selüloz-İş Sendikası            36.192.64                90.902.33
*Basın-İş Sendikası             26.751.76                91.000.00
*Basisen Sendikası            274.540.80                 ------------
*Bass Sendikası                87.830.22                 ------------
*Çimse-İş Sendikası            194.220.20                15.071.64
*Kristal-İş Sendikası             149.452.54                18.443.57
*Türk Metal Sendikası             1.177.243.61                1.234.081.39
*Dokgemi-İş Sendikası             11.448.63                119.780.34
*Yol-İş Sendikası             1.306.065.60                 -------------
*Tes-İş Sendikası             1.306.418.40                 -------------
*Tezkoop-İş Sendikası             218.220.00                125.000.00
*T.Koop-İş Sendikası             208.000.10                285.507.01
*TÜMTİS Sendikası             33.458.93                143.401.96
*Demiryol-İş Sendikası             358.934.85                 -------------
*T.Denizciler Sendikası             5.999.40                    93.995.54
*Hava-İş Sendikası             144.511.15                 -------------
*Liman-İş Sendikası             22.968.61                87.704.40
*Haber-İş Sendikası             429.906.78                 -------------
*Sağlık-İş Sendikası             157.705.20                239.132.04
*TOLEYİS Sendikası             120.235.17                147.607.64
*T.Harb-İş Sendikası             133.322.00                 -------------
*TGS Sendikası                 11.461.83                100.000.00
*Belediye-İş Sendikası             1.202.244.43                127.300.00
*Türk-Sen Sendikası             -------------                19.800.00
*Kıbrıs Hür-İş Sendikası             6.174.96                            -------------

Yarın: Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin ve İşyeri Temsilcileri

evrensel.net

Evrensel'i Takip Et