Ulukışla siyanüre karşı ayakta

YÖRELERİNDE siyanürle altın işletilmesini istemeyen Niğde Ulukışlalılar, kış koşullarına rağmen yaptıkları mitingle bir kez daha kararlılıklarını ortaya koydular. Önceki gün gerçekleştirilen “Havana; suyuna, toprağına, vatanına sahip çık” adlı mitinge 2 bin 500’ün üzerinde Ulukışlalı katıldı. Ulukışla Otogarı önünde toplanan, başta işletmenin kurulmak istendiği Hasangazi köylüleri olmak üzere bölgenin diğer köylerinden ve ilçe halkından gelenler, Telekom binası önüne kadar yürüdüler.
‘Siyanürcü şirket memleketi terk et’, ‘Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek’, ‘Ne Bergama ne Ulukışla siyanüre karşı omuz omuza’ sloganları ile yürüyen kitlenin içerisinde, yörenin kadınlarının yoğunluğu dikkat çekti. 12 Eylül askeri darbesinden sonra ilk kez bir mitingin gerçekleştiği ilçeye KESK üyesi kamu emekçileri, İç Anadolu Çevre Platformu (İÇAÇEP) üyeleri; Adana’dan, Mersin’den, Niğde’den CHP, EMEP, ÖDP, MHP, İP gibi çeşitli siyasi partilerden il ve ilçe yöneticileri katıldı.
Daha önce köylülerin eylemlerine pek destek vermeyen Ulukışla Belediye Başkanı Hacı Avşar ve Darboğaz Kasabası Belediye Başkanı Mustafa Kuzum da mitingde yerlerini aldılar. Bugüne kadar siyanürcü şirkete karşı yaptıkları eylemlerde jandarmanın ve emniyet güçlerinin saldırısıyla karşı karşıya kalan yöre halkı, bu defa hiçbir müdahaleye maruz kalmadan eylemlerini tamamladı.
Miting, coşkulu kalabalığın sloganlarıyla son buldu.
TOPRAKLARIMIZA SOKMAYACAĞIZ
Mitingde konuşan Hasangazi Köy Meclisi Derneği Başkanı Hüseyin Özçelik, mitingi gazetemize şöyle değerlendirdi: “Kış olması sebebiyle bu kadar katılımı ummuyorduk. Ancak halkımız, zehri topraklarına sokmak istemediğini, zor koşullarda mitinge gelerek bir kez daha gösterdi. Birçok vatandaşımız belki çok bilgi sahibi değildi. Siyanürün zararlarını; havaya, suya, nasıl etkisi olduğunu, nasıl zarar verdiğini anlattık. Ayrıca yeniden devlet kurumlarına seslendik, bu şirketler bizim yaşamımızı yok edecekken hiçbiri kaymakamından başbakanına yanımızda olmadı; derdiniz ne diye sormadı. Ve devlet bize sahip çıkmamaya devam ederse, kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorunda kalırsak, yörede yaşanacaklardan ben korkuyorum. Biz çok kararlı ve dirençliyiz. Bu işletmeyi kurdurmayacağız. Önümüzdeki günlerde bu mitingin daha kalabalık katılımlısını yapacağız ve bundan sonra Ankara’ya yürüyeceğiz. Eğer para için canımızı, doğamızı, havamızı, suyumuzu hiçe sayan Gümüştaş gibi şirketler devlet erki tarafından engellenmezse, biz vazgeçmeyeceğiz.” (Ulukışla/EVRENSEL)