17 Ocak 2010 00:00

Y kromozomu ve evrim

Hücrelerimiz bölünerek çoğalırlar. Bu bölünme sırasında (mitoz bölünme) hücre içinin her bir elemanının bir kopyası oluşturulur. Tabii ki DNA’mız da kendini kopyalar. Böylece her bir yavru hücre ana hücrenin içerik ve genetik malzeme bakımından aynısı olur. Bölünme esnasında kopyalamadan hemen sonra, DNA’mız kendisini histon adı verilen proteinlere sararak yoğunlaşır. Kromozom paketlerini oluşturur. Böylece bütün bir genetik malzeme iki hücre arasında kolayca paylaşılabilir. Kromozomlar oluşmasaydı genetik malzememiz oluşturulan yavru hücrelere eksiksiz olarak taşınamazdı. DNA’mız milyarlarca harften (bazdan) oluşmaktadır. Bir hücre içindeki DNA ipliği normal zamanlarda bir ip yumağı gibi dolaşmış halde hücrelerde bulunur. Bu DNA ipliğinin açık halde olduğunda, toplam uzunluğunun metrelerce olacağı bilinmektedir. Kromozomlarda histonlara sarılarak paketlenen DNA’nın kapladığı alan küçülür. Biz insanların hücrelerinde 23 çift kromozom, yani 46 tane kromozom bulunmaktadır. Bu çift kromozomlardan birini annemizden, ötekini babamızdan kalıtım yoluyla alıyoruz. Çift kromozomlar birbirine eş (homolog) genetik bilgiyi, gen bölgelerini taşımaktadır. Örneğin, böylece genetik bilgi kuşaktan kuşağa aktarılıyor. 46 kromozomdan 44 tanesi vücuda ait kromozomlardır. Bunlara otozom da denilir. Kalan bir çift kromozomsa eşey kromozomudur. Bunlar, çoğumuzun duyduğu; cinsiyeti belirleyen X ve Y kromozomlarıdır. Eşey kromozomları XX olan, yani hem anneden hem de babadan döllenme ile birer X kromozomu alan bir birey, dişi; eşey kromozomları XY olan, yani anneden bir X babadan da döllenme ile bir Y kromozomu alan bir birey, erkek olacaktır. Homolog kromozomlar arasındaki parça değişim olayları ile genetik çeşitlilik artabilir. Buna kros-over denir. İnsan Y kromozomu bundan yüz milyonlarca yıl önce, vücut kromozomlarından birinden evrimleşmeye başlamıştır. Bu süreçte Y kromozomu cinsiyet belirleyici bir işlev kazanarak ve X kromozomuyla parça değişimini baskılayan çeşitli değişikliklere uğramıştır. Y kromozomunun yakın zamandaki evrimine dair çok az şey bilinmektedir, çünkü şimdiye kadar yalnızca insana ait Y kromozomunun gen dizisi tamamen belirlenmişti. Mevcut teoriler, Y kromozomunun parça kaybı yoluyla evrimleştiğini, zamanla bu parça kaybının yavaşladığını ve sabit bir duruma geldiğini söylemekteydi. Hatta bu bilgiyi şöyle yorumlayanlar da olmuştu: Elli bin yıl içinde parça kaybetme yoluyla Y kromozomu kısalacak ve erkekler yok olacaktı. Cambridge’deki Whitehead Enstitüsü’nden David Page ve Jennifer Huge’un yürüttüğü çalışma, Y kromozomunun en hızlı evrim geçiren kromozom olduğunu ortaya çıkardı. Şimdiye kadar üretilen söylentilerin, teorilerin aksine bu çalışma ile erkeklerin yok olma hikayesinin doğru olmadığı kanıtlandı. Çalışma için insanın evrimsel olarak en yakın akrabalarından olan şempanzelerin de Y kromozomlarındaki erkekliğe özel bölgenin de gen dizisi çıkarılarak karşılaştırma yapıldı. Hem insan Y kromozomunun hem de şempanze Y kromozomunun cinsiyeri belirleyen özel bölgelerinin dizisel, yapısal ve gen içeriği bakımından ayrıntılı olarak karşılaştırılması, bu hızlı evrimi açığa çıkardı. Jennifer Hughes, insan Y kromozomunda şempanzede olmayan bazı bölgeler ve hatta bütün olarak genler bulunduğunu, bunun da şempanzelerin son ortak atadan aldıkları çeşitli genleri kaybettiğini gösterdiğini belirtiyor. Şempanze ve insan Y kromozomları ıraksak olarak evrimleşmektedir. Y kromozomunun X kromozomuna göre daha hızlı evrimleşmesinin şöyle bir nedeni var: Yukarıda çift kromozomlar arsında parça değişimi olabildiğinden bahsetmiştik. Bir dişide iki tane X kromozomu olduğundan (XX) bu ikisi arasındaki parça değişimi ile oluşan mutasyonların üstesinden gelinebilmektedir. Yani X kromozomu üzerindeki bir gende bir mutasyon olsa bile, o genden bir tane de diğer X kromozomu üzerinde olacağından, parça değişimi yoluyla bu mutasyonun saklanması mümkündür. Oysa erkek bireylerde bir X bir de Y kromozomu bulunduğundan, Y üzerinde oluşan bir mutasyon, parça değişimi yoluyla saklanamayacaktır. Böylece oluşan mutasyonların kuşaktan kuşağa aktarılarak birikmesi, Y kromozomunun hızlı evrimleşmesine olanak tanımaktadır. Jennifer Hughes, araştırmanın söylentiler ortaya çıkarması olasılığına karşı şunu da eklemeyi ihmal etmiyor: “Y kromozomunun hızlı evrimleşmesi, erkeklerin de hızlı evrimleştiği anlamına gelmiyor.”
Günseli Bayram

Evrensel'i Takip Et