20 Aralık 2011 10:16
Ramis Sağlam

Kamu emekçilerine dayatılan kölece çalışma koşulları ve iş yaşamının gittikçe belirsizliği ve kazanılmış hakların gaspına karşı uzun süredir dile getirdiğimiz grev kararını; konfederasyonumuz KESK’in almasının ardından hummalı bir çalışma programını hayata geçirdik. BES İzmir Şubesi çok geniş örgütlenme alanı olması nedeniyle yaptığımız ilk grev programı büyük kompleks binalar oldu. Şubemiz, büro emekçilerinin sorun ve taleplerine olabildiğince iç içe olduğu ve bunu eyleme taşıması nedeniyle grev de dahil olmak üzere hem türlü eyleme hazır olmasına rağmen yine de çalışmamızı olması gereken noktadan başlattık.

Her gittiğimiz işyerinde aktif olsun olmasın tüm emekçilerle sendikamız üyesi olsun olmasın yüzlerce, binlerce emekçiyi katmaya çalışarak hazırlıklarımızı başlattık. İşyerlerinin konumuna göre bazen konferans salonlarını, bazen yemekhaneleri bazen direk çalışma alanlarında servis servis toplantılar yaparak grevimizin haklı taleplerini emekçilerle paylaşarak, onlardan bu talepleri sadece işyerlerindeki emekçilere değil, halka da anlatmalarını istedik. İşyerlerinde yaptığımız toplantıların bitiminde grev komiteleri kurarak hem çalışmayı hem de daha örgütlü bir grevi hayata geçirmeyi amaçladık. Grevimizi her aşamada tüm emekçilere mal etmenin tek yolu grevimizi olabildiğince büro emekçi ile çalışmaları genişletmekti. İzmir’de kompleks binalarımızın tamamında toplantılar gerçekleştirdik. Toplantılarımızda emekçilerle grevimizin taleplerini anlattığımız hiçbir emekçi, “Bu grev nereden çıktı?​” demedi. Toplantılarımızda özellikle 21 Aralık grevimizin ardından, taleplerimiz karşılanmazsa ne yapacağımıza vurgu yaparak, 21 Aralık sonrasını örgütlemeye çalıştık. Yeni örgütlendiğimiz TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu), Nüfus Müdürlüklerinde ilk defa grev bu kadar içerden ve sıcak tartışılmaya başlandı. İş güvencesiz kadrosuz sözleşmeli emekçilerin kadro ve iş güvencesi taleplerimiz buralarda daha ilgi buldu.  

Sağlık ve sosyal güvenlik alanında yaşananları anlattığımız da tüm toplantı yaptığımız işyerlerinde ilgi kat be kat artıyor, sorular daha da fazlalaşıyor, hatta yaşanacakları anlattığımızda bazı emekçiler daha önceleri burun kıvıranlar bile artık yaşayarak gördükleri karşısında grev kararlılığımıza katıldılar. Şu ana kadar 12 büyük işyerimizde grev komitelerini kurduk, hâlâ birçok eksiğimiz var. Bunun en büyük nedeni ise zaman ve koşulların yeterli olamayışı. Her işyerinde emekçilerle yaptığımız toplantılarda, her geçen gün derinleşen sorunları yaşayan emekçiler grev kararını tartışmak yerine onu nasıl yaygınlaştıracakları üzerine değerlendirmeler yaptı. Grev komitelerini kurduğumuz büyük kompleks binalarımızda grev komitelerimizi, önemli bir çalışma bekliyor. Komitelerimiz bulundukları işyerinde her türlü inisiyatife sahip olarak, kendi kararlarını alacaklardır. Grev komiteleri şeklen kurulmuş olmadığı için emekçilerin birebir duyarlılıklarını örgütlü tepkiye dönüştürmenin aracıdır.

(*) BES İzmir Şube Başkanı

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et